ZEYNEL EMRE (İstanbul) - Şimdi, Sayın Başkan, buradaki byLock'la ilgili mesele şu, geçtiğimiz hafta Sayın Başbakan açıklama yaptı, dedi ki: "Görevlendirme listesinde hiçbir siyasetçi yok."

BAŞKAN - Afyon toplantasında...

ZEYNEL EMRE (İstanbul) - Evet, dinledim.

İkincisi: "Bizde de hiçbir şekilde FETÖ'cü yok, biz bu temizliği de yaptık." dedi değil mi?

BAŞKAN - "Yaptık, varsa da barındırmayız, gerekeni yaparız." ikisini beraber ifade etti.

ZEYNEL EMRE (İstanbul) - Ama şunu ifade etmeye çalışıyorum: Şimdi yargı bir soruşturma yürütüyor, dolayısıyla, Meclis çalışması esnasında genel bir hassasiyet var, "Biz soruşturma komisyonu değiliz." ya da "Soruşturma yetkimiz yok, bu şeye karışmayalım." diye. Ama öyle anlaşılıyor ki Başbakan da sonuçta siyasetçi, bir yargı mensubu değil ve bu bilgilere vâkıf olmuş. Dolayısıyla, bu Komisyon yüzde yüzü temsil eden bir komisyon, bu Komisyon bu bilgileri haiz olmalı. Kimse soruşturmaların akıbetiyle ilgili, akamete uğratacak, engelleyecek herhangi bir karar, işlem vesaire peşinde değil. Ama şöyle bir şey var: Bu byLock, Eagle ve benzeri yazışma programları üzerinden, aynı zamanda, darbe girişiminin organize edildiği ve o gece de bunun üzerinden haberleşildiği yönünde kamuoyunda bilgiler paylaşılıyor ve bu konuda da bilgi kirliliği var. Şimdi, biz bu konudaki bilgileri şu ana kadar basında çıkan haberlerden okuduklarımızla değerlendiriyoruz yani yaptığımız yorumlar o. Aslında, soruşturmayı yürüten savcılardan herhangi biri gelseydi ve ana hatlarıyla bize anlatılsaydı bu, hiçbir şekilde de soruşturmanın ne gizliliğini ne tarafsızlığını akamete uğratacak herhangi bir şey çıkardı. Çünkü ana hatlarıyla, biz bir bilgilendirme amaçlı bunu istiyorduk, bunda bence sakınca yok. Dolayısıyla, bu konu hem Meclis özelinde hem Komisyon üyeleri ve Komisyona da sıklıkla sorulacaktır bundan sonra. Bizim en azından ana hatlarıyla bu konuya vâkıf olmamız ve bizim ikna olmamız lazım bu konuda.

Diğer bir konu: Sayın Başkan, talepler konusunda daha önce de birkaç kere söyledim, yazılı talepler konusunda, bu byLock başta olmak üzere, şimdi biz bunu talep ediyoruz, bu kabul görür, görmez ama bütün bunların hepsinin karara bağlanması lazım.

BAŞKAN - Tabii, tabii.

ZEYNEL EMRE (İstanbul) - Yani usul açısından baktığımızda, daha önce de hatırlattım, o toplantıda karara bağlanması lazım ama araştırılacak bir konuysa "Makul bir süre sonra düşünüp tekrar görüşelim." denir ama iki üç hafta gibi süreler geçti, şu ana kadar ekim ayı listesi diye bana gönderilen listede 35 isim vardı dinlenilecek, 20'sini dinlemişiz biz, 15'i gelmemiş. Gelmeme nedenleri nedir? Hepsinin sağlık nedeni olamaz.

Bir de hep söylüyoruz, 15 Temmuz özelinde, 15 Temmuzdan geriye doğru çalışmayı yürütelim, süreli komisyonuz, bir ayımız gitti diye. 20 kişiyi dinledik ama şimdi, takdir edersiniz ki bu 20 kişinin 10'u da, en az yarısı da direkt 15 Temmuz günü görevde olan vesaire olan isimler değildi; aslında 15 Temmuzda aktif görevde bulunan birkaç isim vardı, birçoğu basından, medyadan, kitaplarından bildiğimiz, araştırmalarından bildiğimiz isimlerdi. Zaman açısından da eğer bu hızla ya da şöyle söyleyeyim: 20 kişinin dinlenmesi az değil ama etkili 20 kişi dinlenseydi bir çerçeve çizilmiş olabilirdi. O nedenle, biz bugün de verdiğimiz listede önceliği -eğer Komisyon üyeleri de kabul ederse- şöyle yapmak lazım: Darbe gecesi çok açık bir şekilde darbeye katıldığı neredeyse matematiksel kesinlikle ortada olan ve tutuklanan -televizyonda izlediğimiz isimler var- bu isimleri dinlemekte ben fayda görüyorum. Çünkü onların anlatacakları, artık ifadelerini de vermişler, tutuklanmışlar da, beyanları da var ortada; bunun nasıl planlandığı, ne kadar öncesinde planlandığı, neler amaçlandığı ya da işte, kafalarında oluşturdukları planın kendileri açısından uyulan, uyulmayan kısımları ve onların beyanları üzerine biz diğer tanıkları dinlersek hem daha sağlıklı sorular sorabiliriz hem de daha hızlı yol almış olabiliriz. Belki de o şekilde baktığımızda çağırmayı düşündüğümüz birçok ismin de çağrılmasına gerek kalmayabilir. Onun için, bence önümüzdeki ayın programında önceliği böyle vermek lazım diye düşünüyorum.

Benim söyleyeceğim bunlardan ibaret.