| Komisyon Adı | : | MİLLİ EĞİTİM, KÜLTÜR, GENÇLİK VE SPOR KOMİSYONU |
| Konu | : | Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/721) (Alt Komisyon metni) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 27 .06.2016 |
İSMET UÇMA (İstanbul) - Başkanım, çok teşekkür ediyorum.
Sevgili arkadaşlar, geleceğimizi şekillendiren öğretmenlerimiz fevkalade önemli kuşkusuz ki. Fakat bölgeye ilişkin hassasiyetleri ortaya koyarken -canın yedeği yok arkadaşlar- ihtiyaç skalasına baktığınızda açlık dürtüsünden sonra hemen güvenlik gelmektedir. Süratle bölgede güvenliği sağlamamız gerekmektedir, bizim önce yoğunlaşmamız gereken konu budur. Öğretmen, din görevlisi, sağlıkçı ve kamu görevlilerini hep birlikte hareket eder hâle getirmemiz ve onlarla ilgili düzenlemeleri eşitlememiz gerekir yani öğretmene farklı, sağlıkçıya farklı... Çünkü biz bölgeye yönelik bir tedbir almaya çalışıyoruz. Yani özellikle, kamu görevi yapan herkes... Ki öğretmenlerin ayrı bir hassasiyeti var, eyvallah. Ben bunun yerine, öğretmenlerin mülakattan ziyade stajyerlik süreçlerinde belli testlerden geçirilmelerini, iki yılda bir en azından uluslararası kabul görmüş testlerden geçirilmelerini, öğretmenlik mesleğine ilişkin sapma gösteren bir eğilim varsa bunların başka kurumlara aktarılması gerektiğini her toplantıda sürekli öneriyorum ve önermeye çalışıyorum. Dolayısıyla, bu tedbirler de sonuç vermeyecektir. Güvenlik önemli bir unsur insan için ama bunu sadece öğretmenler üzerinden sağlamaya çalışmayı doğru bulmadığımı ifade ediyorum, bölgenin yani atadığınız valilerden tutun diğer kamu görevlilerine kadar, sağlıkçılara kadar ne kadar kamuya ait personel varsa bunların tamamını ortak bir statüyle bölgeye, hangi yol ve yöntemle yönlendirecekseniz ve istihdam edecekseniz onu yapmak lazım.
Bitiriyorum Başkanım.
Şimdi, biraz da istihdam kaygısıyla bu genç arkadaşlarımızın hepsi size koşacaklar, gelecekler, mülakatta da size istediğiniz cevapların hepsini verecekler, "Sekiz yıl, on yıl da kalırım." diyecekler. Biz örneklerini gördük geçmişte, iki ay sonra milletvekillerimiz, Bakanlığımız taciz edilmeye başlanacak çeşitli vesilelerle.
Dolayısıyla, bir başkası... Şu önerimle bitirmek istiyorum: Mesela, biz üniversite öğretim üyeleriyle ilgili bir standart getiriyoruz. Çalışabilecek durumda olanları, zinde olanları 75 yaşa çıkaralım diyoruz. Üniversitemiz fazla, doğu ve güneydoğudaki üniversitelere fazla eleman gidemiyor, gitmiyor ya da onlar için nasıl bir şart getiriyorsak Sayın Bakanım, mesela diyebiliriz ki zinde olan, yaşı 65, 70, 72, 75 olan Millî Eğitim camiasından emekli olan insanları doğu ve güneydoğuda öğretmenlik yapmak şartıyla hem de tecrübelerinden yararlanarak oraya öncelikle sevk etmek için teklif edebiliriz.
Teşekkür ediyorum.