Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | Türkiye Varlık Fonu Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/750) |
Dönemi | : | 26 |
Yasama Yılı | : | 1 |
Tarih | : | 10 .08.2016 |
NİHAT AKDOĞAN (Hakkâri) - Sayın Başkan, ben de Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Doğrusu, bu maddeye ilişkin, bütün arkadaşlarımın da belirttiği, seçimlerle elde edemediğiniz halkın iradesine bu maddeyle birlikte el koyuyorsunuz. Burada sizden farklı düşünenlerin tümünü siz bu maddeyle birlikte iradesine el koymaya çalışıyorsunuz. Bakın, demin milletvekilimiz de belirtti, belediyelerimizden mülkiye müfettişlerinin hiçbiri ayrılmıyor. Bazen geliyorlar -iyi biliyorum ki- belediyelerde aylarca kalıyor. Eğer bir sıkıntı, bir sorun varsa bu bizim gönderdiğimiz müfettiş değil. Buna ilişkin sıkıntı varsa bu raporları kendileri yazıyor ama buna ilişkin elinizde somut bir şey yok, delil yok. Siz kalkıp... Oradaki belediyelerin zaten birçoğu çalıştırılmıyor. Aracı çıkacak, validen izin istiyor. Valilik kendilerini emniyete yönlendiriyor, araçlar çıkmıyor. Bakın ben Hakkâri'de bir tanesine denk geldim, su hattı patlamıştı. Araç gönderilecek, valiliği arıyor, valilik emniyete söylüyor, iki üç saat sonra ancak iki araç veriliyor, onlar zaten o şekilde gönderiliyor. Dolayısıyla, burada zaten şu andaki uygulamalar halk ile belediyeyi karşı karşıya getirmeye yönelik bir tavır var ortada. Ama buna ilişkin elinizde somut bir delil yokken, belediyelerin çalıştırılmaması kime hizmet edecek? Yani biz hepimiz demokrasiden, insan haklarından bahsediyoruz, darbelerden bahsediyoruz.
Şimdi, buna ilişkin getirdiğiniz de halkın iradesine karşı bir darbe değil mi? Belediyelerde siz seçimi alamamışsınız. Biz daha önce de söyledik, nasıl milletvekilliğinin dokunulmazlığını kaldırıyorsanız bu maddeyle birlikte siz belediyelere de aynı şeyi getiriyorsunuz. Yani seçilmiş olan bir belediyeyi siz valinin insafına bırakıyorsunuz. Bu nasıl olacak? Eğer bazı şeylere karşı net duruşumuz varsa burada da olmalı. Yargı var, niye yargı yolunu kapatıyorsunuz? Birçoğunun davası var, gönderiliyor, mahkemeden tek ceza alan yok. Ama bu süreçle birlikte bütün yargıda sonuçlanmayan davalara rağmen de siz belediyenin bütün taşınmazlarına el koyuyorsunuz, yargı yolunu kapatıyorsunuz, hizmetin verilmesine bile engel oluyorsunuz.
Dolayısıyla, bunların hiçbirinin önümüzdeki sürece hizmet etmeyeceğini, getirdiğiniz bu yasa tasarısıyla birlikte halkla karşı karşıya geleceğinizi de bilmenizi isteriz. Bu konuda şu anda sadece askerî alanlara ilişkin bir şey yok yani tümüyle, belki batıda biz bunu düşünebiliyoruz ama biz seçildiğimiz yerde bunun tümünün muhalif belediyelere yönelik, onların yönetimlerine, araçlarına ve mülkiyetlerine el koymaya yönelik olduğunu belirtmek istiyoruz. Bunun gerçekten de bölgede ciddi sıkıntılara sebep olacağını hepimizin bilmesi gerekiyor yani burada halk belediyeyle karşı karşıya geldiğinde bunun Türkiye'nin demokrasisine, insan haklarına hizmet etmeyeceğini hepimizin de bilmesi gerekiyor. Bu konuda, bunun üzerinde biraz daha düşünülmesi gerektiğini düşünüyorum. Çünkü sadece, orada... Bakın geçen hafta Hakkâri'deydim, TEDAŞ'ı ziyaret ettiğimizde onların da araçlarına el konulmuştu, götürülmüştü.
Şunu söylüyoruz: Siz belediyenin bu mülkiyet taşınmazlarına, araçlarına ya da çalışmalarına engel koyduğunuzda, yarın oraya kayyum atadığınızda nasıl çalışacak o kayyum? Nasıl o belediyeyi yönetecek? Nasıl araçlarını dışarı çıkartacak? Yani yanında onlarca zırhlı araç olmadan bu çıkabilir mi?
Dolayısıyla, bir şeyi getirirken bazı şeyleri yıkmanın bir anlamı yok. Bunun üzerinde gerçekten de çok durulması gerektiğini belirtiyorum, teşekkür ediyorum.