GARO PAYLAN (İstanbul) - Teşekkür ederim.

Bankaların kotalarıyla ilgili, bu bankaların kotalarıyla ilgili çalışmanız her yılda bir revize mi oluyor?

Mesela bir de şunu soracağım: Bank Asya, biliyorsunuz tasfiye ediliyor. Bank Asya'da bir batağınız var mı yani bu kredilerden dolayı? Sonuç ta ciddi de bir paralel avında şu anda şey, Bank Asya'da herhangi bir batak söz konusu oldu mu?

BAŞKAN - Sayın Bakan, teşekkür ediyoruz.

GARO PAYLAN (İstanbul) - Aslında Sayın Bakan gitmeden bir şey soracaktım ama.

BAŞKAN - Sayın Bakanım, size bir soru vardı ama geç kaldılar.

GARO PAYLAN (İstanbul) - Bir soru sorsaydık.

MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Ben cevaplayayım.

GARO PAYLAN (İstanbul) - Hayır, Sayın Bakana soracaktım ama.

BAŞKAN - Sayın Paylan...

GARO PAYLAN (İstanbul) - Bir de şimdi, üç imzadan iki imzaya düşüldüğüne göre her ne olursa olsun riskinizde bir artış söz konusu olacak.

BAŞKAN - Olmayacağını ifade ettiler ya.

GARO PAYLAN (İstanbul) - Ya, ben onu öyle düşünmüyorum çünkü iyi günde herkes iyidir yani krediler bol bol verilir, önemli olan kötü günü düşünmektir, yani bir stres testini düşünmektir. Allah korusun, gün olur ülkemiz bir finansal çalkantıdan geçerse -inşallah olmaz o ayrı bir şey de dönem dönem oluyor- riskiniz artıyor. Bu firma incelemesinde ne kadar inceliyorsunuz? Şimdi yeni bir tedbir almayı düşünüyor musunuz? Bir de hani bu paralele, şuna, buna gitti gitmedi mevzusunda yeni incelemeler söz konusu olacaktır da. Yani riskiniz artığına göre incelemenizin de yani süzgecin de bir kademe daha sıkılaştırılması gerektiğini düşünüyorum.

Bir de rezervlerimiz anlamında sıkıntı var. Yani Merkez Bankasının rezervleri alanında sıkıntı var. Artması gerektiğini herkes söylüyor ama artmıyor. Yani 165 olsun, 200 olsun, hepimiz istiyoruz ama siz krediyi artırıyorsunuz, riskinizi büyütüyorsunuz. Bu ters bir ilişki değil mi? Önce rezervi artırıp sonra bu tip riskleri büyütmek daha doğru olmaz mı diye de sormuş olayım.

Teşekkür ederim.