| Konu: | Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 43 |
| Tarih: | 28.01.2021 |
FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan kanun teklifinin 19'uncu maddesi hakkında söz almış bulunmaktayım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Teknolojinin gelişmesi, sanayimiz, hizmet sektörümüz ve tarım sektörümüz için son derece önem teşkil etmektedir. Her geçen gün artan gıda fiyatlarıyla birlikte gıdaya ulaşım zorlaşmaktadır. Sağlıklı ve güvenilir gıda kaynaklarımız kısıtlıyken, tarımda dışa bağımlılığımız devam ederken tarımın teknolojideki yerini konuşmak istiyorum sizlerle. Vatandaşlarımız, çiftçilerimiz ve tarım sektörümüz can çekişirken tarımı teknolojiyle neden buluşturmuyoruz? Çiftçilerimizin işlerini kolaylaştırmak için üniversitelerde neden gerekli AR-GE çalışmaları yapılamıyor? Ülkemizde binlerce ziraat ve gıda mühendisimiz işsiz, Tarım Bakanlığı neden AR-GE çalışmalarında işsiz gıda ve ziraat mühendislerimizi değerlendirmiyor? Tarım teknolojilerini geliştiren kaç tane firma mevcut? Tarım sektörüne kaliteli bir hizmet ürünü sağlandı mı bugüne kadar? Teknoparklar, tarım sektörümüz ve çiftçimiz için ne yapıyorlar?
Tarımla ilgili Tarım Bakanı Sayın Pakdemirli fikri kendisine ait olan 2 tane proje düşünmüş. Bunlardan biri ineklere dijital küpe projesi. Bu projeye göre ineklere takılacak küpeyle ineklerin konumu, doğumu, hastalıkları ve takibi yapılacaktır.
Yine, projeye göre inekler bu küpeyle veterinere SMS yollayacak. Bakan Bey'in ifadesine göre bu inekler "Merhaba, benim adım şu, ben buradayım, hayattayım, vücut ısım çok iyi, hasta değilim, kızgınlık dönemindeyim." diyerek veterinere SMS atacak inekler. Veteriner de hemen ineğin bu çağrısına koşarak döllenmesini yapacaktı. Dünyada bile olmayan bir sistem düşünmüş Sayın Bakan. Soruyoruz: Bu proje ne oldu? İnek sayısı arttı mı? İthal etten kurtulduk mu? Süt ve süt ürünlerinde artış sağladık mı? Vatandaş sağlıklı et ve süt ürünlerine ulaşabildi mi? Ne oldu bizim ineklerin küpesi? Bu aslında bir hayaldi, gerçekmiş gibi besiciler aldatıldı.
Değerli milletvekilleri, Sayın Bakan bununla da kalmadı, yine Bakan Bey'in dâhiyane bir projesi daha vardı. Türkiye'nin ilk yerli ve millî elektrikli traktörü. Hatırlarsanız belediye seçimlerinden önce Tarım Bakanımız tarım arazisine ayaklarına galoş takarak girmişti ve elektrikli traktörü Sayın Cumhurbaşkanımıza tanıtmıştı. 20 liralık elektrikle kırk beş dakikada şarj olacak, yedi saat toprak işleyecekti elektrikli traktör. Bu sayede de çiftçilerin mazot parası derdinin son bulacağı ifade edilmişti. İnovatif girişimci Alphan Manas, projeyi yapan Önder Yol'la yaptığı görüşmesinde elektrikli traktörde kullanılacak pilin 240 kilovata kadar çıktığını, sadece pil maliyetinin 50 bin dolar olduğunu ve devlet desteğinin şart olduğunu ifade etmiştir. 2019 yılında elektrikli traktörümüz seri üretime hazır olacaktı ama gelin görün ki iki buçuk yıldır elektrikli traktörden hâlâ bir ses yok. Bakan Bey yine hayal pazarladı. Hayaller elektrikli traktör, gerçekler hacizli traktör oldu memleketimin dertli çiftçisine.
Değerli milletvekilleri, Hükûmet, çiftçilere yıllardır gayrisafi millî hasıladan yüzde 1 oranında hakkı olan destekleri vermedi, girdi maliyetlerini düşürmedi. Her geçen, yıl tarımdaki nüfus azaldı, ekim alanları daraldı. Çiftçiye elektrikli traktör üreteceği sözü verip, çiftçinin elindeki mazotlu traktörü haczedip ekmek teknesi olan bağını bahçesini elinden aldı. Konya Ovası kadar olan Hollanda'nın tarımsal ihracatı 2020 yılında 116 milyar doları aşarak rekor kırarken, Türkiye ise 2020 yılı ilk on bir ayında 16,9 milyar dolar tarım ve gıda ürünü ihraç edebildi.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Toparlayalım lütfen.
FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla) - Tarım Bakanı bu rakamlarla övünüyor, 12 milyar dolarlık ithalatı pas geçiyor. Hükûmetimiz sayesinde Türk tarımının ocağına -çok şükür- incir ağacı dikilmek üzere. Bir zamanlar tarım cenneti olan ülkemiz kendi kendine yeterken, şimdi tarımda ithalat cenneti olduk. 2021 yılı Türkiyesinde çiftçinin mazotlu traktörleri haczedildi, binlerce çiftçinin tarlaları, bağları, bahçeleri Ziraat Bankasınca satışa çıkarıldı.
Bir kez daha çiftçilerimiz, köylülerimiz adına soruyorum: Sahi, ne oldu yerli ve millî elektrikli traktörümüz? Çiftçilerimiz hasretle elektrikli traktörü bekliyor. Yalan rüzgârları, maalesef, hız kesmeden sürdürülüyor. İktidarımızın yerli ve millî arabası, uçağından sonra traktörümüzün de yerinde yeller esiyor ama Hükûmet çok başarılı bir iş yapıyor; çiftçinin tarlasına, bağına, bahçesine el koyuyor. Büyük Atatürk bu konuda diyor ki: "Biz İstiklal Savaşı'nı Halil Ağa'nın öküzünü icra yoluyla satalım diye yapmadık. Köylünün çift sürdüğü öküzü elinden alınamaz."
Efendim, iyi akşamlar diliyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)