KOMİSYON KONUŞMASI

MUSTAFA ŞAHİN (Malatya) - Sayın Başkanım, değerli arkadaşlar; özellikle bir yasama yılının başlangıcından bugüne kadar özellikle KİT Komisyonunda yapmış olduğumuz görev süresi içerisinde başta basınımız olmak üzere bütün üye arkadaşlarımıza, kamu kurumlarına, özellikle Sayıştaya ve Sayın Divana teşekkür ediyoruz; bugüne kadar kazasız belasız geldik şu ana kadar. Denetlemiş olduğumuz kurumların hiçbirinde bugüne kadar hamdolsun yüzümüzü kızartacak, hiçbir üyemizin böyle ikili ilişkiler içerisine girmediğine de şahitlik ediyoruz. Tabii, bugün talihsiz bir olay yaşadık yani dün akşam, arkadaşlar bahsettiler, yine Ankara'daki bazı basın organlarında "milletvekillerine rüşvet" adı altında Devlet Hava Meydanlarının dağıtmış olduğu dizüstü bilgisayarlardan bahsediyorlar. Dizüstü bilgisayar dedikleri şey bu. Gerçekten bu, bir toplu iğne de olsa ben rüşvet olarak algılanmasına veya yayınlanmasına şiddetle karşıyım, alınmasını da lanetliyorum. Kesinlikle ve kesinlikle hiçbir arkadaşımızın, bir bilgisayara veya laptopa tenezzül edecek kadar kişiliği ve karakterinin zayıf olmadığını biliyorum. Ben Sayın Genel Müdürümüzün bu konudaki görüş ve düşüncelerini almadan, hemen biraz evvel sayın muhalefet sözcüsü arkadaşlarımızın yaptığını bir yargısız infaz olarak ben kabul ediyorum. Yani şu anda biz savunma makamında bulunan özellikle Genel Müdürümüzü dinlemeden bütün arkadaşlarımız eteklerindeki taşları döktüler. Yani muhalefetin sözcüleri böyle bir iddiada bulundular, ben şahsen usulün de yanlış olduğunu düşünüyorum. Arkadaşlarımızın bu iddiasından sonra keşke Genel Müdürümüze bir söz verseydik, onun niyetinin ne olduğunu kendisinden dinleseydik buradaki arkadaşlarımızın da yapmış olduğu savunmanın avukatlık olmadığını ifade edeyim.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Çok iyi şeyler söyledi arkadaşınız. Savunmaya gerek yok, Genel Müdür alsın sözü, bunun yanlış olduğunu söylesin, özür dilesin olsun bitsin.

MUSTAFA ŞAHİN (Malatya) - Müsaade edin ben bir anlatayım meramımı.

Ben kesinlikle ve kesinlikle şunun içinde ne olduğunu da görmedim, bilmiyorum. Yani şu anda bunun değeri belki 100 liradır, belki bin liradır, hiç önemli değil ama arkadaşlarımızın niyeti... Ben Plan ve Bütçede dört yıl görev yaptım, orada arkadaşlarımız kurumlardan -dediğinizde doğrusunuz, yerden göğe haklısınız- geliyordu, bununla alakalı kimisi meyvesini getirir, kimisi üzümünü getirir, kimisi sütünü getirir ama buradaki niyeti önce biz bir Genel Müdürden dinleyelim. Genel Müdürümüz gerçekten böyle bir şey konuşmadan, biraz önce Hasan Başkanımız ifade ettiler, Devlet Hava Meydanları, Türk Hava Yolları nereden nereye geldi, bizim tartışmamız gereken bunlar iken keşke bunları gölgede bırakacak bir girişimde bulunmasaydık.

Şimdi, arkadaşlarımızın iade şeklini ben şahsen yadırgadım, yanlış bir şey. Bunları bizim odamıza gönderdiklerinde kabul etmediğimizi, bizim de reddettiğimiz, usulünce geldiği gibi gönderseydiniz "Şov yaptınız." demezdik kesinlikle ama dün akşam bazı, "yandaş" diyorsunuz, "havuz" diyorsunuz, asıl yandaşın, asıl havuzun akşam yayın yapan, yaptıranlardır. Yani burada akşamki İnternet sayfalarına baktığımızda bu yayınları kim yaptı, hangi ithamda bulunarak yaptılar?

ORHAN DELİGÖZ (Erzurum) - Sözcü gazetesi yazmış, rüşvet olarak nitelendirmiş bunu.

MUSTAFA ŞAHİN (Malatya) - Kesinlikle ve kesinlikle onları ispata davet ediyorum. Eğer bunu yapmıyorlarsa basın etiğine aykırı olduğunu, ahlakına aykırı olduğunu ifade etmek istiyorum.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Dünyanın neresinde olursa olsun denetim yapılan bir kurum bir gece önce 1 lira, 5 lira...

MUSTAFA ŞAHİN (Malatya) - Haydar Bey, siz hep konuştunuz, dinledim ben sizi; müsaade edin bir dakika.

Şimdi, ben şunu ifade ediyorum: Bu, ne olursa olsun asla ve asla, ister dün versin ister bugün akşam versin, denetim yapan bir komisyona bunun yakışmayacağını ifade ediyorum. Yani belki bugün akşam verseydi bu konuşmalar olmayacaktı ama kesinlikle ve kesinlikle buna biz de taraf değiliz ama Genel Müdürümüzün yeni olması, belki şu anda kendisini ifade ederken bunu hangi maksatla verdiğini anlattığında, bilemiyorum, umarım haklı gerekçeleri vardır; o zaman belki de biz söylemiş olduğumuz sözleri geri almak zorunda kalırız. Onun için, burada arkadaşlarımıza, özellikle siyasi konuşmalar yapma hakkı zaten yok, bir de arkadaşlarımız gerçekten Genel Müdüre biraz daha böyle rencide edici sözleri söylerken o arkadaşımızın da eşit seviyede olmadığını bilerek onun da hakkına, hukukuna biraz saygı göstersek hayırlı olur diyorum.

Toplantımızın ve bundan sonraki çalışmaların hayırlara vesile olmasını diliyorum. Saygılar sunuyorum; sağ olun.