ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, bir düzenleme yapıyoruz veya bir politika oluşturuyoruz. Buna ilişkin değerlendirme yapabilmek için, kendimize yol çizebilmemiz için elimizde rakam olması gerekiyor. Şimdi, burada, Komisyon bir şeyle ilgili bir yapılandırma yapacak ama neyi yapılandırdığını bilmiyor, belli ki Hükûmet de bilmiyor çünkü bu... Dün istedik Sayın Bakandan, bugün sabahleyin tekrar söylendi. "Şimdi hazırlayacağız, verilecek." Ama yani maddeler görüşülüyor, bakın, geneli bitti, şimdi bu madde de geçiyor. Hâlâ bunların elimize gelmemesi, bilmiyorum yani vermekten kaçınılmıyordur herhâlde ve varsa burada kâğıdı bize uzatmak o kadar zor olmamalı. Yoksa, hakikaten sizde bu rakamlar elinizde olmadan bu düzenlemeyi yapıyorsanız o zaman durumumuz ülke olarak daha vahim demektir. O yüzden bu rakam meselesi... Sayın Başkan, lütfen, siz de bu konuda Divan olarak bir ağırlığınızı koyarsanız, şu rakamlar hani elimizde olsun. Bakın, burada, Sayın Bakan iyi niyetli olarak diyor ki: "Katkı verin, beraber bir şeyler yapalım." Şu rakamlar olsa elimizde, yıl yıl olsa, vergi türleri itibarıyla olsa, vergi aslı, vergi cezası şeklinde olsa belki bir politika geliştirilir, biraz daha öneri sunma imkânımız olacak. Nerelerden kaynaklanmış, hangi dönemlerde problem olmuş da bu yığılmalar olmuş, bunlara ilişkin elimizde hiçbir fikir yok. Ben bunu söyledim, genelinde konuştum, arkadaşlar da söyledi ama hâlâ rakam elimizde yoksa kimse kusurumuza bakmasın bunu her maddede ayrı ayrı söyleyeceğiz.

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Esnafa mı ait, holdinglere mi ait, onu da bilmiyoruz.

ERHAN USTA (Samsun) - Hiçbir şeyi bilmiyoruz yani yılları da bilmiyoruz. Hangi yıllardan birikiyor, nasıl geliyor? Hiç olmazsa yıl yıl stoplar yani onlar dahi olsa. Vergi türleri itibarıyla, mükellef türleri itibarıyla, bunların olması lazım artık. Bu çağda bunların elimizde olmaması diye bir şey olamaz. Elinizde varsa niye verilmiyor? Elinizde yoksa o zaman onu söyleyelim, bizi de zorlamasın. "Bu bilgiler bizde de yok. Zaten biz de bunu bilmeden, Allah ne verdiyse, bir şeyler yapıyoruz, ne gelirse." şeklinde mi, onu bilelim; bu birincisi.

İkincisi, şimdi, tecrübelerimiz var değil mi? Daha önceki uygulamalarımız var. Önceki uygulamalarımızda neler elde ettik, hangi sonuçları elde ettik? Ben mesela, geneli üzerindeki konuşmamda o bilgiler de bize verilsin dedim, o bilgiler de gelmedi. Yani, işte 6111, ondan önceki, ondan sonrakiler de biz ne kadar, hangi vergi türlerinde ne kadar tahsil edecektik? Bunları vermeyi düşünüyor musunuz Sayın Bakan?