GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:100
Tarih:07.07.2021

ŞENOL SUNAT (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 6'ncı maddesi üzerine İYİ Parti Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Yüce Meclisi saygıyla selamlarım.

Sayın milletvekilleri, evet, 6'ncı madde kadına karşı şiddet eylemleriyle daha etkin mücadele edilmesi ve caydırıcılığın sağlanması amacıyla kasten öldürme suçunun fail tarafından boşandığı eşine karşı işlenmesi hâli aynen eşte olduğu gibi suçun nitelikli hâlleri arasına alınıyor. Daha sonra gelecek olan 7, 8 ve 9'uncu maddelerde sırasıyla kasten yaralama, eziyet ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarının fail tarafından boşanmış eşine karşı işlenmesi hâlini eşe karşı işlenen suçlarda olduğu gibi nitelikli suç kapsamına alınarak ceza artırımı yolu açılıyor.

Sayın milletvekilleri, evet, olumlu bir adım olmasına rağmen yeterli değil. Yani bu konuda kadına karşı suç işlenmesinin nitelikli hâle dâhil edilmesini hiç düşünmedi mi kanun yapıcılar? Ki daha önce İstanbul Sözleşmesi'nde de taahhütlerimizde vardı, hadi bu kaldırıldı ama mesele, kadına karşı şiddeti önlemekse sadece eşe veya boşanmış eşe olması yerine -ki Türkiye'nin gerçekleri göz önüne alındığında- nikâhlı eş, imam nikâhlı eş, nikâhsız, sözlü, kız arkadaş, nişanlı ve benzeri öldürülmeleri bu kadınların önemsiz mi? Geçtiğimiz mayıs ayında neler oldu biliyorsunuz. Mayıs ayında 17 kadınımız öldürüldü, 20 kadınımız ise şüpheli bir şekilde ölü bulundu. Kayseri'de yaşayan 26 yaşındaki rehberlik öğretmeni Arife Nur Sarıoğlu kendisiyle birlikte olmak isteyen Tolga Temur tarafından teklifinin reddedilmesi bahanesiyle ateşli silahla öldürüldü. Malatya'da yaşayan 44 yaşındaki Fatma Öz eskiden birlikte olduğu kişi tarafından kıskançlık bahanesiyle ateşli silahla öldürüldü. Mayıs ayında öldürülen kadınlarımızın 6'sı birlikte olduğu ve eskiden birlikte olduğu erkek tarafından öldürüldü sayın milletvekilleri.

2020 yılında ise, katledilen 300 kadınımızın faillerinin 63'ünün birlikte olduğu veya eskiden birlikte olduğu erkekler olduğu biliniyor. Artan kadın cinayetleri sebebiyle, suçun doğrudan eş ve boşandığı eş değil de -tekrar ediyorum- kadına karşı işlenmesinin nitelikli hâllere dâhil edilmesi suça karşı caydırıcılığı artıracaktır. 6, 7, 8 ve 9'uncu maddelere "kadın" kavramı eklenmelidir sayın milletvekilleri. Zira, kadın cinayetlerinin önemli bir kısmı yalnız eşe karşı değil, eş olmayan kadına karşı işlenmektedir, tekraren söylüyorum. Bunu Komisyonda arkadaşlarımız teklif etti ama maalesef reddedildi, şimdi Genel Kurulda tekrar ediyorum: Madem İstanbul Sözleşmesi'nden çıkıldı, daha iyisini yapmaya çalışın sayın milletvekilleri ama öyle bir zihniyet maalesef göremiyorum.

Yine, İnsan Hakları Eylem Planı'nı açıkladınız biliyorsunuz. Üç ay içinde tek taraflı ısrarlı takip fiilinin suç olarak düzenlenmesi vardı. Ya, bu teklifte birbirinden habersiz misiniz? Bu teklifte ısrarlı takip suçu yok. İstanbul Sözleşmesi'nin 34'üncü maddesi ısrarlı takip konusunu da ele alıyordu. Tabii, tek kişinin kararıyla İstanbul Sözleşmesi'nden çıkıldı.

Bir daha söylüyorum: Israrlı takibin suç olarak ihdası gerekir ve yine aklımdayken, bu kanun teklifinin 13'üncü maddesinin üçüncü fıkrasında sayılan katalog suçlarda tutukluluk hâli için "Kuvvetli şüphe yerine somut delillere dayanır." diyor. Çocuk istismarı, mutlaka ve mutlaka kapsam dışına çıkarılmalıdır diyor, saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti ve CHP sıralarından alkışlar)