YUSUF SELAHATTİN BEYRİBEY (Kars) - Sayın Başkanım, Değerli Bakanım, değerli arkadaşlar; sözlerime başlamadan evvel hepinizi saygılarımla selamlıyorum.

Ben, Cumhurbaşkanlığının tarifinin yapılması gerektiği kanaatini taşıyorum. Onun için de başkanlık sistemi veya cumhurbaşkanlığı sisteminin tarifinin yapılması lazım. Neden? 2007'ye gidelim. 2007 yılı oldu, 367 bahanesiyle Türkiye'de milletin, Cumhurbaşkanını seçmesi yolu açıldı. Daha doğrusu, Meclis seçiyordu, Meclis seçmesin diye o günkü birileri "Başka şekilde seçilsin." dedi, millete gidildi. Millet de "Cumhurbaşkanımı artık ben seçeceğim." diye karar aldı, o kararında da devam ediyor. Birisine bir hak verdiniz mi, hele millete, o hakkı geri alma ihtimalimiz yoktur.

Peki, Cumhurbaşkanı seçilince Anayasa gereği Cumhurbaşkanının görev alanıyla ilgili yapılacak işlerde halkın seçtiği Cumhurbaşkanı başka, milletin seçtiği Cumhurbaşkanı başka. Milletin seçtiği Cumhurbaşkanında Cumhurbaşkanı halka karşı sorumlu, Meclisin seçtiğindeyse Meclise karşı sorumlu, Meclisin yaptığı işlerle beraber gidecektir. Böyle olunca da bir boşluk var. Milletin seçtiği Cumhurbaşkanının da bir sonraki dönemlerde kendisiyle ilgili etkinliğini ortaya koyacak davranışlar sergilemesi lazım. Bugün de Cumhurbaşkanımız onları yapıyor, diyor ki: "Ben yüzde 52, yüzde 53 oy almışım. Millet bana güvenmiş, vermiş. Bu oyun karşılığında da ben de o millete hizmet edeceğim." Onunla ilgili çalışmalar ve uğraşı içerisinde. Bizim mutlaka ve mutlaka milletin seçtiği Cumhurbaşkanının yapacağı, etkinliği ortaya koyacağı hukuksal yapıyı ortaya koymamız lazım. Bu başkanlık sistemidir veya adı Cumhurbaşkanlığı olan başkanlık sistemidir, bu şekilde devam etmelidir. Yani, buraya gelişimizin sebebinde herkesin kendi yerini bilmesi lazım, niye buraya geldiğimizi bilmemiz lazım. Karşı çıkanların da o gün niye karşı çıkmadıklarının veya o doğrultuda davranışta bulunduklarının muhakemesini iyi yapmaları gerektiği kanaatini taşıyorum.

Bugün önemli bir bakanlığın bütçesini konuşuyoruz: Adalet Bakanlığı. Ben Adalet Bakanlığını, adaleti önemsiyorum; adaleti o kadar çok önemsiyorum ki. Aynı zamanda, biz Cuma günü hutbelerde, hutbenin sonundaki ayette "Allah adaleti, iyiliği, akrabaya yardımı emreder. Çirkin işleri, fenalığı ve azgınlığı yasaklar." diyor. Bunu her cuma günü Müslümanların kafasına çakıyor, diyor ki: "Bunu düşünün ve uygulayın." her cuma ne kadar ehemmiyetli olduğunu ifade etmek için söylüyor. Onun için, adalet önemlidir. Tarih boyunca da adaletli olan padişahlar, Hazreti Ömer gibi kişiler hep hep anılmışlardır ve adaletleriyle dünya var oldukça da varlıklarına devam edeceklerdir. Ben adaletli olmanın gerektiği kanaatini taşıyorum. Bu konuda Bakanlığımızın da ince eleyip sık dokuması gerektiğini biliyoruz, zaten yapıyor, bunları yapacağına inancımız sonsuzdur. Ben bunu vurgulamak istiyordum.

İkincisi de, başka bir şey de ilimle ilgili bir şey var: Biliyorsunuz Kars'ta bir kesimhane yapıyoruz. Bu kesimhaneyle ilgili, ne zaman temeli atılacak, ihalesi ne zaman bitiyor, bunu önemsiyorum.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Adalet Bakanlığıyla ne ilgisi var?

YUSUF SELAHATTİN BEYRİBEY (Kars) - Efendim?

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Adalet Bakanlığı mı yapacak?

YUSUF SELAHATTİN BEYRİBEY (Kars) - Var, olmasa söylemeyiz, var.

Açık cezaevi kesimhane yapıyor Kalkınma Bakanlığıyla birlikte. Onun da bölgemizde çok büyük ihtiyacımız olduğunu ifade ediyorum, bunun bir an evvel faaliyete geçmesini arz ediyorum.

Bakanıma bütçesinin hayırlı olmasını diliyor, saygılar sunuyorum.