CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; müsaade olursa beşinci gününde görüşmelere başlandığı, birinci haftanın ikmal edildiği günde müsaade olursa sözlerime başlamak istiyorum.

(AK PARTİ ve CHP sıralarından karşılıklı laf atmalar)

BAŞKAN - Sayın Özkan, sözlerinize devam edin.

(Gürültüler, CHP sıralarından masalara vurmalar)

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Herhâlde demokrasi dediğimiz şey böyle bir şey olmamalı, olamaz.

BAŞKAN - Devam edin, devam edin.

Arkadaşlar, müzakereler başladı.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Biz de seçilmiş milletvekili olarak bugüne kadar Komisyon üyesi olsun olmasın nasıl diğer milletvekillerine konuşma hakkı verilmişse, biz de söz hakkımızın dinlenmesi ve bir milletvekili olarak Cumhurbaşkanlığı modeliyle ilgili...

(CHP sıralarından gürültüler, AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Arkadaşlar, madde üzerinde görüşmeler devam ediyor. Şu an sayın hatibin konuşmasına engel oluyorsunuz.

Sayın Özkan, devam edin.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - ...Türkiye'nin istikrarı ve Türkiye Cumhuriyeti'nin çok daha güçlü bir şekilde yarınlara yol alması için söz hakkımı kullanmak istiyorum, müsaadeniz olursa sözlerime başlamak istiyorum. (Gürültüler)

BAŞKAN - Sayın Özkan, devam edin.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bilindiği üzere tarihimizin, Türk tarihinin yaklaşık yüz elli yıldan beri devam edegelen anayasacılık çalışmalarında çok önemli günlerden geçiyoruz. (Gürültüler)

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Anayasa ihtiyacımız milletimizin talebi çerçevesinde nettir. Öncelikle Anayasa'yla ilgili genel çerçeve bir değerlendirme yapmak istiyorum. Bilindiği üzere, dünyada genelgeçer, evrensel bir anayasal düzenleme söz konusu değildir. (Gürültüler)

BAŞKAN - Arkadaşlar...

Sayın Özkan, lütfen devam edin.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Evrensel anlamda falan ülkenin anayasası muhteşem ve idealdir, filan ülkenin anayasası evrensel anlamda güzel bir demokrasi işleyişi, insan hakları güvencesi, hak ve özgürlüklerin teminatı olacaktır gibi evrensel bir yargıya gidemeyiz. (Gürültüler)

BAŞKAN - Değerli arkadaşlar, Sayın Cahit Özkan'dan sonra Sayın Selina Doğan konuşacak.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Yine, gelişmiş demokrasilere baktığımız zaman, demokrasisi yerleşmiş, insan hak ve özgürlüklerinin teminat altına alındığı demokrasilere baktığımız zaman, bu ülkelerin anayasalarının aslında taban tabana zıt hükümler içerdiği, farklı yönetim modelleriyle yönetildiği açıktır.

LEVENT GÖK (Ankara) - Sayın Başkan, kulak tıkamayın, dinleyin.

ATİLA SERTEL (İzmir) - Türkiye hesap soracak sizden, bütün halkımız sizden hesap soracak.

CEYHUN İRGİL (Bursa) - Anayasa suçu işliyorsunuz.

(Karşılıklı laf atmalar, gürültüler)

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Amerika Birleşik Devletlerinin, Almanya'nın, Fransa'nın ve diğer gelişmiş demokrasilerin anayasalarına baktığımız zaman bu anayasaların, özü itibarıyla bir elin parmakları gibi değil, âdeta bir el parmağı ile ayak parmağı gibi, insan eli ile at tırnağı gibi farklı modeller ve yönetim anlayışları getirdiği bir vakıadır.

CANDAN YÜCEER (Tekirdağ) - Sayın Başkanım, Komisyon üyesi arkadaşımız konuşacak.

İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Yazıklar olsun! Böyle toplanma olmaz, böyle anayasa olmaz, böyle demokrasi olmaz.

(Karşılıklı laf atmalar, gürültüler)

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Onun için bir ülkenin anayasasına itimat etmek, aynen Türkçeye tercüme etmek suretiyle bir anayasal düzenleme yapmak artık tarihin gerisinde kalmıştır. Artık, millî ve yerli, medeniyet değerlerimizden şekillenen, oradan güç alan ve medeniyetimizin ve bütün insanımızın "Evet, bu benim anayasamdır." diyeceği sivil, demokratik bir anayasayı hayata geçirmek zorundayız. (AK PARTİ sıralarından alkışlar, CHP sıralarından gürültüler)

CEYHUN İRGİL (Bursa) - Burada milleti susturuyorsunuz kardeş, biz burada konuşamıyorsak millet nasıl söyleyecek!

ATİLA SERTEL (İzmir) - Türkiye sizden hesap soracak, göreceksiniz.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Bu bağlamda, bakınız, bir haftadan beri her konuşmacı sürekli Montesquieu'ya, Moliere'ye, Kant'a, Jean-Jacques Rousseau'ya atfen yeni anayasaya yön vermeye çalışmaktadır. Oysaki bizim anayasa ihtiyacımız medeniyetimizin şekillendirdiği bir anayasa olacaktır ve olmalıdır. (Gürültüler)

CEYHUN İRGİL (Bursa) - Komisyon üyesi arkadaşımız konuşacak.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Bakınız, Kültigin Kitabesi yaklaşık bin beş yüz yıl evvel ne diyor, diyor ki: "Üstte mavi gök, altta yağız yer yarılmadıkça Türk milletinin ilini, töresini kimse bozamayacaktır."

(Karşılıklı laf atmalar, gürültüler)

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Demek oluyor ki bizim Anayasamız aziz milletimizin tarihî köklerinden şekillenen, medeniyet değerlerimizle şekillenen bir anayasa olacağı konusunda kimse...

(CHP milletvekillerinden "Kahrolsun faşist diktatörlük!" sesleri, gürültüler)

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Sizin şantajla, montajla genel başkanınızı indirdikten sonra yeniden aynı yolla bu ülkenin geleceğine yön veremeyeceğinizi yeniden buradan haykırıyorum. (Gürültüler)

BAŞKAN - Değerli arkadaşlar...

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Bakınız, Montesquieu konuşulurken herkes dinliyor ancak burada, bu milletin medeniyet değerleriyle şekillenen ecdadımızın, ahir zaman Peygamberi Efendimiz (AS)'ın Veda Hutbesi'nden burada bahsederken kimse dinlemiyor. (Gürültüler)

CEYHUN İRGİL (Bursa) - Burada kaba kuvvetle anayasa yapıyorsunuz.

BAŞKAN - Değerli arkadaşlar...

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Ne diyor ahir zaman Peygamberi, batıya da dünyaya da ışık tutan Peygamber: "Kimse dostunun suçundan sorumlu değildir." Bu, suçta ve cezada kanunilik ilkesi Magna Carta'dan yaklaşık beş yüz yıl evvel dünya insanlığına bırakılmış en büyük değerdir. "Herkes komşusunu kendisi gibi görecek, ona zarar vermeyecek ve ona karşı suç işlemeyecektir." derken kul hakkını, komşuluk hukukunu, vatandaşlık hukukunu Efendimiz ifade etmiştir.

CEYHUN İRGİL (Bursa) - Zorbalıkla anayasa yapıyorsunuz. Burada milleti susturuyorsunuz kardeşim.

(Karşılıklı laf atmalar, gürültüler)

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Yine, bu yazı yani Medine Sözleşmesi haksızlık yapan ve suç işleyeni korumaz. "Haksızlık yapan ve suç işleyen dışında Medine'de oturan da Medine dışına çıkan da güvendedir." derken vatandaşlık hukukunun önemine dikkat çekmiştir. (Gürültüler)

ALİ ŞEKER (İstanbul) - Konuşturmuyorsunuz.

BAŞKAN - Değerli arkadaşlar... Sevgili arkadaşlar...

Sayın Özkan, bir saniye...

Şimdi, Selina Doğan'a söz vereceğim, Cahit Özkan Bey'den sonra Selina Doğan Hanım'a söz vereceğim. (Gürültüler)

BAŞKAN - Değerli arkadaşlar... Değerli arkadaşlar...

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Sayın Başkan...

BAŞKAN - Cahit Bey, bir saniye...

(Karşılıklı laf atmalar, gürültüler)

BAŞKAN - Arkadaşlar, arkadaşlar, bir dakika. Arkadaşlar, bir oturun; arkadaşlar, bir saniye, bir müsaade edin. (Gürültüler)

BAŞKAN - Değerli arkadaşlar, ben şunu biliyorum: Her maddeden sonra siz bu itirazı yapacaksınız, her maddeden sonra ben de elimde sizin verdiğiniz listeye göre konuşmacıları konuşturmaya devam edeceğim.

Görüşmeler devam ediyor. Sayın Özkan sözünü bitirdikten sonra Sayın Selina Doğan devam edecek.

Sayın Özkan, devam edin lütfen.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Müsaade ederseniz çok da fazla uzatmayacağım.

(Karşılıklı laf atmalar, gürültüler)

BAŞKAN - Arkadaşlar, fiilî durum uygulamamızın devam etmesine engel olmayacak, lütfen. Komisyon çalışmasına devam ediyor. Sayın Özkan'dan sonra Selina Doğan Hanım devam edecek.

Sayın Özkan, devam et. (Gürültüler)

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Teşekkürler Sayın Başkanım.

Müsaade olursa, çok da fazla uzatmadan anayasa paketinde özellikle maddeyle ilgili değerlendirmelerde bulunmak istiyorum. (Gürültüler)

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Kıymetli milletvekilleri, Sayın Komisyon, Kıymetli Başkan; müsaadeniz olursa Anayasa'yla ilgili genel bir değerlendirme yaptıktan sonra anayasa paketiyle ilgili açıklama yapmak istiyorum.

BAŞKAN - Sayın Özkan, hiç anlaşılmayan ama kayda giren konuşmanızı lütfen toparlayın. Sayın Selina Doğan'a söz vereceğim.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Müsaadeniz olursa Sayın Başkanım, zannediyorum milletvekili olarak biz de ifadelerimizin kayda geçmesini istiyoruz.

Kısaca şunu ifade etmek istiyorum. Müsaadeniz olursa başka milletvekilleri konuşurken sessizlik istenir, biz konuşurken kavga çıkıyor, bunu da Meclisin ve Parlamentonun, Komisyonun mehabetine uygun olmadığını düşünüyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bilindiği üzere dünyada evrensel, iyi diyebileceğimiz anayasa mevcut değildir. Anayasa dediğimiz zaman her ülkenin kendi medeniyet değerleriyle şekillenen, milletin tarihsel geçmişi, çelişki ve çatışma süreçleri, medeniyet tasavvurları çerçevesinde her millet için ayrı ayrı, vatandaşların "Evet, bu benim anayasamdır." diyeceği bir anayasayı... (Gürültüler)

BAŞKAN - Sayın Özkan, toparlayalım lütfen.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Başlamadım Başkanım, nasıl toparlayayım?

BAŞKAN - Sayın Özkan, toparlayalım, toparlayalım, toparlayalım lütfen. (Gürültüler)

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Her milletin anayasası kendi medeniyet değerleri, tarihsel çatışma süreçleriyle şekillenir.

BAŞKAN - Sayın Özkan, ben sizin konuşmayı çok sevdiğinizi biliyorum ama lütfen toparlayın.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Başlamadım Sayın Başkanım. Bakın, bana beş dakika verin yeter ama mümkün olduğu kadar...

BAŞKAN - Beş dakikada bitirin lütfen.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Çok fazla konuşmayacağım.

Bakınız, her milletin anayasası kendi tarihsel geçmişi... (Gürültüler)

MUSTAFA AKAYDIN (Antalya) - Tiyatro, tiyatro, tiyatro izliyoruz!

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - O tiyatroyu bir haftadır izliyoruz, müsaade ederseniz biraz da bizi izleyin. (Gürültüler)

CEYHUN İRGİL (Bursa) - Sen önce FETÖ'nün hesabını ver.

BAŞKAN - Sayın Özkan, lütfen devam et.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Medeniyetimizin değerleri çerçevesinde şekillenen yerli, millî, insan hak ve özgürlüklerini, demokrasiyi, refahı, kalkınmayı sağlayacak istikrarlı bir şeklide gelecek kuşaklara bu ülkeyi bırakabileceğimiz güçlü Türkiye'nin anayasasını hayata geçireceğiz.

Müsaade ederseniz ben... Bakınız, ben saatlerce dinledim. Ben beş dakika içerisinde sözlerimi tamamlayacağım. (Gürültüler)

BAŞKAN - Sayın Özkan, lütfen gündem dışına çıkmayın.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Anlatmayacaktım ancak sadece şunu ifade etsem dahi yeterli: Bu ülkede bu cumhuriyeti kolay kurmadık. Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının, aziz milletimizin desteğiyle kurmuş olduğu bu cumhuriyet kolay kurulmadı. (Gürültüler)

MUSTAFA AKAYDIN (Antalya) - Ağzına yakışmıyor.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Bakınız, bu ülkede muhalifler cumhuriyet kurulurken Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e...

CEYHUN İRGİL (Bursa) - Ağzınıza yakışmıyor.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Herhâlde bunu dinlersiniz. Ben bunu, taraftar, bakınız, bu ülkenin değeri, Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun eserinden alıntı yaparak anlatıyorum. Yakup Kadri Karaosmanoğlu anılarında diyor ki: "Cumhuriyet kurulurken cumhuriyet karşıtları -bakınız ne diyor- Rauf Orbay'ın başını çektiği belli çevreler 'Hâkimiyetimilliyenin yegâne tecelligâhı Büyük Millet Meclisidir. Millet, mükedderatını kendisinden başka bir kimseye tevdi etmeyi nefsine zillet addeder.' diyerek cumhuriyetin kuruluşunu engellemeye gayret etmiştir." Yine, Tanin gazetesi yazarlarından Hüseyin Cahit Yalçın demiştir ki: "Kabine kurup düşürmek hakkı padişahlara bile verilmemişken şimdi o hak reisicumhura mı veriliyor?" diyerek cumhuriyetin kuruluşuna, zannediyorum hatırınıza gelir, belirli şekillerde bugün engel olunmaya çalışıldığı gibi cumhuriyete karşı çıkışın ifadesi olarak ifade etmişlerdir. (Gürültüler)

BAŞKAN - Sayın Özkan, lütfen toparlayalım.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Bakınız, demek oluyor ki cumhuriyet karşıtlığı ne zaman bu ülkenin kendi tekamülü çerçevesinde cumhuriyeti güçlendirme gayretleri olmuşsa, cumhuriyet kurulurken nasıl yapılmışsa bugün de yapılıyor. Ben onun için size bir diktatörlük rejiminden örnek vermek istiyorum. Buna Fransa, Montesquieu, Moliere, Voltaire diyenler bir baksınlar. Aquinolu Thomas Orta Çağ felsefesini kurarken... (Gürültüler)

BAŞKAN - Sayın Özkan, lütfen toparlayalım.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - ...nasıl önemsiyorsa ben Fransız Anayasası'ndan bahsediyorum. Bakınız 64'üncü madde ne diyor: 64'üncü maddede Fransa, bakınız, diktatörlükse bu, yargıya tahakküm oluşturmaksa bu, diyor ki ilk cümle... Bir yargıyla ilgili ne başlar? Cumhurbaşkanı, yargı bağımsızlığının...

BAŞKAN - Sayın Özkan, lütfen, toparlayalım.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - "Fransa Anayasası" diyor, daha sonra gidip örnek verirken demokrasi örnekleri oradaki diktatöryal...(Gürültüler)

CEYHUN İRGİL (Bursa) - O cumhuriyetlerde, o anayasalarda yargıçlar bağımsız kardeşim, yargıçlar bağımsız.

BAŞKAN - Sayın Özkan, lütfen toparlayalım. Sayın Özkan, lütfen toparlayalım.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Dinlemeyeceğinizi biliyorum ancak... Demokrasi, insan hak ve özgürlükleri sizlere rağmen hayat bulacaktır diyor, sizleri saygıyla selamlıyorum.