KOMİSYON KONUŞMASI

AYTUN ÇIRAY (İzmir) - Sayın Bakan, burada kendi şahsi davamız değil bir kamu davasını, kamunun meselesini, milletin meselesini konuşuyoruz ve kimseyi kırmak gibi bir niyetimiz, kimseyi itham etmek, iftira atmak gibi bir niyetimiz olamaz. Ben sizi bir şeyle itham etmedim, sadece bir iddiayı, kamuoyunda yer almış bir iddiayı seslendirdim. Döneminizde birçok darbe girişiminden söz ettiniz. 27 Nisanı darbe kabul etmiyorsanız bu darbenin dışında hangi girişimler olduğunu somut olarak rica edeceğim.

Bir sistem bozukluğundan, darbe üreten bir sistemden bahsettiniz, on dört yıldır hangi parti iktidarda?

Şu sorumun cevabını alamadım: 15 Temmuzdan sonra niçin hemen görevden alındınız?

Bir de benimle ilgili bir laf çıktı ağzınızdan, "Siz bu işin göbeğindesiniz." diye, eğer böyle bir şey varsa siz kalkın, ben oraya oturmaya hazırım.

Teşekkür ederim.

BAŞKAN - Yalnız, orası sanık sandalyesi değil Aytun Bey, öyle bir izah değil.

AYTUN ÇIRAY (İzmir) - Hayır, böyle bir itham olursa kamuoyu önünde hesap vermemiz lazım. Bu ağır bir şey.

BAŞKAN - Şunu tavzih etmemiz lazım...

AYTUN ÇIRAY (İzmir) - Ben demiyorum ki siz FETÖ'densiniz, Allah korusun...

EFKAN ALA (Bursa) - Hayır, hayır, ne alakası var canım.

AYTUN ÇIRAY (İzmir) - Ama siz "ortasındasınız" lafınızı

EFKAN ALA (Bursa) - Hayır, şöyle...

BAŞKAN - Sayın Bakanım, bir saniye...

Şimdi, arkadaşlar, lütfen şunu tavzih edelim: Burada biz, az önce bakın Genelkurmay İkinci Başkanımızı konuk ettik, bakanlarımızı konuk ediyoruz, akademisyenleri veya gazeteci, yazar yani darbeyi aydınlatacak bilgisi olanları. Oraya oturtmanın şüpheli sandalyesi, sanık sandalyesi gibi bir anlama gelmediğini, böyle bir şeyi kabul etmediğimizi ifade edeyim.

AYTUN ÇIRAY (İzmir) - Hayır, bu işin...

EFKAN ALA (Bursa) - Ben açıklayayım Sayın Başkan.

BAŞKAN - Sayın Bakan, buyurun.

EFKAN ALA (Bursa) - Sayın Başkanım, bir kere, "Göbeğindesiniz, göbeğindekileri biliyorsunuz." dememin sebebi şu: Müsteşarlık yaptınız, devletin bütün toplantılarında bulundunuz yani sistemi çok iyi bilenlerden birisiniz, o anlamda söylüyorum.

AYTUN ÇIRAY (İzmir) - Tamam, buna teşekkür ederim.

EFKAN ALA (Bursa) - Zaten öbürü aklıma bile gelmedi. Siz bana sordunuz ama benim aklıma öyle bir şey gelmedi.

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Bakan.

Sayın Erdoğan, buyurun.

AYTUN ÇIRAY (İzmir) - Ama soruma cevap vermedi, istifa konusuna Sayın Başkan.

Vermek istemiyor musunuz Sayın Bakanım? Vermek istemeyebilirsiniz.

EFKAN ALA (Bursa) - Söyleyeyim: Elbette, biz 27 Nisan bildirisini de siyasete müdahale, darbe girişimi olarak tanımlıyoruz ve bunun gereğini de o gün karşı bir Hükûmet bildirisiyle -başkaları gibi kaçmadık- gerektiği veçhesiyle cevabı verdik ve oturdukları yerde oturdular. O günün şartlarında yapılması gereken neyse biz onu her zaman yapıyoruz, o gün de yaptık.

İkincisi: Bu bir değişimdir, dönüşümdür Hükûmetteki. Dünya âlem biliyor, bunu siz de biliyorsunuz, soruyu niye sorduğunuzu anlamış değilim. Yani bugün buradayız, yarın başka görevde oluruz. AK PARTİ bir davadır, bu davada insanlar bir şey olmak için çalışmaz, bizim bütün arkadaşlarımız bir şey yapmak için çalışır. Belki de ben şu anda çok daha önemli işler yapıyorumdur. O bakımdan, bizim literatürümüzde, bizim önümüzde, hedefimizde, AK PARTİ'liler olarak, bir şey olmak yoktur, bir şey yapmak vardır. Bulunduğumuz her konumda bu memleket için, partimiz için yapılması gerekeni yaparız.

Teşekkür ederim.