| Konu: | Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş'ın yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 27 |
| Tarih: | 10.12.2020 |
ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Sayın Başkanım, sayın hatip sonra konuşur, üzerine, zaten Ali Özkaya Bey geldi, kendisi tamamlar. Ben şimdi... Ya, şu, ders çalışmışsınız, çalışmamışsınız... Buradaki mesele şu Sayın Başkanım: Birbirimizi değersizleştiren böyle laflara ben tahammül edemiyorum. Ben kimseyi değersizleştirmek istemiyorum. Bakın, ben söylenen ifadeleri ciddiye alıyorum. Ciddiyet midir sizi rahatsız eden? Bana söylenen, bana sorulan her şeye, özellikle bir hukukçu olarak "acaba" diyorum ve bunları teyit etme ihtiyacı duyuyorum. Ha siz buna "Ders çalışmak." diyorsanız, ben doğrusu bunu tuhaf buluyorum, komik buluyorum. Biz burada ilkokul çocuğu muyuz yani? "Ders çalıştın, çalışmadın." Ne biçim ifadedir bu? Önce bir ciddiyet. Bir kadının hayatından bahsediyoruz, aynı zamanda başka insanların da aileleri var; o yüzden bu mesele ciddi bir mesele, aynen Tolga Ağar'da olduğu gibi. Siz konuşurken ben Tolga Bey'in adını duymamıştım, arkadaşlarım dediler "Tolga Ağar'dan bahsetti." diye.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Sayın Başkanım, lütfen.
BAŞKAN - Buyurun.
ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Siz okuduğunuzu söylüyorsunuz, suçluymuş gibi insanların adını telaffuz ediyorsunuz. Aynı şeyden midir? Yani Meclise fezlekesi gelen bir milletvekiline nasıl böyle bir şey söylersiniz? Herkesin hayatı var, onuru var. O yüzden ben ciddiyet diyorum, başı sonu ciddiyet önce.
Şimdi, bununla ilgili olarak, İç Tüzük 132'den bahsediyorsunuz, orada "...tanık dinleyemez." diyor, tanık. Bu bahsettiğimiz kadın tanık mı? Ben soruyorum size, tanık mıdır? (HDP sıralarından "Herhâlde." sesi) "Herhâlde" Güzel, siz tanık ile mağdur arasındaki farkı da bilmiyorsunuz.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Mağdur dinleniyor mu? Bir bakın isterseniz.
ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Bir saniye...
Mesele şudur: Bir milletvekilinin dokunulmazlığını kaldırmak için bu beyanı, kadın beyanını, ne yaşadığını anlamak, oy verecek olan milletvekillerinin kanaatinin daha sarih, daha belirgin olması için hiçbir engel yok, İç Tüzük'te de yok.
Algıdan bahsediyorsunuz...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Son cümle...
BAŞKAN - Buyurun.
ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Sizin biraz evvel kendi yaptığınız konuşma algıdır, Tolga Bey'in adını geçirmekle işte bir algı operasyonu yapmaya çalışıyorsunuz.
Ha, biz gerçeği söylüyoruz, tutanaklar burada. Bunları almakla ilgili de hiçbir sorun yok çünkü ben bunu normal yollarla aldım geldim, gizli kapaklı falan almadım. Ben de bunu ilk defa okuyorum, vakti zamanı geldiği için aldım.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Siz alabiliyorsunuz, biz alamıyoruz.
ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Ali Bey şimdi onu da izah eder.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Bize verilmiyor.
ZÜLEYHA GÜLÜM (İstanbul) - Demek ki siz alabiliyorsunuz ama biz alamıyoruz.
ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Olamaz, olamaz; bunu kabul etmiyorum. Herhâlde okumaya gönlünüz yok, ben öyle düşünüyorum, okumaya gönlünüz yok.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Ya Komisyon Başkanı burada, vermedi, vermedi.
ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Söyleyeceğim, söyleyeceğim.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Yeni Şafak'a gönderdi.
ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Şimdi söz vereceğiz, bir otuz saniye... Ne kadar sabırsızsınız, çığlık atmaktan dinlemeye sıra gelmiyor.
Velhasılıkelam, hiç eğip bükmeye gerek yok, tablo ortadadır, kimse sizi değersizleştirmiyor, olan biten kafidir. Siz şu kürsülerde bize söylediğiniz sözleri hatırlayın, nasıl hakaret ettiğinizi, nasıl olmayan şeylerle itham ettiğinizi hatırlayın. Ben ve arkadaşlarım, biz gerçekten yola devam ediyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
FİLİZ KERESTECİOĞLU DEMİR (Ankara) - Biz bu olay olunca kıyamet kopardık ve ihraç ettik. Siz ne yapıyorsunuz? Bütçe Komisyonunda oturtuyorsunuz.
ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Gerçekler üzerine gidiyoruz.
Sayın Başkanım, lütfen Komisyonumuza da -Ali Bey'e- söz verin.
Teşekkür ederim, tamamladım, sağ olun.