KOMİSYON KONUŞMASI

MİKAİL ARSLAN (Kırşehir) - Sayın Başkan, Sayın Bakanım, sayın milletvekilleri; tabii, bu kanun gerçekten teknolojinin kullanılması açısından son derece önemli.

İstanbul'da 2006 yılı içerisinde test amacıyla 5 adet sinyalize kavşakta Kırmızı Işık İhlal Tespit Sistemi ve bir noktada Arıza Şeridi İhlal Tespit Sistemi kurularak Türkiye'de bir ilk gerçekleştirilerek elektronik denetleme sistemleri hayata geçirildi. Yürütülen bu çalışmalar içerisinde, Mayıs 2007-Mayıs 2008 tarihi aralığında kalan bir yıllık dönemde kavşaklarda meydana gelen kırmızı ışık ihlallerinde yaklaşık yüzde 82 oranında azalma meydana geldi. Arıza şeritlerinin amacı dışında kullanımının ise yaklaşık yüzde 91 oranında azaldığı tespit edildi. Sürücülerin elektronik denetleme sistemleriyle günün herhangi bir saatinde ve herhangi bir yerde işleyecekleri bir kural ihlali durumunda izlendikleri hissine kapıldıkları gözlemlenmiştir. Bu da sürücüler üzerinde caydırıcı bir etkiyi yaratmaktadır.

TEDES'in etki ve performansı değerlendirildiği takdirde ortaya çıkan sonuç ise çok şaşırtıcı olmaktadır. Sinyalize kavşaklarda ve arıza şeritlerinde 10 adet kamerayla bir günde tespit edilen kural ihlali ve kesilen ceza makbuzu sayısı İstanbul'da görev yapan Emniyet teşkilatının tüm personeliyle bir günde yaptığı ihlal tespit ve ceza makbuzuna karşılık gelmektedir.

Faydası tartışılmaz olan ve ilk defa İstanbul'da Büyükşehir Belediyesi tarafından Trafik Kontrol Merkezi vasıtasıyla verilen bu hizmetlerde ceza makbuzları trafik polisleri tarafından kesilmekte ve tahsilatı da ondan sonra gerçekleştirilmekteydi. Sonra kanuni düzenlemelerle bunun altyapısı oluşturuldu.

Burada, yüzde 30 payın yüzde 10'a düşürülmesi konusunda -yüzde 5, sonra herhâlde yüzde 10 olma ihtimalimiz var- burada bu elektronik denetleme sistemlerinin kurulması, işletilmesi, yazılımının güncelleştirilmesi ve yazılımın geliştirilmesi konusunda işletmeciler tarafından yapılan standart bir hizmet var. Bu hizmet bedelinin de takriben yüzde 7-8-9 arasında değiştiğini düşünüyoruz. Bunun dışında tabii belediyelerin bu hizmetlerden olayı almaları gereken bir hizmet bedeli var. Dolayısıyla bunun en az yüzde 15 civarında olduğu, yüzde 5'in de yüklenici tarafından bir kâr oranı olarak düşünülürse bu payın en az yüzde 20 olması gerektiğini ifade etmemiz gerekir. Bu, teknolojik kullanımın yaygınlaştırılması açısından da teşvik edici, özendirici bir husus olacaktır. Bunun yüzde 10'a düşürülmesinin büyük mahsurlar oluşturacağını ve ilerleyen zaman içerisinde bu bedelin tekrar yükseltilmesi gerekeceğini de düşünmemiz lazım.

Elektronik sistemler veyahut da teknolojik imkânlar sürekli değişmekte, uydu sistemleriyle zamanla entegre edilecek ve uydudan takip edilen ceza ihlalleri tespit edilerek bunlar işleme konulabilecektir. Şu andaki sistemin daha ötesi sistemler var. Dolayısıyla bu sistemler sürekli yenilenmek ve geliştirilmek zorundadır. Dolayısıyla bugünkü şartlar içerisinde bunun bedelinin düşürülmesi sadece maliyeci bir yaklaşımın sonucu olarak kendini göstermektedir. Hem belediyelerin bu projede işin içerisinde olmasının teşvik edilmesi hem bu hizmeti verenlerin bu konuda teşvik edilmesi açısından yüzde 20 gibi bir rakamın daha gerçekçi olacağını ifade etmemiz gerekir diye düşünüyor, saygılar sunuyorum.