| Konu: | Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 17 |
| Tarih: | 18.11.2020 |
AYHAN ALTINTAŞ (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 4'üncü maddesi üzerine İYİ PARTİ Grubu adına söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu ve bizleri izleyen vatandaşlarımızı saygıyla selamlıyorum.
Bu maddeyle "Ruhsat devirlerinde alınmış izinler ve muafiyetler aynen korunur." denilmektedir. Firmalar açısından bürokrasiyi azaltan ve ruhsat devirlerini kolaylaştıran bir madde olarak uygun görünüyor. Ancak, bu maddeyle, mevcut ruhsatlarının değerlerinin artacağı da öngörülebilir, bu da elinde ruhsat olanlar için bir değer artışı anlamına gelir. Bu artışın sadece firmaya değil devlete, yani tüm millete de faydası olması gerekir diye düşünüyoruz. Buna uygun bir uyarlama yapılması daha hakkaniyetli olacaktır.
Enerji piyasasında düzenleme yapılacaksa, vatandaşa, üreticiye öncelikle erişim, sonra da ucuza erişim sağlamak gereklidir. Elektrik dağıtım şirketleri, dağıtım altyapı maliyeti fazla olan bölgelere altyapı götürmekten kaçınmakta, halk da bu durumdan şikâyetçi durumdadır. Birçok çiftçimiz, hayvancımız kurdukları ahırlarına, tesislerine elektrik getirilmediğinden şikâyetçiler. Örneğin, sütçülükle uğraşan bir çiftçimizin tesisinde sütler bozulabiliyor. Devletimizin, halkımızın her kesiminin enerji kaynaklarına rahatlıkla erişimi için her türlü hukuki ve yasal düzenlemeleri yapması gereklidir. Kaldı ki elektrik vatandaşa pahalıya satılmaktadır.
Bakın, G20 üyesi ülkeler arasında, satın alma gücü paritesine göre elektrik fiyatı en pahalı 3'üncü ülke konumundayız. Corona virüsü salgını neticesinde işleri sekteye uğrayan, üretim yapamayan ve yapsa da maddi sıkıntılar çeken işçimiz, esnafımız, sanayicimiz de bu yüksek elektrik tüketim bedelinin düşürülmesini istiyor. Ayrıca, YEKDEM tarifesinin yüksek maliyeti de elektrik faturalarını artırmaktadır.
Değerli arkadaşlar, bu yüke bir de elektrik faturalarımızın yüzde 2'lik kısmını teşkil eden TRT payı eklenmektedir. Sayıştay verilerine göre, TRT'nin en önemli gelir kaynaklarının başında elektrik tüketim bedelinden aldığı TRT payı gelmektedir. Vatandaşımız izlesin izlemesin TRT'ye bu parayı vermektedir. Tarafsız olması gereken TRT de bu parayı alırken vatandaşın tamamından almakta, yayın yaparken ise taraf tutmaktadır. Bu yüzden, biz de TRT'nin elektrik tüketim bedelimizden pay almasına karşıyız; en azından ihtiyari olsun, yayınları izlemek isteyenler ödesin, TRT de bu vebalden kurtulsun. Bunu yapamıyorsa TRT bir "Deli Dumrul" belgeseli hazırlasın, eminiz kendisine önemli bir rol verilecektir.
Son olarak, henüz maddenin sırası gelmedi fakat çocuklarımıza ve torunlarımıza borcumuzdan dolayı 6'ncı maddeye de değinmek gerektiğini düşünüyorum. Bu kanun teklifiyle yalnızca vatandaşı göz ardı etmemiş, doğayı da görmezden gelmişsiniz. Bakın, 1854 yılında Amerika'da Kızılderili Şef Seattle şöyle yazıyor: "Dünya beyaz adamın kardeşi değil ama düşmanıdır ve onu fethetti mi ilerlemeye devam eder. Babalarının mezarlarını geride bırakır ve aldırmazlar. İştahı dünyayı yiyip bitirecek ve geride sadece bir çöl bırakacaktır."
Bakın, kanun teklifinin 6'ncı maddesiyle, maden şirketlerinin ruhsat alanı dışına geçici tesis kurmasının önü açılmaktadır. Bu teklif kabul edilir ve kanunlaşırsa, şimdiye kadar maden ruhsatıyla belirlenen alanların sınırları içinde yürütülen madencilik faaliyetlerinin bir kısmı ruhsat alanı dışında da yürütülebilecektir. Bu madde hem doğayı hem halkı düşünmemektedir. Doğayı talan etmenin önü açılacaktır. Bu şirket sahiplerinin de sizlerin de bizlerin de çocukları, torunları bu ülkede yaşayacak. Bu yüzden, bu maddeyi tekliften çıkaracağınıza inanıyorum.
Az önce öğrendiğime göre bu madde tekliften çıkarılıyor, bu konuda hemfikir olunmuş. Komisyonda yaptığımız öneri ve uyarıları dikkate alarak doğamıza zarar verilmesini bir nebzede olsa hafiflettiğiniz için gelecek nesiller adına teşekkür ediyorum.
Genel kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)