| Konu: | Bu hafta Azerbaycan'a asker gönderilmesine ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresinin görüşüleceğine, Hakkâri ili Çukurca ilçesinde teröristlerce şehit edilen Piyade Uzman Çavuş Abdurrahman Topuksuz ve Şırnak ili Silopi ilçesinde şehit olan Piyade Teğmen Burhan Sönmez'e Allah'tan rahmet dilediğine, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 37'nci yılını kutlarken Kıbrıs Türkü'nün özgürlük mücadelesinin lideri Doktor Fazıl Küçük ve Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ı ve şehitleri minnetle yâd ettiklerine, 17 Kasım Azerbaycan Millî Diriliş Günü'nü kutladığına, 14 Kasım 1944 tarihinde sürgün edilen Ahıska Türklerinin bu özel günlerini hatırlatmak istediğine, 15 Kasım Filistin'in Bağımsızlık Günü'nü tebrik ettiğine, 14 Kasım 2020'de hayatını kaybeden 23'üncü Dönem İstanbul Milletvekili Mithat Melen'e ve gazeteci Ahmet Kekeç'e Allah'tan rahmet dilediğine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 16 |
| Tarih: | 17.11.2020 |
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Yeni bir yasama haftasına bugün başladık. Bugün Azerbaycan'a asker gönderilmesine ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresini görüşeceğiz. Tezkere, dost ve kardeş ülke Azerbaycan'ın belirleyeceği yerde, Mehmetçik'imizin Türkiye'nin Rusya'yla ortak kuracağı merkezde görev yapmasını, ateşkesin tesisini, ihlallerin önlenmesini, bölgede barış ve istikrarın sağlanmasını amaçlayan, Türkiye'nin yüksek menfaatlerinin etkili şekilde korunmasını amaçlayan bir tezkere. Dost ve kardeş ülke Azerbaycan'a asker gönderilmesine ilişkin tezkereye tüm partilerimizin özellikle bu günde yani Azerbaycan Millî Diriliş Günü'nün olduğu bu günde destek vermesini hassaten talep ediyoruz.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; dün Hakkâri Çukurca'dan ve Şırnak Silopi'den şehit haberleri aldık. Kahraman askerlerimiz Piyade Uzman Çavuş Abdurrahman Topuksuz Hakkâri'de teröristlerce şehit edildi. Aynı şekilde, kahraman askerimiz Piyade Teğmen Burhan Sönmez de Şırnak Silopi'de Habur Çayı'nda şehit oldu. Aziz şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz, milletimizin başı sağ olsun.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 15 Kasım, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 37'nci yıl dönümüydü. 37'nci kuruluş törenlerine büyük bir onur ve heyecanla katılmak için Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Sayın Bahçeli'yle, heyetimizle birlikte Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar'ın daveti üzerine oradaki törenlere katılmak, heyecanı paylaşmak üzere gittik. Görüşmelerden sonra, kırk altı yıl sonra açılmaya başlanan "Kapalı Maraş" diye ifade edilen bölgede toplantılar yaptık. Ardından, Türkiye'mizin kırk beş gün gibi kısa bir sürede hazırlayıp inşa ettiği Lefkoşa Acil Durum Hastanesinin açılışını yaptık.
Tarihin emaneti Kıbrıs, millî davamız ve kırmızı çizgimizdir. Kıbrıs Türklerinin haklarını, Doğu Akdeniz'deki uluslararası hukuktan doğan haklarımızı korumakta sonuna kadar kararlıyız. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 37'nci yılını kutlarken Kıbrıs Türkünün özgürlük mücadelesinin lideri Doktor Fazıl Küçük ve kurucu Cumhurbaşkanı Sayın Rauf Denktaş başta olmak üzere Kıbrıs'ın bağımsızlığına öncülük edenleri, aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi saygıyla ve minnetle yâd ediyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Az önce Sayın Grup Başkan Vekilinin "Neden Sayın Bahçeli ile Erdoğan gitti de bizler gitmedik?" demesine istinaden ben de soruyorum. Oranın resmî davet sahibi Türkiye'nin tanıdığı, kabul ettiği Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar'dı; biz, Cumhur İttifakı'nın paydaşları olarak onurla, gururla o davete icabet ettik, isterdik ki tüm partilerin genel başkanları da aynı heyecanla, aynı gururla o toplantıya katılsaydı. Şunu demek istiyorum: Kıbrıs meselesine, polemikçi bir yaklaşımla "Uçak vardı, yoktu.", "Sen çağırıldın, ben çağırılmadım." tarzı bir söylemle yaklaşmanın ne Kıbrıs'ımıza ne Meclisimize hiçbir faydası olmayacak Sayın Başkan. Biz, Cumhur İttifakı'nın paydaşı olan genel başkanlarla gitmekten onur duyuyoruz; siz de Millet İttifakı'nın paydaşı olan partilerle beraber gelseydiniz, beraber orada olsaydınız. Bu davet sahibi ben değilim ki, biz değiliz ki bizi eleştiriyorsunuz. O yüzden, Sayın Altay'ın bu ifadesini bir daha gözden geçirmesinde fayda olduğu kanaatindeyim.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün 17 Kasım Azerbaycan Millî Diriliş Günü, bu özel gün, Azerbaycan'ın, Ermenistan'ın yirmi sekiz yıldır işgal ettiği topraklarını cesur ve onurlu bir mücadeleyle, kırk dört günde kurtarması hasebiyle çok daha anlamlı bir hâle geldi. Kardeş, can Azerbaycan'ın Millî Diriliş Günü'nü kutluyor; Türkiye olarak, 83 milyon olarak kardeş ve dost Azerbaycan'ın yanında yer almaya devam edeceğimizi söylemek istiyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yetmiş altı yıl önce, 14 Kasım 1944 tarihinde, insanlık dışı koşullarda yurtlarından edilerek Orta Asya'ya sürülen, gönderilen 94 bin Ahıska Türkünün acılarını hâlen yüreğimizde hissediyoruz, paylaşıyoruz. Aradan ne kadar zaman geçerse geçsin zulümler, sürgünler, soykırımlar unutulmuyor, unutulmayacak. Sürgünde hayatını kaybeden 14 bin Ahıska Türk'ümüzü rahmet ve minnetle anarken bu özel günlerini hatırlatmak istiyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyursunlar.
BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 15 Kasım Filistin'in Bağımsızlık Günü'ydü. Kudüs şairi merhum Nuri Pakdil "Kudüs'ü savunmak insanlık borcudur. Kudüs sevilmeden insanlığa girilemez. Tutsak Kudüs'e borcumuz, Kudüs'ü savunmaktır, özgürlüğüne kavuşturmaktır." der. Dost ve kardeş ülke Filistin'in Bağımsızlık Günü'nü tebrik ediyor, Filistinli kardeşlerimizin haklı davasında yanlarında olduğumuzu bir kez daha ifade etmek istiyoruz.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 14 Kasımda merhum Başbakan Ferit Melen'in oğlu, 25'inci Dönem MHP Milletvekili Profesör Mithat Melen'i kaybettik; Sayın Melen'e Allah'tan rahmet, ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyoruz.
Yine, 14 Kasımda usta gazeteci, duruşuyla kalemiyle basın dünyasında önemli bir yer ifade eden, dava adamı Ahmet Kekeç'i kaybettik; Sayın Kekeç'e Allah'tan rahmet, sevenlerine başsağlığı diliyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.