GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Somali Federal Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Kalkınma İşbirliği Anlaşması ve Anlaşmada Değişiklik Yapılmasına Dair Notaların Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:51
Tarih:24.02.2021

İYİ PARTİ GRUBU ADINA FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sözlerime başlarken hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bu konuşmamda kamu çalışanlarının yani devlet memurlarının sorunlarını bir kez daha dillendirmek istiyorum. Türkiye'nin önde gelen memur konfederasyonlarından olan TÜRKİYE KAMU-SEN geçtiğimiz haftalar içerisinde Yüksek İstişare Kurulu Toplantısı gerçekleştirmiştir. Söz konusu toplantı sonrasında yayınlanan bildiride Türkiye Büyük Millet Meclisinden, Hükûmetimizden bazı talepleri var. Bu talepleri burada ifade etmeye gayret edeceğim. Devletimizin olmazsa olmazı kamu çalışanlarımız ekonomik ve sosyal yönden oldukça büyük sıkıntılar yaşamaktadır. Özellikle son bir yıldır yaşanan pandemi süreci toplumun diğer kesimlerinde olduğu gibi, kamu çalışanlarımızda da büyük sıkıntılara sebep olmuştur.

TÜRKİYE KAMU-SEN Yüksek İstişare Kurulu madde madde şu taleplerde bulunuyor: "Covid-19 salgını tüm hızıyla sürerken salgına karşı insanüstü mücadele veren, başta sağlık çalışanları olmak üzere kamu çalışanları maddi ve manevi olarak desteklenmelidir. Ekonomik gerçekler dikkate alındığında memur maaşlarına ilave zam yapılmak zorundadır. Hâlihazırda açıklanan resmî enflasyonun yüzde 14'leri aştığı 2020 yılında memur maaşları enflasyon farkı dâhil yalnızca yüzde 9,8 oranında artmıştır. Yaşadığımız pandeminin de etkisiyle gıda fiyatlarındaki artış yüzde 21'leri aşmıştır. Aylığın zorunlu harcamaları aynı oranda yükselmiştir. Buna bağlı olarak kamu çalışanlarının ve emeklilerin alım gücü son bir yılda yüzde 11 düşmüştür. Merkez Bankasının faizleri artırması önümüzdeki dönemde enflasyonun daha da yükseleceğinin işaretidir. Kaldı ki bu dönemde memur maaşları altın, gümüş, döviz, gayrimenkul gibi tüm yatırım araçları karşısında yüzde 50'ye varan oranlarda değer kaybetmiştir. Hâl böyle iken yetkili olduğu hâlde etkisini ortaya koyamayan, sözde yetkili sendikalar ve konfederasyonların basiretsizliği nedeniyle 2021 yılında memur maaşlarına yalnızca yüzde 3+3 zam yapılması kararlaştırılmıştır. Bütün bu gerçekler ışığında, 2021 yılı için memur ve emeklilere reva görülen bu zammın hiçbir mesnet ve karşılığı bulunmamaktadır. Gerek ekonomik gerçekler gerekse resmî tahminler göz önünde bulundurulduğunda, 2021 yılı için memur ve emeklilere yapılması kararlaştırılan yüzde 3+3 zammın güncellenmesi ve geçmiş dönem kayıplarını da karşılayacak şekilde tatminkâr bir maaş artışı yapılması zorunludur. Kamudaki her türlü ayrımcılığa son verilmesini istiyoruz." diyor sendika bu maddede de. "Covid-19 salgını esnasında ayrım yapmaksızın bütün kamu görevlilerimizin yaptığı fedakârlıklar bir kere daha görülmüşken çalışanlarımızı sendikal aidiyetler üzerinden ayrışma, bölünme ve baskı ortamına sürükleyen anlayışı kabul etmiyoruz. Kamudaki her türlü ayrımcılığın bir an önce sonlandırılmasını talep ediyoruz. Evrensel sendikacılığa uygun, uluslararası sözleşmelerde tanınan hakları içeren adil, demokratik ve çağdaş bir sendika ve toplu sözleşme kanunu istiyoruz. Vergi adaletsizliğinin çözülmesi, 3600 ek gösterge uygulamasının tüm memurları kapsayacak şekilde genişletilerek hayata geçirilmesi, bütün ek ödemelerin emekli maaşı hesabına esas alınması, kamuda liyakatin geçerli olması, mülakat uygulamasına son verilmesi, bütün güvencesiz, sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi olmazsa olmaz taleplerimizdir."

Değerli milletvekilleri, yine aynı bildiride, devamla şunlar söyleniyor: "Vergi adaletsizliği son bulmalıdır. Bugün, kamu görevlilerinin en büyük sorunlarının başında ülkedeki vergi sisteminin adaletsizliği gelmektedir. Gelir dağılımındaki adaletsizliğin kaynağı da vergi sistemindeki bu adaletsizliklerdir." Ücretli kesimden alınan gelir vergisi oranlarının kısa sürede yüzde 20 ve yüzde 27'lik dilimlere yükselmesi nedeniyle kamu görevlilerinin maaşları yıl içinde düşmekte, alınan maaş zamları artan vergi yüküne gitmektedir. Bu nedenle, TÜRKİYE KAMU-SEN Yüksek İstişare Kurulu, gelir vergisine ilişkin mevzuatta çalışanlar lehine bir düzenleme yapılmasını ve kamu görevlilerinin ödediği gelir vergisi oranının yüzde 15'e sabitlenmesini talep etmektedirler.

"3600 ek gösterge konusu, bütün memurları kapsayacak şekilde genişletilerek sonuca bağlanmalıdır." talebi de bu taleplerin içindedir. "Sayın Cumhurbaşkanı tarafından verilen söze paralel olarak öğretmen, din görevlisi, hemşire ve polislerle birlikte şube müdürleri, müdürler, müdür yardımcıları, şefler, merkez taşra ayrımına tabi tutulanlar ile kurum içi yükselme sınavıyla gelen uzmanlar, idareci konumundaki kamu görevlileri, denetmenler, avukatlar ek gösterge uygulamasından hiç faydalanamayan mübaşirden teknisyen yardımcına, şoförden hizmetlisine, yardımcı hizmetli sınıfına kadar olan personel gibi bütün kamu görevlilerinin ek gösterge rakamlarının yeniden ve adaletli bir şekilde düzenlenmesi elzemdir. Bütün ek ödemeler emekliliğe sayılmalıdır. Kamu görevlilerinin çalışırken elde ettiği ücret ile emekli olduğu zaman alacağı maaş arasındaki uçurumu kapatmak, özellikle emekli kamu görevlilerini yoksulluk sınırında yaşamaktan kurtarmak amacıyla memur maaşını oluşturan bütün kalemler ile ek ödeme, döner sermaye, ek ders, sosyal denge sözleşmesi gibi tüm ödemelerin emeklilik keseneğine dâhil edilmesi, yaşanan mağduriyetlerin giderilmesi, bu yolla her çalışanın eline geçen ücretle orantılı emekli maaşı almasının sağlanması gerekmektedir." deniliyor.

Yine, bildiride devamla deniliyor ki: "Görevde yükselme ve atamalarda tarafsızlık ve liyakat esas alınmalıdır. Kamu görevlilerinin atanmalarında, görevde yükselmelerinde, tayin ve terfilerinde tarafsızlık ve liyakat ilkelerinden vazgeçilmemesi, idareci kadrolarına hak eden liyakatli kamu görevlilerinin getirilmesi, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışma barışının, birlik, dayanışma ve verimlilik artışının sağlanması için en temel gerekliliktir." Bildirinin devamında "Kamu görevlileri arasında kadrolaşmanın, adam kayırmanın, haksızlığın, hukuksuzluğun son bulmasının, kamu kurum ve kuruluşlarının idarecilerinin tarafsızlığının sağlanmasının, adil bir sınav ve atama sistemiyle çağdaş bir yönetim anlayışının oluşturulmasından geçtiği bilinmelidir." deniliyor.

Bu kapsamda, özellikle, yönetici atamalarında yazılı sınava dayalı, adil, şeffaf ve tarafsız bir sistem oluşturulmalı, kamuya personel alımlarında mutlak surette yazılı sınava itibar edilmeli, taraflı değerlendirmelere açık sözlü sınav uygulamalarından bir an önce vazgeçilmelidir. Sözleşmeli personel istihdamına son verilmeli, tüm sözleşmeli personel kadroya geçirilmelidir.

Değerli milletvekilleri, "Kamuda iş güvencesini zayıflatan, her türlü baskı ve istismara açık bir yapı arz eden, '4/B'li', '4/C'den 4/B'ye geçen sözleşmeli', 'geçici, vekil', 'idari hizmetli sözleşmeli' gibi adlar altında güvencesiz istihdam modelinin kaldırılarak personelin memur kadrolarına geçirilmesi sağlanmalı, kamu kuruluşlarında memur işi yapan işçiler de aynı çerçevede kadroya geçirilerek kamu istihdam yapısı güvenceli bir şekilde düzenlenmelidir. Yardımcı hizmetler sınıfı personelinin beklentileri mutlaka karşılanmalıdır. Kamuda liyakat ilkesinin bir gereği olarak yardımcı hizmetler sınıfı da dâhil personel bir defaya mahsus olmak üzere genel idare hizmetleri sınıfına geçirilmeli, bu yolla kamu görevlilerimiz arasında oluşan adaletsizlikler giderilmeli, herkesin eğitim seviyesinin gerektirdiği kadro derecesine yükselmesi sağlanmalıdır. Kamu görevlilerinin acil çözüm bekleyen sorunlarının, hazırlanacak bir memur paketi içerisinde Türkiye Büyük Millet Meclisinde yasalaşarak çözüme kavuşturulmasını istiyoruz." diyorlar. TÜRKİYE KAMU-SEN Yüksek İstişare Kurulu "Yukarıdaki sıraladığımız taleplerimizle birlikte, kamu görevlilerimizin bayram ikramiyesi, sosyal yardımların emeklilere ödenmesi, aile bütünlüğünün korunması, kadın istihdamının geliştirilmesi, kreş ve gündüz bakımevleri açılması, zorunlu rotasyon, sicil ve disiplin uygulamaları, görevde yükselme, atama ve yer değiştirme gibi personelin ekonomik durumunu, verimliliğini ve etkinliğini doğrudan etkileyen konulardaki sorunların sürüncemede bırakılmamasını istiyoruz ve bu sorunların çözülmesi için mutlaka bir memur paketinin hazırlanmasında ısrarcıyız." diyorlar. "Hazırlanacak memur paketinin Türkiye Büyük Millet Meclisinde kanunlaşarak sayıları 3 milyonu aşmış olan kamu görevlilerimizin beklentilerinin bir an önce karşılanması sağlanmalıdır." denilerek sözler bitiriliyor.

Değerli milletvekilleri, bu açıklama gerçekten çok önemli. TÜRKİYE KAMU-SEN, Türk memur hareketinin millî ve gerçekçi bir sendikasıdır; hak, hukuk ve adalet noktasında Türkiye sevdalılarının oluşturduğu bir kuruluştur. Bu kuruluşun bu talepleri asla kulak ardı edilmemelidir ama bu kuruluş diyor ki burada: "Kamu kurumlarında hâlâ ayrımcılık var, adaletsizlik var, hukuksuzluk var, liyakat hâlâ geçerli değil, geçer akçe değil." Bunları artık on sekiz yıllık AK PARTİ iktidarında sonlandırmamız lazım. Yeter artık! Artık sözlü sınavlar kaldırılmalı, artık yükselme sınavlarına yeni bir yöntem geliştirilmeli -burada ifade ediliyor- artık kamu düzeninde huzur sağlanmalı ve diyoruz ki: "Siyasi iktidar bu taleplere sessiz kalmamalı."

Bilindiği gibi, 2021 yılı için memurlara yüzde 3+3 artış öngörülmüştü. İlk altı ay için öngörülen yüzde 3'lük zammın yarıdan fazlası ocak ayında erimiştir. Ocak ayı enflasyonu yüzde 1,63 oranında gerçekleşmiştir. Aslında, memurlarımız sadece hakkı olanı istiyor, millî gelirden payına düşeni istiyor; sözün özü adalet istiyor. Kamuda ayrımcılık sonlansın, atamalara liyakat gelsin ve tekrar ediyorum, on sekiz yıllık AK PARTİ iktidarında bu talepler bugüne kadar karşılanmadı, artık karşılansın isteniyor çünkü şöyle deniliyor: "Devlette adalet olmazsa, kamuda liyakat olmazsa, kamu çalışanları arasında huzur olmazsa; devletin kurumları, devletin memurları Türk milletine sağlıklı, nitelikli, gerçekçi hizmet veremez. Huzurun olmadığı yerden sağlıklı hizmet çıkmaz. O bakımdan, inşallah bu talepler karşılanır ve yine buradan ifade etmeliyim ki başta memur emeklileri olmak üzere SGK ve BAĞ-KUR emeklilerinin de emeklilik sisteminde adaletli bir noktaya getirilmesi, hâlen asgari ücret altında maaşı olan tüm emeklilerimizin emekli maaşlarının asgari ücret seviyesine artırılarak yeni bir düzenleme yapılmasını buradan talep ediyor, hepinize saygılar sunuyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)