| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/774) ile 2015 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/733) ve Sayıştay tezkereleri a) Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı b) Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 24 .11.2016 |
MEVLÜT KARAKAYA (Adana) - Sayın Başkan, çok teşekkür ediyorum.
Sayın Bakan, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımızın çok değerli bürokratları, diğer kamu kurum ve kuruluşlarının değerli katılımcıları; hepinize çok teşekkür ediyor ve saygılarımı sunuyorum.
Bugün, tabii, Fırat Kalkanı harekâtında ve Adana Valiliği otoparkında yapılan saldırıda hayatlarını kaybeden, şehit olan değerli yurttaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyor, yaralılara acil şifalar diliyorum.
24 Kasım Öğretmenler Günü münasebetiyle, başta Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, ahirete intikal etmiş tüm öğretmenlerimizi rahmetle, minnetle anarken görevde olan öğretmenlerimizin ve emekli olup da hayatta olan öğretmenlerimizin de Öğretmenler Günü'nü kutluyorum.
Değerli Başkanım, tabii, beş dakika süre içerisinde tarımla ilgili birçok konuyu gündeme getirmek belki mümkün değil, değerlendirme yapmak hiç mümkün değil ancak birçok değerli Komisyon üyemiz önemli konulara değindiler, bir çoğundan tekrar olmasın diye kaçınmaya çalışacağım, satır başlarıyla bir iki konu üzerinde durmaya çalışacağım.
Tarım Bakanlığı teşkilatı içerisinde daha önce üst düzey bir bürokrat olarak da görevde bulundum. Daha önce, 4 dönem belki, bütçe görüşmelerinde bürokrat arkadaşların oturduğu yerlerde oturdum. Teşkilatı, yapıyı iyi kötü biliyoruz. Güzel şeyler yapılıyor, bunlar anlatılıyor. Bu güzel şeyler için mutlaka teşekkür ediyoruz ancak şunu da ifade etmek gerekir ki bugün tarımsal ürünler konusunda ya da Tarım Bakanlığının görev ve sorumlulukları içerisinde en başarısız olunan alandan ben başlamak istiyorum ya da oradan bir iki şey söylemek istiyorum. Bu da tarım ürünleri piyasasıyla alakalı bir durum. Bunu gıda fiyatları olarak geçtiğimiz yıllarda, geçtiğimiz aylarda da yaşadık. Sürekli olarak gıda fiyatlarında önlenemez artışlar söz konusu olabiliyor. Bu, tabii, sadece o dönemdeki, o andaki konjonktürel durumlardan kaynaklanmıyor. Mutlaka bunların da etkileri var ama asıl, tarımın yapısal sorunlarıyla alakalı. Bunların bir kısmı uygulanan yanlış politikalar ya da izlenen taktiklerle alakalı ama bir kısmı da çok daha eskilerden gelen birtakım çözülmemiş yapısal sorunları ilgilendiriyor.
Burada bir öneri şeklinde, hemen zamanı da dikkate alarak, ifade etmek istiyorum. Örneğin, Toprak Mahsulleri Ofisinin bir tarım ürünleri müdahale kurumu şekline dönüştürülmesini, biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak, önemli bir proje olarak seçim beyannamemizde de sunmuştuk. Hatta, 2002 yılında bu konuyla ilgili de bir ön yapı, alt çalışma da -o kurumda benim de Genel Müdür olduğum dönemde- yapılmıştı ama ondan sonrası, maalesef, devam ettirilemedi.
Biraz önce Sayın Bakanla dışarıda bir sohbet esnasında kendileri depolarla ilgili bir projelerinin olduğundan bahsettiler. Hakikaten, bunun mutlaka olması gerekiyor. Sadece hububatla alakalı değil, diğer stratejik ürünlerle de alakalı olarak çünkü bu depolama konusu Türkiye'de birçok ürünle ilgili bir sıkıntı. Ben bunu bir eleştiri olarak da getirecektim ama arada bunu duymuş olmama, bunu desteklediğimizi de ifade etmek için, sevindiğimi de söylemek istiyorum. Çünkü, hem bu depolama, lisanslı depoculuk adı altında getirilecek kurallar geriye doğru üretim üzerinde standartlaştırma, kaliteyi artırma yönünde bir baskı, bir etki yaratacak, ileriye doğru da piyasalar üzerinde... Tabii, bunun entegre olması gerekiyor. Vadeli işlemler borsasının bir şekilde oluşturulması ve vadeli işlemlerle alakalı araçların, enstrümanların devreye sokulması gerekiyor. Çünkü, biz tarım ürünleri konusunda bir fiyat istikrarı oluşturmak istiyorsak, uzun vadeli bir fiyat istikrarını sağlamak istiyorsak bugünün koşullarında, küresel ekonominin gerekleri içerisinde, serbest piyasanın gerekleri içerisinde vadeli işlemler...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Lütfen tamamlar mısınız Sayın Karakaya.
MEVLÜT KARAKAYA (Adana) - Hemen tamamlayacağım.
Bunları bir entegre yapı içerisinde mutlaka bulundurmamız gerekiyor.
Fındıkla ilgili bir iki şey söyleyecektim ama konuşuldu, aynen katılıyorum, bugünlerde yine o piyasalarla ilgili de önemli şeyler var.
Aslında, daha çok şikâyetlerimiz, eleştirilerimiz sonuçta ürün fiyatları, piyasa fiyatları üzerinde gelip odaklanıyor.
Bir konuyu daha... Yani, seçerek artık söylüyorum. Tarım envanteri konusunda, maalesef, çok geç kaldık, başarısız olduk. Tarım envanteri yapmadan yani eğer bir planlama yapmak istiyorsak... Birçok sorunu getiriyoruz, tarım ürünlerinin planlamasına dayıyoruz ancak eğer sağlıklı bir planlama yapmak istiyorsak önce o envanterin ne olduğunu, daha doğrusu tarım envanterimizi ortaya koymamız lazım.
Ben denetim raporuna da bakarken... Sayın Bakanım, kusura bakmayın, bu belki şahsınızla değil, birçok kurumla, kuruluşla da alakalı bir durum ama biz "Tarım envanteri niye yapılmıyor?" diye sorarken, bunun üzerinde dururken, ben Tarım Bakanlığının denetim raporuna baktığımda, 25 maddi durağan varlıklar ana kaleminin yani bir anlamda fiziki maddi duran varlıkların, fiziksel varlıkların envanteriyle alakalı Tarım Bakanlığında yapılamadığını ve denetim görüşünün şartlı bir görüş olarak buraya, rapora yansıdığını görüyorum. Bilmiyorum, bu konuda ne yapıldı, ne oldu ama aklıma da şu geldi: Yani, Tarım Bakanlığı kendi envanterini yapamıyor, kendi kurumsal envanterini yapamıyor, acaba ülkenin tarım envanterini nasıl yapacak? Böyle bir düşünceyi soru şekline de dönüştürerek...
BAŞKAN - Sayın Karakaya, lütfen tamamlayınız.
MEVLÜT KARAKAYA (Adana) - Çok teşekkür ediyorum sabrınız için Başkanım.
Ben 2017 bütçesinin, Tarım Bakanlığı başta olmak üzere, ülkemiz, çiftçilerimiz için, tüm tüketicilerimiz için hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinize saygılarımı sunuyorum.