| Konu: | Türkiye Çevre Ajansının Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 23 |
| Tarih: | 03.12.2020 |
BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
4'üncü madde, kurulması planlanan Türkiye Çevre Ajansının faaliyet alanını düzenlemektedir. Bu kapsamda, öncelikle bir depozito yönetim sisteminin kurulması ve işletilmesi hedeflenmektedir. Düzenleme, geç kalmış bir düzenlemedir. Çok sayıda ülke tarafından yıllardır uygulanan bu düzenlemeyi çok geç kalınmış bir düzenleme olarak görmekteyiz.
İade sistemi, her şeyden önce kolay ve de ulaşılabilir olmalı, iade noktaları yaygın, kolay bir şekilde oluşturulmalıdır; sadece iade sırasında zorluk yaşanmamalı, depozito bedelleri sorunsuz bir şekilde iade edilmelidir; depozito otomatları yeterli sayıda, uygun yerlere konulmalıdır.
Çoğu ülke, depozito uygulamasını yıllar önce başlatmıştır. Mesela, Danimarka, depozito uygulamasını 2002 yılında plastik, pet, metal, alüminyum ve cam ürünleri konusunda başlatmıştır. Bu ülkeler evsel atıkların yüzde 60-70'lik bölümünü de dönüştürmeyi başarmıştır. Türkiye'nin evsel atık miktarı 32 milyon ton. Türkiye'de 1995 yılında 17 milyon ton olan evsel atığın 2023 yılında 38 milyon tonu aşması beklenmektedir. Yani, bunun anlamı şu: Türkiye'de dünyada olduğu gibi kişi başına 1 kilogram çöp üretilmektedir. Sadece İstanbul'un günlük çöp miktarı 22 bin ton.
Ortada bu kadar çöp varken sanki bizim çöpümüz bize yetmiyormuş gibi Avrupa'nın değişik yerlerinden de maalesef çöp ithal etmeye devam ediyoruz. Sanki bu ağır sanayi, bu çöp sanayisi Türkiye'de o kadar gelişti ki her sene binlerce ton... Mesela, 2019 yılında Avrupa'dan 582.296 ton çöp ithal etmişiz. Yani, herkes beyin ithal eder, teknoloji ithal eder, biz çöp ithal ediyoruz. Onun için değerli arkadaşlar, Türkiye'nin bu kadar sorunu varken enerjisini başka tarafa harcamalı diye düşünüyoruz. Mümkün olduğunca, Türkiye -kendi çöpü yerine- başka ülkelerin çöplüğüne dönüştürülmemelidir.
Türkiye'de, Sıfır Atık Projesi kapsamında, kendi evsel atıklarımızın dönüşümüne daha fazla ağırlık vermemiz lazım. Unutmayalım ki 1 ton atık cam 100 litre yakıt tasarrufu sağlıyor. Yine, 1 ton gazete kâğıdının geri dönüşümü 87 adet çam ağacının kesilmesini önlemektedir. Metal ve plastik gibi ürünlerin geri dönüşümü de yüzde 95 oranında enerji tasarrufu sağlamaktadır.
Evsel atıklar konusunda mevzuat değişikliğine gidilmiştir. Avrupa Birliği de evsel atıklar konusunda kapsamlı bir mevzuat değişikliğini zaten yapmıştı, hatta, 2030 yılı itibarıyla evsel atıkların yüzde 80'lik bölümünü dönüştürmeyi de planlamaktadır. Avrupa Birliği, ayrıca, tek kullanımlık plastiklerin yasaklanması konusunda da mevzuat değişikliğine gitmiştir. Her yıl 8 milyon ton plastik deniz ve okyanusu kirletmektedir, artık avlanan balıkların karnından da plastik atıklar çıkmaktadır. Unutmayın, yani bir plastik atığın doğada yok olması onlarca yılı almaktadır. Ümit ediyoruz, biz de artık, şu naylon işinden, naylonla ilgili sanayiden de bir an önce kurtuluruz.
Tabii, "çevre" deyince biraz önce Samsun Milletvekilimiz burada konuştu -yine, Samsun Milletvekillerimiz var- biyokütle tesisine dikkat çekti, Şahin Dağları'na. Bugün, Samsun'daki Şahin Dağları'nda da maalesef, sondaj çalışmaları başladı. E, şimdi, oradaki manzaraya bir bakıyoruz.
FUAT KÖKTAŞ (Samsun) - Bitti, bitti.
BEDRİ YAŞAR (Devamla) - Şahin Dağları'na bir bakıyoruz, bir de Fatsa'ya bakıyoruz, e, dönüp bir de Kaz Dağları'na bakıyoruz; o manzarayı görünce diyoruz ki: "Arkadaşlar, Şahin Dağları'nın kaderi Kaz Dağları'nın kaderi olmasın."
E, bunun yanı sıra, bizim Kuş Cenneti'miz var ağabey, biliyorsun, Bafra Kuş Cenneti. Hakikaten, dünyanın sayılı yerlerinden biri.
FUAT KÖKTAŞ (Samsun) - Başkan da biliyor.
BAŞKAN - Ben de biliyorum tabii, enişte kontenjanından biliyorum.
BEDRİ YAŞAR (Devamla) - Ne güzel, herkesin bilmesi bizi mutlu eder.
Geçtiğimiz günlerde yangın çıktı Başkanım, ciddi sorunlar yaşadık. Dolayısıyla bu konuyla ilgili de belli tedbirlerin alınması lazım gelir diyorum.
E, şimdi, bir sürü de çevre mühendisimiz var. Bakın, Türkiye'nin bu kadar çevre problemi varken boş gezen çevre mühendislerimiz var. Bunun anlamı şu: Bunlar asgari ücrete de razı "Yeter ki bize iş bulun." diyorlar.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BEDRİ YAŞAR (Devamla) - Bakın, Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener diyor ki: "Hiç olmazsa şu asgari ücretten vergiyi kaldırın. Bu vergiyi de mühendislere ödeyelim, çevre mühendislerine ödeyelim; hiç olmazsa 3 bin lira maaş alsınlar."
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)