MEVLÜT KARAKAYA (Adana) - Şimdi, mali raporlara baktığımızda, mali raporlarda esas faaliyet geliri hiç gözükmüyor, sıfır olarak raporlanıyor. Sayıştayın bu konuyla ilgili değerlendirmesi nedir bilemiyorum ama büyük bir kamu iktisadi teşebbüsü önemli ölçüde harcama yapıyor, önemli bir öz kaynak büyüklüğü söz konusu, bunun da önemli bir kısmı -özellikle 2003 yılı itibarıyla bakıldığında da- belki de işletme fakültelerinde "case study" olarak okutulabilecek öz kaynakların eksiye dönüşü. Hatta, yabancı kaynakları da önemli ölçüde azaltan bir mali raporlama şekli söz konusu. Dolayısıyla, dün de yine bir benzerini farklı bir kurumda ifade ettim; raporlama tarafına bir bakmak lazım diye düşünüyorum, esas faaliyet konusu olmayan bir kurum olarak sunuluyor.

Burada birkaç özel kalemle ilgili olarak bir şeyim olacak. Yine, konsolide olmayan, füzyon mali tablolara baktığımızda, 2013 yılında bir karşılık gideri görüyoruz. Yani, önemli de bir rakam, yaklaşık 244 milyon bir karşılık gideri. Bu karşılık gideri nereden geliyor? Alacaklardan olabilir dedik, diğer varlık değer düşüklüklerinden olabilir ama bunun dağılımını ben doğrusu tam göremedim. Ama, 2014 yılında bu karşılık gideri yok, 2014 yılında yine mali tablo bilanço kalemlerine baktığımızda orada da bu karşılık giderlerini tam net olarak görmek mümkün değil. Karşılık giderlerinin iptali söz konusuysa bir yıl sonraki gelir tablosunda konusu kalmayan karşılıklara bir aktarım da söz konusu değil.

Benim burada öğrenmek istediğim şu: Bunu detaylarda görmek, belki cevabını bulmak mümkün olabilir ama bu karşılık giderleri hangi konulardan kaynaklanıyor ve dolayısıyla bu karşılık giderlerinin iptal edilmesiyle ilgili -mahkeme kararlarıyla bir iki konuya rastladım- burada herhangi bir personel ihmali söz konusu mu? Bunlarla ilgili yapılan herhangi bir işlem var mıdır, onu görmek istiyorum.

Yine, arızalar konusu çok konuşuldu. Doğru, aslında Adana dile getirildi. KİT Komisyonunda herhâlde en fazla milletvekili Adana'dan var, en çok elektrik kesintisinin yaşandığı il de Adana, bu sürekli de gündeme getiriliyor, tüm milletvekillerimiz -iktidar olsun muhalefet olsun- bugüne kadar da dile getirdiler. Bakın, 10 Kasım, 11 Kasım, 12 Kasımda programlanmış olan 58 noktada elektrik kesintisi olacağı... Yani, şu anda İnternet'e girersek orada da görebiliriz, bunlar yine az yani normal zamanlarda çok daha sayıda yapılıyor. İşte "Yatırımlar yapılacak, programa alındı." deniyor. Bunların takibi, denetimi, gözetimi nasıl yapılıyor, bunlardan niye sonuç alamıyoruz? Sürekli gündeme geldi, aynı şeyleri de tekrar etmek istemiyorum ama çok ciddi sıkıntılar söz konusu. Bu Adana'da var yani Adana merkezden uzak ya da Ankara'dan uzak diye bir şey söz konusu değil herhâlde ama Ankara'da da var. Yani, Adana'nın Karataş ilçesinde Çavuşlu mahallesi de bu konuda sıkıntılı, Ankara'nın Çankaya ilçesinin Çavuşlu mahallesi de sıkıntılı. Bunların ikisi de benim köyüm, hemen şuradan çıktığımızda yarım saatte ulaşabileceğimiz yer. İnanın Ankara'nın dibinde, Türkiye'nin başkentinin dibinde -bir gün davet ediyorum ya da yolunuz düşerse uğrayıp bakın- direkler tepenize yıkılacak durumda. Yani, burası hani Urfa değil -Mehmet Bey yok, o hep oralarda olduğunu söylüyor ama- başkentin dibinde de bunlar var. Yani, bu elektrik direkleri nasıl oluyor, nasıl değişiyor bilmiyorum. Ağaç direkler, hâlâ Türkiye'nin başkenti... Yani, Türkiye'nin hiçbir yerinde de birbirinden farklı değil, bir de Çankaya ilçesi, evet. Bunlarla ilgili neler yapılacak, buna ilişkin de eğer soruma cevap alabilirsem çok memnun olacağım.

Bu görüşmelerin hem ülkemize hem kurumumuza başarı ve katkı getirmesi dileğiyle hepinize çok teşekkür ediyorum.