MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İYİ PARTİ Grubunun hatiplerini dinledim -kendi değerlendirmeleridir- eleştirilerini dinledim. Burada mutlaka bakanlarımız da notlarını almışlardır; ayakları yere basan, makul gördüklerimizi mutlaka değerlendireceğiz, bakacağız fakat bazı konularda katılmadığımızı ifade etmek isterim. Bir de muhalefet sadece eleştirmek değil, aynı zamanda ne yapacağını da söyleme yeridir.

Şimdi, bu sistem... 4+4+4 sistemini eleştirdiler. Arkadaşlar, ben kendi hayatımdan örnek vereceğim size. Türkiye'nin güzel bir sistemi vardı: 5+3+3; biz bu sistemle okuduk. 99'da bu sistem değiştirildi; 8 yapıldı, katsayı uygulamaları yapıldı. Ben, sırf katsayıdan dolayı üniversiteye gidemedim; hiçbiriniz tek laf etmiyorsunuz buna. Gidemedim arkadaşlar; Kıbrıs'a gitmek zorunda kaldım ben, Kıbrıs.

Şimdi, katsayı uygulaması; 0,5'le çarpılıyor yanımdaki arkadaşımın, benimki 0,2'yle çarpılıyor. Nasıl kapatacağım ben o arayı? "Ya, bırak; ekstra puan istemiyoruz, fazla bir şey istemiyoruz. Kim, ne kadar soru yapıyorsa, aynı puanla girelim üniversiteye." "Yok, giremezsiniz." Şimdi "O zaman çok müthiş bir sistem vardı, çok güzel bir sistem vardı. Yeni getirilen sistem çok kötü; battık, bittik."

Sayın Başkan, bakın, Koray Bey'i de dinledim. Koray Bey bu ülkede Bakanlık yapmış birisi. Şimdi "Yalan söylüyorsunuz, soygun düzeni..." Bu ifadeleri bir kere, reddediyorum. Bu lisanla konuşabilirim Sayın Aydın, size karşı, bu lisanla konuşabilirim ama konuşmayacağım.

Şimdi, Marmaray Abdülhamit zamanından planlanmış, Abdülhamit zamanından planlanmış; o zamana kadar yapılmamış. Biz, bizden önce hiçbir şey yapılmadı demedik. Projeler tozlu raflarda bekliyordu, Marmaray da planlanmış öncesinde. Bakın, Bolu Tüneli; yüzde 38'i tamamlanmış arkadaşlar, yüzde 38. 92'de ihale yapılmış, 93'te inşaatı başlamış; bizim zamanımıza kadar 38'i tamamlanmış. Depremden dolayı viyadük ayaklarında dönmeler olmuş, bunlar hariç; Bakan mutlaka cevap verecektir. Dolayısıyla bu "yalan" ifadesini kabul etmiyoruz, reddediyoruz.

Bir şey daha, bu yerlilik, millîlik konusunda; burada yerlilik, millîlik konusunda eleştirilecek olan en son insan Sayın Cumhurbaşkanımızdır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MEHMET MUŞ (Devamla) - Burada, Fransa'ya karşı İslamofobya üzerinden söylediklerimiz çok açık ve nettir, ortadadır. Dolayısıyla ne şekilde tavrımızı koyduğumuzu ifade etmek isterim. Azerbaycan konusundaki duruşumuz da nettir, Doğu Akdeniz konusunda da.

Şunu da söyleyeyim: Kanal İstanbul'a eleştirileriniz olabilir, buna bir itirazım olmaz. Dersiniz ki: "Biz onu yapmayacağız, biz başka bir şey yapacağız." Bu bir siyasi partinin söyleyeceği bir şeydir, buna hiçbir itirazım olmaz.

BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz Sayın Muş.

MEHMET MUŞ (Devamla) - Yok "Toprak vererek mi yapacaksınız?" yok "Başka..." Arkadaşlar, merak etmeyin; bu ülkede kimin aklından öyle bir şey geçiyorsa önce biz karşısına çıkarız. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Peki, teşekkür ediyoruz.

MEHMET MUŞ (Devamla) - Şehit kanlarıyla ıslanmış topraklar hiçbir şekilde başkasına verilmez. Ütopyada olmayın, dalmayın ütopyalara. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)