| Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 23 |
| Tarih: | 03.12.2020 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA AYLİN CESUR (Isparta) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Bugün Dünya Engelliler Günü; engellilerimiz ve ailelerini sevgiyle, saygıyla kucaklıyoruz. Onlar her gün engellerle yaşıyor ülkemizde ama kastettiğim sağlıktan dolayı olan engelleri değil. Devleti yönetenlerin onlara, hele de Covid sürecinde ihtiyacı olanları sağlamak yerine, neredeyse sorunlarını yok sayan bir görmezden gelmezlik yüzünden engellilerimizin sorunları katbekat artmış vaziyette. Engellilerimiz için gerekli erişilebilirlik koşulları ve fırsat eşitliğini sağlamak devletin görevi ve maalesef onlar her gün ülkemizde ihmallerden kaynaklı olarak yeni engellerle mücadele etmek zorunda kalıyorlar.
Ne diyorum anlatayım: 2011 yılında Türkiye'de TÜİK tarafından "Nüfus ve Konut Araştırması" adlı bir modelleme yapılmış ve "Ülkemizde 4 milyon 876 bin kişinin en az bir engeli var." diyor araştırma. Yıl 2020, dokuz yıl geçmiş, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı raporlarında hâlâ 2011 istatistikleri kullanılıyor, iyi mi? Bakanlık görmüyor engellileri ve Mart 2020'de Ulusal Engelli Veri Bankası'na kayıtlı 2 milyon 533 bin engellimiz var yani Bakanlığın bu veri sistemi yüzde 50'sini kapsayabiliyor. Bu sisteme ulaşmak çok zor ve devlet gitmiyor engelliye, diyor ki: "Gel, kendin kayıt ol." Dolayısıyla, yok sayıyor.
Bakınız, engelli yardımı bir hükûmet icraatı değil, zaten sosyal devletin olması gerekeni ve ülkemizde kırk dört senedir var bu yardım. Süleyman Demirel zamanında, 1976'da yürürlüğe girdi kanun, 27 hükûmet geçti, düzenlemeler yapıldı ama on sekiz yıldır sizin yapmadığınız düzenlemelerle ve gelinen noktada engellilerimiz hiç bu kadar kötü duruma düşmediler. Şimdi, bugün ödenen meblağ çok az, zaten tahmin edemeyeceğiniz güçlüklerle karşılaşıyorlar. Açlık sınırı 2.431 lira olan ülkemizde 567 lira engelli aylığı var ve yüzde 70 üzeri engeli olan vatandaşlarımızın aylığı 854 lira. Bunların derhâl artırılması gerekli değerli arkadaşlar.
Bakın, şimdi, bir de ne çıktı karşımıza? Engelli vatandaşımıza gitmesi gereken bu yardımlarda bile usulsüzlük yapmışsınız. Sayıştay 2019 raporuna göre "Her ay 40.746 kişi Ulusal Engelli Veri Sistemi'ne kayıtlı olmadan, 30.633 kişi ise engelli raporu olmadan devletten evde bakım ödemesi almış. Yine, engelli sağlık raporu olmayan 95.917 kişiye, engeli yüzde 40'ın altında olmasına rağmen 22.049 kişiye de her ay engelli aylığı ödemesi yapılmış." diyor Sayıştay. Bu şüpheli ödemelerin miktarı 1 milyar 811 milyon lira. Bunu açıklamanız lazım.
Şimdi, devletin tek başına destek olması yetmiyor. Engellilerimizin hayata aktif vatandaşlar olarak katılması için birtakım düzenlemeler yapmanız gerekiyor. Mesela, Avrupa, kaynaklarını engelli istihdamını artırmaya kullanıyor. Mesela, Belçika'da devlet iş yerlerine ekstra ödenek sağlıyor engelliler için. Türkiye'de nedir hâlimiz, bakalım. İstihdamda engelli kotası son derece yetersiz. Bizde 50'nin üzerinde çalışanı olan sektöre yüzde 3, kamu iş yerlerinde ise yüzde 4 kota var. Memurlar için yine yüzde 3. Engelliler her platformda bağırıyorlar, bize ulaşıyorlar her yerde "Duyun sesimizi." diye ama siz kendi engelleriniz yüzünden, işitmez kulaklarınızla duymuyorsunuz onları. Yani bizim kota üzerinde 10.482 engellimiz çalışıyor. Kimse kota üstünde engelli çalıştırmaya teveccüh etmiyor demek bu. Nasıl etsin, işverenlerin de durumu ortada. Siz yapacaksınız, siz sağlayacaksınız bunları. Ve kotaların doldurulmadığı 25.851 iş pozisyonu var ama engellilerimiz bu işlerle buluşturulamamış iyi mi? Şimdi, hâlbuki Almanya'da 15'in üzerinde, Fransa'da 20'nin üzerinde çalışanı olan kamu iş yerlerinde engelli kotası yüzde 6. Şimdi, en az yüzde 5 olmalı ama yüzde 6 istiyor engelliler, "Duyun sesimizi."
İş yerlerinin engelliler için düzenlenmesine devlet aracı olmalı. Eğitimde, sporda birtakım sıkıntılar var, onların düzenlenmesi lazım, vaktim yok. Kaynaştırma eğitim modelinde 295.697 engelli öğrencimiz var. Okul binaları araçları, gereçleri yetersiz. Özel eğitim kurumlarını artırmanız lazım. Açık öğretimde hâlâ görme engelli vatandaşlarımıza kitap basıp yolluyorsunuz ve işitme engeli, görme engeli olan gençlerimiz EBA'dan faydalanamıyor. Engelli spor kulüpleri yardımları, destekleri tam alamıyor. Çevre düzenlemeleri ve erişilebilirlik çok önemli konular ama bu konuda çok yetersizsiniz ve kamu binalarının çoğu hâlâ engellilerimize uygun değil. Otobüslerde sesli panolar, uyarılar yok; engelli rampaları yok, var olanlar bozuk. Bankamatikler düz ayak değil. İlaçlar için sesli prospektüsler yok. Yok, yok, yok; onlar için de yoklar ülkesi Türkiye. Trafik ışıklarının çoğunda ses yok.
Şimdi, diyorum ki, bunları daha artırabiliriz, engellilerimiz için bir de kalktınız, yüzde yüz erişilebilirlik istediğimiz bir dönemde, siz Covid-19 sürecinde ne yaptınız? Normalleştiniz ya, kronik hastalığı olan vatandaşlarımızın izinlerini devam ettirip engellilerimizin izinlerini kaldırdınız. Yetmedi, 2020 EKPSS'yi iptal ettiniz, binlerce engellinin atamasına engel oldunuz. Bırakın ya, ne sınavı; atayın artık, atayın bu insanları. Atayın, sosyal devletseniz atayın bu insanları. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
AYLİN CESUR (Devamla) - Ve "Sosyal devletiz." diyemezsiniz, onların önündeki engelleri kaldırmak bizim elimizde. Eğer siz kaldırmayacaksanız, gelin engelleri biz kaldıralım diyoruz ve araştırma önergemize destek istiyoruz.
Hepinizi saygılarımla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)