| Konu: | İstanbul Milletvekili Engin Altay'ın sataşma nedeniyle yaptığı konuşmasındaki, İzmir Milletvekili Dursun Müsavat Dervişoğlu ve İstanbul Milletvekili Hakkı Saruhan Oluç'un yaptıkları açıklamalarındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 24 |
| Tarih: | 07.12.2020 |
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.
Bütün partiler kendi fikirlerini topluma veriyorlar. Burada kimse kimseyi, bir siyasi partiyi ikna etmek için uğraşmıyor. Ortaya atılan iddialar vardır, onların cevapları verilmiştir.
Benim burada ifade ettiğim şudur: Tabii ki -Sayın Altay fotoğraf gösterdi- Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında bir araya gelinip Anayasa yapılabilir, bunda bir şey yok. Bunun saklı gizli yapılmasına itiraz var. Bunu da ben söylemiyorum.
ENGİN ALTAY (İstanbul) - İftira atmayın diyorum, iftira atıyorsunuz.
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Bakın, Sayın Altay, ben yorum yapmayacağım. Bakın arkadaşlar, Komisyon Başkanı İbrahim Kaboğlu; o zaman ihraç edin İbrahim Kaboğlu'nu. İbrahim Kaboğlu, bakın, ben onun ifadelerini söylüyorum, burada benim yorumum yok, bizim partiden birisinin açıklaması yok, adam bu Komisyonun Başkanı. Bakın, CHP Genel Başkanı İbrahim Bey'i görevlendirdiğini söylüyor zaten. Ben burada kimseyle bir polemiğe girmek istemiyorum, kimseyi itham etmeye çalışmıyorum. İbrahim Bey'in açıklamaları şunlar:
"Bizlerin yürüttüğü..."
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
MEHMET MUŞ (İstanbul) - "...kamuoyunun bilgisinden ve gözetiminden uzak Anayasa çalışmaları esasen bu partiyi de kapsama alacak bir biçimde yönetildi -orada HDP'yi kastediyor- ki bunlar zannediyorum önümüzdeki haftalarda kamuoyuyla paylaşılacak metinler. Bu bakımdan önemlidir. Dolayısıyla HDP'nin olması çok önemli şeydi, gerekliydi."
Sayın Başkanım, yine söylüyorum: İYİ PARTİ gidip HDP'yle beraber oturur, kamuoyunun önünde Anayasa hazırlayabilir. Buna bir itirazımız yok, bunu yapabilir. Buradaki itirazımız bunun saklı, gizli yapılması. Bakın, Mecliste bütün partiler bir araya geldik, doğru...
ALİ ŞEKER (İstanbul) - Siz iki parti dayatacaksınız bize.
MEHMET MUŞ (İstanbul) - ...oturduk, anlaşılan maddeler vardı. Sonra biz dedik ki: Bu anlaşılan maddeleri gelin geçirelim, yanaşmayanlar oldu ama bu hep açıktı. Başka bir şey daha söyleniyor: Çözüm süreci.
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - Ya, sizin "Demokrat Türkiye" dediğiniz bu mu arkadaşım?
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Değerli arkadaşlar, dinleyin.
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Ya, dinle ya!
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Her şey vatandaşın gözü önünde, kameraların gözü önünde; toplumdan saklı, gizli bir şey yapılmıyor. Yani burada hangi metni ortaya koyacaksanız hazırladığınız ortak metni buyurun getirin Parlementoya tartışalım.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayalım lütfen.
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Bizim buna bir itirazımız yok. İtirazımız bunun saklı, gizli olmasına ve İbrahim Kaboğlu'nun açıklamaları... Ben burada kimseyle başka bir tartışmaya girmeyeceğim.
Bir de ne konuşacağımıza kusura bakmayın ama siz karar veremezseniz.
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Tabii, tabii, bizim de.
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Hangi kanunla alakalı konuşuyorsunuz? Aklına gelen istediğini konuşuyor, biz sizin istediğinizi konuşacağız, kusura bakmayın, istediğimizi konuşuruz.