GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş'ın yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:4
Birleşim:57
Tarih:10.03.2021

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sayın Başkanım, kendisi hukukçudur, çıplak aramanın ne olduğunu gayet iyi bilir kendisi.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Biliyorum.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Gayet iyi bilir kendisi. Sanki bizim iktidarımız döneminde yapılmış bir şey, bu dönemde başlamış bir şey.

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) - Kaldırın.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - "Kaldırın." diyoruz.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Bir saniye, bir saniye, sakin olun, rahat olun.

MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Biz rahatız, biz gayet rahatız.

MEHMET RUŞTU TİRYAKİ (Batman) - Biz rahatız.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Siz avukatsınız, "Çarpıtıyor." diyor. Ya, siz çarpıtıyorsunuz.

Şimdi, bakın, göreve davet etmek başka bir şey, hakaret etmek, suçlamak başka bir şey. Ha, tabii ki göreve davet edebilirsiniz, bu olaylarla alakalı eleştiri koyabilirsiniz ama tutup da "Yetiştirdiğiniz neslin hepsi sapık." demek ne demek ya?

ZEHRA TAŞKESENLİOĞLU BAN (Erzurum) - İsnatta bulundu.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Kusura bakmayın da burada bir sınır olacak ya. "Biz eleştiririz, biz muhalefetiz, her şeyi deriz, size hakaret de ederiz, 'sapık' da deriz, 'tecavüzcü' de deriz." Yok ya, biz de bekleyeceğiz, öyle mi? Bir yanağımıza vurdunuz, döneceğiz, öbür yanağımıza da vuracaksınız, böyle bir şey yok.

Şimdi, bakın, biz kimseyi kimseyle ilişkilendirmeyiz, biz somutlar üzerine konuşuruz.

Arkadaşlar, sizin eski Genel Başkanınız kim? Nurettin Demirtaş. Nerede şu an? Dağda, yönetimde, Kandil'in yönetiminde.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Nurettin Demirtaş mı, o nereden çıktı ya?

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Eski Genel Başkanınız.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Nurettin Demirtaş kim?

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Nerede? Orada, Kandil'de, dağda.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Nasıl bizim Genel Başkanımız ya?

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Yahu, sizin somut ilişkiniz var. Bir tanesi, kardeşi burada, ağabeyi orada; ilişkiniz bu.

Sayın Başkan, şimdi, bir diğer mesele de şu: Bakın, bizim dönemimizde yapılan her şeyde hesabını veremeyeceğimiz, savunamayacağımız hiçbir şey yoktur.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Toparlıyorum Sayın Başkan.

Bir kere, dünyanın tamamında uygulamaların ne olduğunu hukukçular, buradaki avukat arkadaşlar gayet iyi bilirler; hapishanelerde içeri girerken yapılan arama yöntemlerini de, dünyada hangi uygulamaların olduğunu da iyi bilirler. Bizden önce nasıl yapıldığını, bizim dönemimizde insan hak ve onurunu koruyacak şekilde yönetmeliklerin nasıl çıkarıldığını da bilen bilir. Şimdi, sanki bu hiç yokmuş, bizim dönemimizde icat edilmiş de kalkıp, çıkıp buradan bizi suçlamaya kalkışmanın da yersiz olduğunu söylüyorum.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Suçlayacağız tabii ki.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Çünkü Meral Hanım bunları biliyor, avukat kendisi. Ya, nereden baksanız kendisi otuz yıllık avukattır diye düşünüyorum. Biz yirmi yıldır varız, ondan öncesinde nasıldı bunlar? Öyleydi. Şimdi, biz bu noktada ileri adımlar atmaya gayret ettik.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Yirmi yıl oldu, yirmi yıl.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Ha, bu ayrı bir tartışma konusu. "Teknoloji gelişti, yeni adımlar atalım." demek ayrı bir şey, kalkıp da bizi bunun üzerinden ilzam etmek, itham etmek, suçlamak apayrı şey; ikisi farklı şeyler.

Sayın Başkan, uzatmak istemiyorum, kusura bakmayın.

Teşekkür ederim.