Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | 2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/774) ile 2015 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/733) ve Sayıştay tezkereleri a) Kalkınma Bakanlığı b) Türkiye İstatistik Kurumu c) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı ç) Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı d) Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı e) Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı |
Dönemi | : | 26 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 18 .11.2016 |
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Peki, olsun, canınız sağ olsun Başkanım.
Sayın Başkanım, ismi dahi heyecan uyandıran bir Bakanlığın bütçesini görüşüyoruz; Bakanlık da öyle, Bakanımız da öyle çünkü Bakanımız daha önce burada Komisyonumuzda Başkanlık yapmış birisi, dolayısıyla bizim nezdimizde hususi bir pozisyonu var. Ama Bakan Yardımcımız da öyle Değerli Bakanım, benim hemşehrim, Bingöllü; Erzurum, Bingöl ayırmıyoruz biz; aynı zamanda da yol arkadaşımız. Hoş geldiniz diyorum. Sizin şahsınızda buradaki heyeti saygıyla selamlıyorum.
Efendim, Kalkınma Bakanlığı tabii ki kalkınmayı tedai ettiriyor, çağrıştırıyor ama bizim için, özellikle Doğu Anadolu Bölgesi mukimleri için, sakinleri için aynı zamanda çok efsunkâr, çok özel bir kavramı da çağrıştırıyor: DAP, Doğu Anadolu Kalkınma Projesi. Geçtiğimiz dönem de ben bu mevzuyla ilgili söz almıştım Sevgili Bakanım, orada da bu neviden notlar düşmüştüm. Hakikaten çok özel anlamlar içeriyor bizim için. Zira, gazetecilik yaptığım, daha doğrusu -şimdi Utku Bey'in yanında gazetecilik dedim, biraz ayıp da kaçıyor ama- yerel ölçekte bu işi takip ettiğim zamanlarda bir özel yerel gazetemiz bu işin fitilini ateşlemişti Değerli Bakanım. Ankara'dan yayımlanan "Dadaşa Merhaba" isimli bir gazetede 12 Mart 1991 tarihinde "Doğuya DAP projesi" diye ilk defa o zaman dillendirilmişti ve bizde de müthiş bir heyecan uyandırmıştı, bütün bir Doğu Anadolu Bölgesi sathında bu olmuştu. Dolayısıyla, Bakanlığınızın bizim nezdimizde çok hususi bir yeri var.
Tabii, GAP'ta da şu anda vazife yapan bir dadaş var, GAP İdaresi Başkanı. GAP'tan mülhem bu işler dile getirilmişti Değerli Bakanım, elhamdülillah. Gerçi, çok uzun yıllar, siyasetçiler için sadece siyaset zeminlerinde kullanılan bir enstrüman yani bir bakıma istismar enstrümanı olarak kullanıldı, ta ki AK dava iktidar buluncaya kadar, iktidar oluncaya kadar. 2011 yılında Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, öncülüğünde DAP İdaresi ihdas olundu. O günden bugüne çok samimi, sahici, güzel işler yapılıyor. Bu dönem özel bir gelişme de oldu, Sivas ilimiz de DAP bünyesi içerisine alındı. Dolayısıyla, 15 tane il DAP bünyesinde ve 2019'a kadar da idarenin yönetim süresi -2019, 31 Aralık, öyle değil mi Sayın Bakanım, öyle hatırlıyorum ben- uzatıldı. Dolayısıyla, ciddi bir memnuniyetimiz var bölgede, bunları kayda geçiyorum.
Sizin bir ifadeniz vardı, onu da çok önemsedik biz, çok değerli bulduk DAP kapsamında 2017'den itibaren sosyal ağırlıklı projelere ağırlık verileceği ve gençlerin istihdamına yoğunlaşılacağı yönündeki tespitinizi, kaydınızı. İş çevrelerinde, özellikle bulunduğum her muhitte bir memnuniyeti gözlemledim. 3 dönem Doğu Anadolu Sanayici İş Adamları Derneği Başkanlığı yaptım, dolayısıyla o muhitlerle yakın münasebetim var.
Ben, tabii, Kalkınma Bakanlığımızın sadece DAP bağlamında konuşulmaması gerektiğini biliyorum. Son gelişme, son özel ve güzel gelişme tabii ki bu cazibe merkezleriyle ilgili. 23 ili bu kapsama aldınız ama ben şunu da biliyorum ki bütün ülke sathı için, bütün ülkenin her köşesinin kalkınması için Bakanlığımız gereken çalışmaları yapıyor. Bu cazibe merkezlerine ilişkin ilk açıklama Diyarbakır'da yapıldı, o zaman hakikaten müthiş bir inşirah duyduk, içimiz ferahladı ama Sayın Başbakanımızın bunu açıklarken kayda geçtiği notlar vardı, çok hoşuma gitti, onu özellikle burada harfiyen ifade etmek istiyorum, kayda geçmek istiyorum. Sayın Başbakanımız diyor ki: "Her defa söylüyorum, benim en fazla hoşuma giden kelime "yatırım"dır. Çünkü yatırım üretim demektir, yatırım iş demektir, yatırım zenginlik demektir, yatırım kalkınma demektir, yatırım ekonomik ve sosyal anlamda vatandaşın daha güçlü hâle gelmesi demektir." ve devam ediyor: "Teröre karşı en güzel cevap dur durak bilmeden yatırıma devam etmektir, teröre karşı en güzel cevap omuz omuza, kardeşçe ay yıldızlı bayrağı dalgalandırmaktır." Eminim, burada bulunan herkes her harfine, her kelimesine, her cümlesine katılmıştır. Yani bu düşünceye karşı çıkacak kimse olacağına ihtimal vermiyorum, izah çok net. Dolayısıyla, hayırlı bir girişim, akıbeti de Allah'ın izniyle hayırlı olacaktır.
Bununla ilgili bir son gelişmeyi aktarayım, paylaşayım. Sayın Bakan Yardımcımız oradaydılar, beraberdik. Maliye Bakanımız, Sağlık Bakanımız, Kalkınma Bakan Yardımcımız, bölge milletvekilleri yaklaşık on gün önce Erzurum'da Cazibe Merkezinin merkezini açtık, inşallah yatırımcıları temrin edecek, aydınlatacak bir merkez olacak. Sıkıntısız bir süreç, teşvikleri teşvik eden bir süreç Allah'ın izniyle geçireceğiz. Çok uzun yıllar önce Erzurum'un en önemli simalarından biri sanayici olarak buraya gelmişti, Sayın Kuşoğlu'yla da tanıştırdım, gerçi evveliyatı var, tanışıklıkları vardı, onun ifadesi şuydu: "1969'dan bu yana ilk defa bu neviden müspet bir yaklaşım sergilendi bu bölgeye, bu kadar şümullü, tefarruatlı bir yaklaşım." Dolayısıyla, bundan dolayı da sevgili Bakanımıza, Bakanlık çalışanlarına, tabii, Hükûmetimize kalbî muhabbetimizi ifade edelim, teşekkürümüzü ifade edelim.
Şimdi, tabii, bunu söylerken eski hâle de bir vurgu yapmak lazım yani mevcut hâl gayet güzel ama eskiyle de kıyas yaptığımızda çok daha somut, çok daha böyle müşahhas resim çıkıyor. Eskiden bu neviden çalışmalar yapılırken -Mustafa Başkanım da çok iyi bilir bunu, kendi uzmanlık alanıdır teşvikler, bu işler- Erzurum'la, Erzincan'la, Bingöl'le, efendim, Muş'la İstanbul'u bir tutan anlayış cariydi, geçerliydi. Bayburt, Ağrı, Elâzığ, Kocaeli'yle müsavi tutulurdu, öyleydi yani eskiden. Hatta şimdi de o alışkanlık var ki mesela bu neviden bir yönelme olduğunda, iyileştirme gayreti olduğunda hemen, anında Kocaeli'den bile "Biz de isteriz." gibi bir ses çıkıyor ve bu şunu yaptı: Özel sektörün kabiliyetlerini köreltti uzun yıllar, şimdi inşallah bu noktadan uzağız.
Tabii, bunu izah ederken bir başka ak iktisadi anlayışı ifade eden kurumdan daha bahsetmek lazım. KUDAKA, kalkınma ajansları, bunlar da hakikaten bizim dönemimizde vücut buldu, özel sektöre kalkınma enerjisi taşıyan kurumlar oldu. Buralardan da çok ciddi bir biçimde -şimdi, yeni ifadesiyle "sinerji" deniyor, biz kültürümüzde bunu "bereket" kavramıyla dillendiriyoruz- çok bereketli bir hava esiyor. Sayın Bakanımız bununla ilgili bir not düşmüştü KUDAKA özelinde, çok hoşuma gitmişti ama ben bunu TKDK için de söylüyorum, DAP için de söylüyorum. DAP'ta da işte bizim Başkanımız burada, gayet güzel çalışmalar yapılıyor ama Sayın Bakanımızın şu tespiti çok çok önemli, diyor ki Lütfi Bey: "Eskiden bazı bölgelerden -bu işin en yetkin ismi Sayın Bakanımız, uzun yıllarını, ömrünü vermiş bu işe- proje gelmiyordu, proje oluşturma kapasitesi yoktu. Ajanslar sayesinde göreceli olarak geri kalmış iller başta olmak üzere ciddi proje altyapısının oluştuğunu görüyoruz." Hakikat bu Sayın Bakanım, biz de buna iştirak ediyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - On dakika bitti Sayın Aydemir, son bir dakikada toparlayın.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Bitiriyorum yani arada bir küçük pozitif enerji...
O zaman çok daha fazla ayrıntıya girmeden birkaç tane -öneri belki haddimiz değil ama- tespitimizi aktarma fırsatı verin değerli Başkanım.
BAŞKAN - Bir dakikada toparlayalım.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Yani ben sıralayayım o zaman.
Bölgenin kalkınma önceliğinde ufuk oluşturan sektör tarımdır, biz bunu öteden beri söylüyoruz, tarım ve hayvancılık. Bölge yalnızca tarımsal saniyeye ham madde olan ürünleri yetiştirmekle kalmamalı, organize tarımsal sanayi bölgeleri kurularak tarımsal sanayi dönemi başlatılmalıdır. Sayın Bakanım, özellikle Bayburt için açıklanan tarım külliyesivari bir çalışma var ya, bunun Erzurum'da o KUDAKA bölgesinde Erzincan ve Erzurum'u da içine alacak şekilde düşünülmesi hakikaten çok iyi olur.
Bunun dışında, DAP kapsamında aile işletmelerine özel destekler verilmeli. Bu manada Erzurum'da hipodrom kurulması için at yetiştiriciliği konusunda özel bir planlama yapılmalı, bu tarımsal yatırım projelendirilerek hayata geçirilmelidir. Bunu biz çok uzun yıllar önce DOSİAD olarak da teklif etmiştik, bir kabul de görmüştü ama sonra inkıtaya uğradı, bunu bir daha kayda geçiyorum efendim.
İşte, demin söylediğim, o KUDAKA bağlamındaki tarım kampüsü Erzurum ve Erzincan için de düşünülmeli ama burada hayati bir şeyi daha not düşeceğim Sayın Bakanım, çok çok önemli, ben Erzurum özelinden biliyorum, KUDAKA'yla ilgili. KUDAKA hakikaten çok hayati kurum, çok teşekkür ediyoruz ihdas edenlere ancak KUDAKA'yı 15 Temmuza kadar, özellikle 17-25 Aralığa kadar çok hoyratça kullanan bir FETÖ'cü bir yaklaşım vardı. Bunları çok ciddi bir mercek altına almak lazım öncesiyle, buralara aktarılan kaynakları hakikaten çok ayrıntılı bir biçimde incelemek lazım. Varsa bu neviden aktarımlar, faullü aktarımlar, bunların mutlaka -hukuki altyapısı nasıl olur bilmiyorum ama- geri alınması lazım.