Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi(2/1585) |
Dönemi | : | 26 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 15 .02.2017 |
GARO PAYLAN (İstanbul) - Sayın Bakanım, teşekkür ederiz cevaplarınız için.
Yalnız yani gerçekten tatmin etmedi. Bir sefer "Projeksiyonları yaptık." diyorsunuz, sayın bürokratlar "Yaptık." diyorlar. Sonuçta irade burada tecelli edecek ve bizden bu projeksiyonları sakınıyorsunuz, olacak iş değil. Ya, "Var." diyorsunuz, yapıldı, çalışıldı, çeşitli senaryolardan bahsettiniz. Niye bize göstermiyorsunuz gerçekten yani neden göstermiyorsunuz? Ben anlamıyorum.
KALKINMA BAKANI LÜTFİ ELVAN (Mersin) - Şimdi, ben açıkçası şunu biliyorum: Yani, biz yapmış olduğumuz çalışmalarda, özellikle bürokrat arkadaşların yapmış olduğu teknik çalışmaların neticelerini bizimle paylaştıklarını size biraz önce de ifade ettim. Yüzde 3 gibi bir oran üzerinde çalışıldı ve daha sonra bunun sürdürülebilirliği açısından 2036'ya kadar bir projeksiyon yapıldı ve fonun ayakta kalabilmesine imkân sağlayacak bir mekanizmayı arkadaşlar oluşturdular. Ama, şu anda ben açıkçası doğrudan ilgili bakan değilim, şu anda elimde bu rakamlar yok.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Sayın Bakanım, İşsizlik Fonu'nda benzer tartışmalar yapıldı ve şimdi geldiğimiz sonuçta 1'e 8 bir oran var yani bu sonucu tahmin etseydik, sanıyorum, o şekilde o kadar yüksek oranda primleri esnafımızın, işçimizin, sanayicimizin ödemesini istemezdik; şu anda 100 milyarlık bir kaynak toplandı.
Ben bir projeksiyon yaptım, bakın, burada siz 220 milyon lira yük yüklemişsiniz ama devlet bütçesinden yaklaşık 400 milyon lira yıllık ödeyecek, 220 milyon değil; belki bu yıla düşen bu rakamdır değil mi? Yürürlük tarihine göre hesap etmişsiniz sanıyorum çünkü 17 küsur lira prim üzerinden on iki ay 1,9 milyon esnaf ödeyecekse bunu 400 milyon lira yapıyor. Esnafımız da yıllık yaklaşık 800 milyon lira ödeyecek yüzde 2 çıkarsa yani fon, yılda 1,2 milyar lira gibi bir para toplayacak. Bunu bile bilmiyoruz, ben hesap etmek durumundayım. Siz "yüzde 5" dediniz, diyelim ki esnafımızın yüzde 5'i kapatma durumunda, tekrar açanların da bir bölümünü düşersek hani yüzde 5'in yüzde 5'i de faydalanmayacaktır, bunu biliyoruz çünkü faydalanma şartları var. O şartları yerine getiremeyenler vardır, erken kapatanlar olacaktır. Biliyorsunuz yani daha altı yüz gün ödemeden kapatanlar... Yani, yüzde 2-3 gibi bir oran faydalanabilecek bundan tahminen. Benim hesabıma göre, 500 milyon lira gibi fonun bir gideri olacak yani ben hesap ediyorum, 500-600 çıkabilir ama bilmiyorum, tahminen söylüyorum. 1,2 milyar lira toplayacak şimdiki benim hesabıma göre ve iki yıl topladıktan sonra 2,4 toplanacak, ondan sonra üçüncü yılın da primi toplanacak 3,6 milyar; ilk yıl 600 milyon lira gibi para ödeyecek, bilemediniz 700 öder yani 3 milyar lira artıda kalacak fon ilk yılında, 2019 yılında. Niye böyle bir yükle başlatalım esnafımızı bu kadar zordayken? Yani, özellikle de dedim ya, mesela esnaf açısından...
KALKINMA BAKANI LÜTFİ ELVAN (Mersin) - Böyle bir ortamda biz yüzde 1'i istemez miyiz? Elbette biz de isteriz.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Mesela, şunu da söyleyeyim Sayın Bakanım: Esnaf açısından yani bu ödeme tarihini öteye atalım, devlet fonu havuza atsın, madem yüzde 1'i gözden çıkardı, esnaf açısından o yürürlük 2019'da başlasın. Yani, böyle dar günlerde "Esnafımıza yüzde 2 ver." diye başlatmak doğru değil. Yani, bu projeksiyon elimizde olsa, "2030'a kadar, 2037'ye kadar var." diyorsunuz, belki ona göre daha net çözümler önerebiliriz.
KALKINMA BAKANI LÜTFİ ELVAN (Mersin) - Şöyle ifadeyim: Birincisi, benim yine o dönemdeki almış olduğumuz brifinglerden hatırladığım, şu andaki tahsilat oranı yüzde 50, 4/B kapsamında. Dolayısıyla, mesela arkadaşlarımız da bu çalışmayı yaparken projeksiyonumuza rasyonel olması açısından yüzde 50'yi dâhil ettiklerini hatırlıyorum.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Ama, tahakkuk edecek de borçlanacak.
KALKINMA BAKANI LÜTFİ ELVAN (Mersin) - Yani, bu yapmış oldukları çalışmaların rasyonel olduğunu düşünüyorum.
Ayrıca, tabii, sadece, esnafa iş yerini kapatması hâlinde bu yapılacak olan ödeminin dışında, biliyorsunuz, yüzde 12 GSS primi de bu fon tarafından ödenecek; bu da söz konusu, bunu da özellikle ifade etmek istiyorum.
Şu anda İşsizlik Fonu'na yönelik olarak ise yapılan harcamalar fon gelirlerinin yüzde 32'sine tekabül ediyor ve İşsizlik Fonu'ndan yapılan özellikle aktif iş gücü programı çerçevesinde yapılan uygulamaların ben açıkçası son derece başarılı olduğunu düşünüyorum.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Sayın Bakan, sonuç olarak, İşsizlik Fonu'nda 100 milyar lira bir kaynak birikti -belki bu kaynakları siz diyebilirsiniz ki: "Biz bunu şunun için kullanacağız, bunun kullanacağız."- böyle bir rakam birikti ama böyle dar bir günde, esnafımızın bu kadar zorda olduğu bir günde esnafımıza bu kadar yüklenmenin doğru olmadığını düşünüyorum, yanlış bir zamanlama. Başlangıç olarak esnafımıza belki bu kadar yük yüklenmemeliydi ama en vahimi, bakın, arkadaşlarımız az sonra el kaldıracaklar, neye el kaldırdıklarını bilmeyecekler, önlerin de projeksiyon olmadan el kaldıracaklar. Bu doğru değil. Bu projeksiyon elimizde olsa...
HİKMEK AYAR (Rize) - Olur mu öyle şey?
EBU BEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Haddi aşmayalım üstat.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Ne haddi aşması ya? Ya, ben haddimi bilirim. Ne dedik de haddimizi aştık?
MEHMET ALİ CEVHERİ (Şanlıurfa) - "Bilmiyorlar." diyorsunuz.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Biliyor musun? Projeksiyon var mı önünüzde?
BAŞKAN - Sayın Paylan, siz sorunuzu sorun.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Arkadaşlar, projeksiyon var mı önümüzde?
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Geçin anlatın, niye bağırıyorsunuz? Çıkın anlatın.
EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Sana ne oluyor?
BAŞKAN - Sayın Bekaroğlu, Sayın Bekaroğlu...
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - "Ne oluyor?" ne demek?
EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Sana ne oluyor?
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ya burada konuşacağız, siz çıkıp anlatacaksınız arkadaşım ya. Biriniz çıkıp anlatsın.
EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - HDP'lilerin her yerde avukatı sizsiniz.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ya bırak sen onu, çık anlat, biz de öğrenelim. Sayın Bakan anlatsın.
EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Anlatıyor işte.
BAŞKAN - Sayın Bekaroğlu...
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ne dedi? Çıkın anlatın arkadaşlar, savunun kanununuzu.
EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Size mi soracağız?
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ya kimseye sormayın, anlatın, merak ediyoruz.
BAŞKAN - Sayın Bekaroğlu...
EJDER AÇIKKAPI (Elâzığ) - Herkes kendi adına konuşsun.
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Kendi adıma konuşuyorum. Ben merak ediyorum. Çıkın, anlatın lütfen.
BAŞKAN - Anlatacak arkadaşlar. Sakin, sakin...
MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ama, anlatın biz dinliyoruz, saatlerce dinlerim.
BAŞKAN - Sayın Paylan, siz devam edin.
GARO PAYLAN (İstanbul) - Sonuç olarak elimizde bir projeksiyon olsaydı, iktidar partisi de muhalefet partisi milletvekilleri de çok daha rahat eleştirilerini yapabilirlerdi Sayın Bakan. Yani şu açıdan söylüyorum: Dar günlerde yani belki yüzde 2'yle başlamak iyi olabilir, elbette fonda para biriksin ama bol günde, geniş günde olsa yüzde 2'ye esnafımız da buna itiraz etmezdi. Yani şimdi belki yüzde 1'le başlama imkânımız varsa -hani sonradan da artırma düşürme yetkiniz var- bunu yüzde 1'e düşürelim, böyle başlayalım fon öyle biriksin. 2019'a geldiğinde fon dar geliyorsa yani gerçekten ilk yıl için bakarsınız ki yalnızca 20 bin kişi faydalandı bundan, giderimiz de 400 milyonda kaldı, tahsilat oranları da güzel, o zaman yüzde 1'de kalır. Ama diyelim ki eksik kaldı, zaten artırma yetkiniz var. Belki o zaman bütçemizin imkânları da el verecek, esnafımızdan değil de devletten 2'ye çıkaralım diyebilirsiniz. Yani bu şekilde başlama önerimiz tamamen bununla ilgili, bu projeksiyonlar da önümüzde olsaydı çok daha rahat olabilirdi. Yani devlet burada "1'le başlasın." diyoruz, esnaf da 1'le başlasın. 2019'da zaten ilk yıl ödemesinde bu ortaya çıkar. 2019 yılında zaten 2 milyar liraya yakın rakam olacak. 700 milyon, 800 milyon ödediyseniz sorun yok. Ha, tahsilatta düşük kaldı ama artırma ihtiyacı doğdu, o zaman artıralım derim.
Diğer mesele, Sayın Bakan, bakın, esnafımızın borçları sürekli yapılandırılıyor, tahsilat oranları düşük olacağı senaryosuyla sanıyorum yüzde 2 koymuşsunuz. Bu da ödeyeni cezalandırmak anlamına gelir. Hani yüzde 50 gibi bir tahsilattan bahsettiğiniz değil mi Sayın Genel Müdürüm?
Şimdi, şöyle oluyor: Bakın, geçen yılki yapılandırmada da şu andaki fiilî durumu da söyleyeyim esnaflar için, şöyle bir alışkanlığa dönüştü: "Nasıl olsa devletimiz ortalama iki yılda bir yapılandırma yapıyor. Ben eskisini yapılandırdım, eskisini ödüyorum; yenisini gene beklemeye aldım, nasıl olsa durum da kriz ortamı, şu anda piyasa kötü, yenisini ben yine kredi olarak kullanıyorum devletten, bir yıl sonra, bir buçuk yıl sonra devlet bir daha yapılandırdığında bunu gene ödeyeceğim." Maalesef, bu bir alışkanlığa dönüşmüş durumda. Dün Maliye Bakanımıza da söyledim yani bir kez daha bu yapılandırmanın olmayacağına dair ve yalnızca bir ombudsmanlık çerçevesinde dara giren esnafa dönük bir sistem kurmadığımız sürece beklenti yönetemeyiz. Kriz varsa esnaf direkt ödememeye başlıyor, nasıl olsa "Devlet de üzerime gelemez. Bir buçuk yılda bir yapılandırma da yapıyor nasıl olsa." diyor. Yüzde 50'lik bir tahsilat korkunç bir tahsilattır Sayın Bakan, bunu kabul edersiniz. Yani, en fazla yüzde 10-15 alınmama durumu olmalı yani vergi ahlakını, prim ahlakını geliştirmek anlamında. Bu konuda da bir irade koymanızı istiyorum, bu konuda esnafımızın bakışı önemli.
AVM'ler konusunda ve regülasyon konusunda Sayın Bakan, bir önceki Bakanımız, Ticaret Bakanımız Sayın Tüfenkci -hemşehrim- sanıyorum bir çalışma yapmayı planlıyordu. Sizin de bu konuda bir katkınız var mı, nedir yani bu AVM'ler ve esnaf regülasyonu konusunda? Çünkü, AVM dediğimiz merkezden ferman yapılarak yapılan şeyler genelde, merkezden bunların ruhsatları alınıyor, yerelin bir iradesi olmuyor. O yerele o AVM bomba gibi düştüğünde üstüne esnafı tarumar ediyor. Bununla ilgili bence bir şey söylemediniz çok fazla. Bu regülasyonlarla ilgili ve yerelin iradesi, yerelin rızası, oradaki vatandaşın, esnafın rızasıyla bu AVM'lerin yapılması veya geri çekilmesi konusunda bence bir irade beyanında bulunmalısınız esnafımızın güven kazanması için.
Diğer mesele, demokrasi konularında adım attıkça esnaf rahatlayacaktır. Bunu tekrar son olarak önerebilirim.
BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz Sayın Paylan.