| Konu: | HDP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 72 |
| Tarih: | 14.04.2021 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan 2017-2018 akademik yılı açılış törenlerinde aynen şöyle diyor: "Türkiye'de her alanda çok büyük reformlara imza attık, iki alanda arzu ettiğimiz gelişmeyi sağlayamadık. Bunlar eğitim, öğretim ve kültür." Yine Sayın Cumhurbaşkanımız 12 Şubat 2021 tarihinde bir konuşmasında "Eğitim ve kültür konularında arzu ettiğimiz inkişafı sağlayamadığımızı kabul ediyoruz. İnşallah önümüzdeki dönem aileden eğitime, kültürden sanata tüm bu alanları önceliklerimizin en başına alacağız." diyor, yani bu açıklamaların tamamı bir başarısızlığın itirafı.
Yine, EĞİTİM-BİR Sendikası var iktidarımızın çok yakından tanıdığı, beslediği bir sendika. Diyor ki: "Bu pandemi sürecinde, maalesef, alınan tedbirler Millî Eğitim Bakanlığında yeterli olmamıştır, eğitim savrulmuştur, sağlıklı iletişim kurulamamıştır." Sadece o mu diyor?
EĞİTİM-İŞ Sendikası da diyor ki: "Aşılama tamamlanıncaya kadar yüz yüze eğitime ara verilmeli, önce öğretmenler aşılanmalı, ondan sonra eğitim devam etmeli." Ama dinleyen kim?
Yine, TÜRK EĞİTİM-SEN Genel Başkanı diyor ki: "Temel eğitimin temeli olan okul öncesi eğitime kreş ya da gündüz bakımevi muamelesi yapmaktan ne zaman vazgeçeceksiniz? Salgın tedbirleri kapsamında okul öncesi 8 ve 12'nci sınıflar hariç tüm kademelerde uzaktan eğitime geçildi. Sosyal mesafenin mümkün olmadığı okul öncesi sınıflarda inatla yüz yüze eğitime devam etmenin mantığı nedir? Yüz yüze eğitimin sürdürülebilmesi için olması gereken şey, öğretmenlerin, eğitim çalışanlarının aşılanması."
Bütün sendikalar, eğitim sendikaları aynı noktada birleşiyorlar fakat tabii, iktidarımız alışkın ya, her şeyi kendisi bilir, onlarla iş birliği yapmak yerine "Ben bilirim, ben her şeyin en iyisini yaparım." anlayışıyla eğitimi yönetiyorlar. Bugün geldiğimiz nokta maalesef şudur: Bugün, 1 Marttan bu yana resmî rakamlara göre 26 öğretmenimiz maalesef salgın nedeniyle vefat etmiştir. Her şeyden önemlisi, öğretmenlerimizin sadece yüzde 10'unu aşılayabilmişiz ama ne acıdır ki aşı yokluğundan öğretmenlerimiz aşılanamazken biz Libya'ya aşı hibe ediyoruz. Allah aşkına, bunu anlatın bakalım öğretmenlerimize, anlatın bakalım velilerimize ama anlatamazsınız.
Sürem bitmek üzere ve diyorum ki eğitim çalışanları sendikalarıyla el ele verseniz, eğitimi birlikte yönetseniz, sorunları birlikte çözseniz, pandemiyle birlikte mücadele etseniz ne olur? Hiçbir şey olmaz, sonuçta siz kazanırsınız, Türkiye kazanır ama nerede o iş birliği!
Saygılarımla. (İYİ Parti ve CHP sıralarından alkışlar)