DENİZ DEPBOYLU (Aydın) - Çıraklık eğitimiyle ilgili benim de söylemek istediğim var. Ben teknik liselere çok sayıda ziyarette bulundum, Aslında, teknik liselerin atölyelerinde iş sahalarında ne varsa mevcut ve öğretmenler gözetiminde, bir atölyede, bir iş yerinde ne yapılıyorsa orada da yapılıyor hatta çok daha bilimsel, daha teknik, daha iyi eğitilerek verilen bir ortamda. O nedenle, çıraklık eğitiminde çocuk çırakken alacağından çok daha kaliteli, bilimsel bir yaklaşımla öğretmen gözetiminde alıyor bu çalışmayı. Buradaki ailelerin yaklaşımı daha çok çocukların eve getirdiği ekonomik destekle ilgili olabilir, yoksa meslek liseleri her zaman çıraklık eğitiminden çok daha etkin, daha bilimsel, daha başarılıdır. Bunu belirtmek isterim.

Bakanların daveti konusunda, ilk toplantıda ben de rica etmiştim. Daha önceki araştırma komisyonumuzda katıldı değerli bakanlarımız ve gerçekten çok verimli toplantılar oldu. Onlar bazı şeyleri fark ettiler, biz sorularımızı sorduk, biz bazı şeyler öğrendik. Bakanlarımızın katılmasının çok faydalı olacağına inanıyorum, özellikle çıkacak rapor ve bundan sonra yasalaşacak yeni kanunlarla ilgili.

Bir de bir önerim daha var bundan sonraki toplantılarla ilgili. Bir toplantımızı da medya ve basın mensuplarıyla yapmamızın çok faydalı olacağı düşüncesindeyim. Öncelikle çocukların her türlü istismardan korunması noktasında ailelerin ve çevrenin bilinçlendirilmesiyle ilgili olarak bunu öneriyorum. Çünkü, her eve gazete girmiyor, her eve eğitimci girmiyor. Evet, çocuklara okullarda bir şeyler verebiliyoruz ama her veli okullardaki eğitim programlarına katılmıyor, kendisini geliştirecek kitaplar okumuyor ama her veli televizyon izliyor. Yani bu çocuk istismarının engellenmesiyle ilgili verilecek bilgiler, bilinçlendirme çalışmaları dizilerin içerisine konulabilir, değişik programların içerisine yerleştirilebilir.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Bir de istismarla ilgili haberlerin yapılması...

DENİZ DEPBOYLU (Aydın) - Tabii, onları da bir tartışmamız lazım. Yani ne kadarını yapmaları doğru? Ne kadar bilgi vermeleri doğru? Nerede bir frene basmaları gerekiyor? Onların da bizlerle, uzmanlarla yapacağı, milletvekilleriyle birlikte yapacağı bir toplantıda bilinçlenme şansına sahip olacaklarını düşünüyorum.

Yine, özellikle bu kognitif ve davranışçı terapilerde... İngiltere'de -belki sayın vekilimiz de biliyordur, takip ediyordur- çizgi filmlerin içerisine ruhsal gelişimi destekleyecek bu kognitif ve davranışçı terapilerin ana hatları yerleştirilir. Onun gibi, çizgi filmlerin içerisine yerleştirdiğiniz, çocuğun kendisini korumaya yönelik davranışlarının eğitimi, "hayır" diyebilme becerileri, bunlar okulda belki verilir ama çizgi filmlerde çocuğun örnek aldığı, içselleştirdiği, sevdiği kahramanlarla bunu öğrenmesi çok daha kolay. Bence çok önemli. Medya ve basın organlarıyla daha önceden yapmıştık biz bunu İstanbul'da, birçok kanal geldi, Aile Bütünlüğünün Korunması Komisyonuna bu evliliklerle ilgili programları sunanlar geldi, gazeteci arkadaşlarımız geldi. Geniş kapsamlı bir toplantı yaparak bu çalışmalarımızı daha verimli hâle getirebilir, amaca ulaşabiliriz diye düşünüyorum. Sizlerin de, tüm üyelerimizin ve Sayın Başkanın takdirine sunuyorum.

Teşekkür ederim.