GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:12
Tarih:04.11.2020

FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sözlerimin başında Hakkâri Derecik'te PKK terör örgütünün saldırısı sonucu şehit olan işçi kardeşimize Allah'tan rahmet, yaralı kardeşlerimize de Rabb'imizden şifalar diliyorum. PKK terör örgütünü bir kez daha buradan lanetliyorum.

Değerli milletvekilleri, bu torba yasa içerisinde hepinizin malumu olduğu üzere işçi haklarını geriye götüren bazı maddeler var. Bu maddelerle ilgili olarak Türkiye'nin en büyük işçi sendikaları olan, konfederasyonları olan TÜRK-İŞ, HAK-İŞ ve DİSK ortak bir basın açıklaması yaparak Türkiye Büyük Millet Meclisine çağrıda bulundular. Bu çağrıyı duymayan milletvekillerimizin olabileceği düşüncesiyle buradan aynen okuyorum:

"TÜRK-İŞ, HAK-İŞ ve DİSK olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi gündeminde olan torba yasa teklifinin çalışma hayatına ilişkin düzenlemelerinden duyduğumuz ortak kaygıyı ve teklifin yaratacağı sakıncaları kamuoyuyla paylaşıyor ve teklifin iş hukukuna esneklik getiren hükümlerinin Türkiye Büyük Millet Meclisi gündeminden geri çekilmesini talep ediyoruz.

Kanun teklifiyle belirli süreli iş sözleşmesinin kapsamının genişletilmesi ve yaygınlaştırılması söz konusudur. Belirli süreli sözleşmeyle çalışan işçiler kıdem ve ihbar tazminatı ile iş güvencesi -işe iade davası- hükümlerinden yararlanamadığından bu düzenlemeyi son derece sakıncalı buluyoruz.

25 yaş altı ve 50 yaş üstü çalışanların hiçbir şarta bağlı olmaksızın belirli süreli iş sözleşmesiyle -geçici işçi olarak- istihdam edilmesi sonucunda kıdem ve ihbar tazminatı gibi haklardan yararlanamamaları büyük haksızlıkların ortaya çıkmasına neden olacaktır. Yaşa bağlı olarak getirilecek bu düzenleme çalışanlar arasında ayrıma yol açacaktır, çalışma düzeni ve sosyal adaletin bozulmasına neden olacaktır, ülkemizde belirsiz süreli iş sözleşmesi esasına dayalı olarak düzenlenen iş hukuku düzeninin altüst olmasına yol açacaktır. Ayrıca yaşa bağlı olarak getirilen bu ayrım Anayasa'nın eşitlik ilkesine de aykırıdır.

Kanun teklifinde 25 yaş altında olup on günden az çalışma günü olan çalışanlara yönelik bir düzenleme yer almaktadır. Bu teklifle 25 yaş altındaki işçilerin uzun vadeli sigorta kollarına ilişkin ödemelerinin yapılması yükümlülüğü ortadan kaldırılmaktadır. Bu teklif çalışanların işsizlik, malullük, yaşlılık, ölüm, iş kazası, meslek hastalığı ve analık gibi hayati öneme sahip haklardan yararlanmasını ortadan kaldıracaktır. Bu düzenlemeyi özellikle sosyal güvenlik hakkı açısından sakıncalı buluyoruz. Yaşa ve çalışma biçimine bağlı olarak sosyal güvenlik haklarından mahrumiyet getirecek bu düzenlemenin de Anayasa'nın eşitlik ve sosyal güvenlik hakkı hükümleriyle çeliştiğini düşünüyoruz.

Torba kanun teklifinde kısmi çalışmanın yaygınlaştırılması amaçlanmıştır. Kısmi çalışma yaşlılık aylığı, malullük aylığı, işsizlik ödeneğine hak kazanma gibi pek çok konuda ciddi hak kayıpları yaratacağı için bu düzenlemeyi sakıncalı buluyoruz.

Üç işçi konfederasyonu olarak işçilerin başta kıdem tazminatı ve sosyal güvenlik hakları olmak üzere Anayasa ve yasalarla güvence altına alınmış haklarına zarar vereceğini düşündüğümüz bu teklifin geri çekilmesini talep ediyoruz. Ülkemizin küresel salgın ve deprem felaketleriyle uğraştığı ve yaralarını sarmaya çalıştığı bu zor günlerde, çalışanları büyük endişelere sevk eden ve hak kayıpları yaratacak bu teklifin Türkiye Büyük Millet Meclisi gündeminden geri çekilmesi bütün çalışanların ortak arzusudur. Türkiye Büyük Millet Meclisindeki bütün siyasi partileri bu konuda sağduyulu davranmaya ve işçilerin sesine ve arzularına kulak vermeye çağırıyoruz. 3 işçi konfederasyonu olarak bu konuda ısrarlı olduğumuzu vurgulamak istiyoruz."

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.

FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla) - "TÜRK-İŞ, HAK-İŞ ve DİSK olarak çalışma hayatının sorunlarıyla ilgili düşünülen düzenlemelerin ülkemizde uzun bir geçmişi olan sosyal diyalog mekanizmaları kullanılarak ele alınmasından yana olduğumuzun bir kez daha altını çiziyoruz." diyorlar.

Evet, değerli milletvekilleri, Türkiye'nin 3 büyük konfederasyonu bunu söylüyor ama işçileriyle diyalog kurmayan, onları dinlemeyen, konfederasyonları yok sayan bu anlayış maalesef ısrarla bu düzenlemeyi yapmak istiyor.

Buradan son söz olarak şunu demek istiyorum: Eğer bu düzenleme geçerse ne olur biliyor musunuz? Biliniz ki çalışanın emeğine uzanan eller iflah olmaz.

İyi geceler. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)