KOMİSYON KONUŞMASI

GARO PAYLAN (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın Başkan, öncelikle sizi eleştiriyorum. Yani dün akşam yana yakıla son madde olarak 49'uncu maddeyi geçirdiniz ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızla ilgili olan tek maddeyi geçirdiniz Bakanımız burada olmadan. Siz, sabah Bakanımızın geleceğini biliyor muydunuz, bu sabah burada olacaklarını?

BAŞKAN - Biliyordum, evet.

GARO PAYLAN (İstanbul) - Peki, biliyorsanız niye onunla ilgili olan maddeyi dün akşam geçiriyorsunuz?

BAŞKAN - Siz benim bilmeden bir şey olacağını, burada bir kuş uçacağını mı düşünüyorsunuz?

GARO PAYLAN (İstanbul) - Ama böyle bir şey olabilir mi yani? Bakanımızla ilgili olan tek madde o, Çevre Bakanlığı, Bakan yok.

Şimdi, Bakan diyor ki: "Bildiğim kadarıyla vakıflarda öyle, vakıflarda böyle..." Onun bilmediği bir hususta maddeyi geçiriyorsunuz. Biz dün konuşmadık mı, yani "İlgili bakan mümkün mertebe olsun." diye. Yani ben tekrar müzakere talep ediyorum 49'uncu maddeyle ilgili, madem bakanımız burada.

BAŞKAN - Yaptık siz gelmeden önce.

GARO PAYLAN (İstanbul) - Yaptınız mı?

BAŞKAN - Evet, siz yetişemediniz.

GARO PAYLAN (İstanbul) - Peki, o zaman ben eleştirilerimi söyleyeyim Sayın Bakan da buradayken. Müsteşar, el verdiğince teknik konularda bilgi vermeye çalıştı ama bunlar siyasi kararlar Sayın Bakanım. Çok özür diliyorum, siz Bakan Yardımcısıydınız, kusura bakmayın.

Ama sonuçta bir bakanın olması farklı. Yani Şırnak ve Hakkâri'nin il statüsünden kaldırılması ilerleyen maddelerde var ve sizin de bazı açıklamalarınızda artık onlar kalkmış gibi, yani kalkması lazım gibi basına beyanat veriyorsunuz ve yeniden yapılandırmada Bakan Yardımcınız hani "Yerinde dönüşüm olabilir.", "Dışarıda rezerv alanları belirlendi.", "Olacak." gibi muğlak ifadeler kullanmak durumunda kaldı. Çünkü şu yasaların geçmesi bekleniyor muhtemelen, Hakkâri ve Şırnak kalktı, ona göre Silopi de biraz içeride olacak, dışarıda olacak, Sur, tarihin unsurlarına göre yenilenecek. Ama Şırnak ve Hakkâri konusu bam teli, yani şehirleri topyekûn ortadan kaldırıyoruz, 2 tane şehir ihdas ediyoruz. Biz Cizre ve Yüksekova'nın il olmasına karşı değiliz, ancak 2 ilin kaldırılması, biliyorsunuz, büyük mağduriyet. Sivil toplum örgütleri burada, bekliyorlar ve mümkün mertebe Sayın Bakan, yerel yönetimlerle iş birliği hâlinde ve yerel halkın rızasını alarak...

Bakın, zaten ciddi anlamda gadre uğramış bir halktan bahsediyoruz, 400 bin insan evinden edilmiş. Bu anlamda, yerelin rızasını ne kadar alabileceğiz? Gerçekten ne kadar gidip yerinde tespit edebildiniz? Yerinde dönüşümü ne kadar sonuna kadar zorluyorsunuz? Şehirlerin ortadan kalkması ve yeni şehirler ihdas edilmesi, bununla ilgili biraz bilgi verseniz, ona göre biz de görüşlerimizi söylesek.

Siz konuştuktan sonra konuşsam daha iyi olabilir, eğer Başkanım izin verirse. Biraz bilgi verseniz bu konularda?