GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İzmir ilinde yaşanan deprem felaketine ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:4
Birleşim:11
Tarih:03.11.2020

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, Türkiye'nin bir gerçeği olan ve cuma günü de İzmir'de yaşanan deprem hakkında gündem dışı söz almış bulunmaktayım. Gazi Meclisimizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, cuma günü İzmir'de yaşanan deprem nedeniyle hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralı olanlara acil şifalar diliyorum.

Bugün doksan bir saat sonra sağlıklı bir şekilde enkazdan çıkarılan, 83 milyon insanımıza sevinç gözyaşları akıttıran Ayda yavrumuza da acil şifalar ve sağlıklı uzun ömürler diliyorum.

Arama ve kurtarma ekiplerine özverili çalışmalarından dolayı da burada özellikle teşekkür ediyorum. İzmir'imize ve ülkemize geçmiş olsun diyorum.

Devletimiz tüm imkânlarıyla sahada olup İzmirli hemşehrilerimizin yanındadır. Yapılan çalışmalar, arazide yapılması gereken her türlü çalışma devlet tarafından, bakanlıklar tarafından yapılmaktadır. Yardımlar yapılıyor, tespitler yapılıyor. Bununla birlikte, bu deprem nedeniyle yıkılan binalardan dolayı sorumlular hakkında yasal işlemler başlatılıyor. Bir taraftan da hızlı bir şekilde yeni konutların, güvenli konutların yapılması için start verildi, çalışmalar hızlı bir şekilde devam ediyor.

Evet, değerli milletvekilleri, ne yazık ki depremler, bize, ölümlere depremin değil de planlama hatalarının ve sağlıksız binaların neden olduğunu gösterdi. Tıpkı 99 depreminde olduğu gibi bu depremde de yine deprem nedeniyle sadece 1 kişi hayatını kaybetti. 99'da fay hattına düşen insanımız hayatını kaybetmişti, burada da Seferihisar'da sahilde tekerlekli sandalyede olan ve tsunami nedeniyle suya kapılan Fatma teyzemiz hayatını kaybetti, onun dışındakilerin tamamı maalesef sağlıksız ve güvensiz yapılardan dolayı hayatlarını kaybetti yani biz insanların hatasından, kusurundan dolayı hayatlarını kaybetti.

Depremlerde can ve mal kaybının en aza indirilmesi için hükûmete, yerel yönetimlere ve vatandaşlarımıza büyük sorumluluklar düşmektedir. Hükûmetimiz, bugüne kadar, deprem öncesinde, deprem anında ve deprem sonrasında nelerin yapılacağı konusunda tedbirler aldı, almaya da devam ediyor. Bu anlamda gerekli olan bütün yasal çalışmalar da bu yüce Meclis çatısı altında siz değerli milletvekillerinin oylarıyla kabul edildi. Türkiye'nin afet yönetimi konusunda, afet koordinasyonunda AFAD tek yetkili olarak tanımlandı, bunun kanunu çıkarıldı ve böylece koordinasyondaki kargaşanın da önüne geçilmiş oldu. Yapı Denetimi Hakkında Kanun çıkarıldı, önemliydi. Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun yani kamuoyunda "kentsel dönüşüm" adı altında tanımlanan yasa çıkarıldı ve Deprem Yönetmeliği çıkarıldı. Bir taraftan, TOKİ depreme dayanıklı konutlar üretmeye başladı. Kentsel dönüşüm yapmak isteyen tüm vatandaşlarımıza da devlet her türlü imkânını seferber etmektedir. Muafiyetler getirildi, destekler verildi, verilmeye de devam ediyor.

Saygıdeğer milletvekilleri, depremde can kaybını en aza indirmek için belediyelerimize ve özel idarelerimize önemli görevler düşmektedir. Öncelikle, kaçak yapılara kesinlikle göz yumulmamalı, sıkı denetim yapılmalı. Bina bittikten sonra değil, temel aşamasında müdahale edilmeli ve o anda önlenmeli. Aktif fay hatları üzerindeki yapılaşmalar bir an önce oradan taşınmalı ve bununla ilgili plan çalışmaları, imar plan çalışmaları mutlaka gözden geçirilmeli; fay hattı, çökme bölgeleri, alüvyon bölgeler bir an önce boşaltılmalı. Risk alanları üzerinde bulunan binalar taşınmalı, riskli yapılar bir an önce tespit edilip yıkılmalı. Bütün bunların yapılması konusunda belediyelerimize her türlü yetki verilmiş durumdadır. Sizlerin oylarıyla bu Mecliste, bu çatı altında çıkarılan bütün kanunlarla belediyelerimiz bu çalışmalarının hepsini çok rahat bir şekilde yapabilirler, uygulayabilirler, önlerinde hiçbir engel yok. Bu konuda da zaten belediyenin sıkıştığı yerde, yetişemediği yerde Hükûmetimiz, devletimiz derhâl ona yardımcı oluyor ve destek olmaya çalışıyor. Bunun örneğini biz 1999 Kocaeli depreminden sonra Kocaeli Büyükşehir Belediyesinde yaşadık.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sözlerinizi tamamlayın lütfen.

İLYAS ŞEKER (Devamla) - Teşekkür ederim Başkanım.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, depremden hemen sonra, 2004 yılında bütün Kocaeli'yi masaya yatırarak riskli alanların tespiti yapıldı, fay hatlarıyla ilgili çalışmalar yapıldı; üniversiteyle, TÜBİTAK'la ortak projeler yapıldı, yapılaşmaya uygun olmayan zeminlerin tamamı imar planları nedeniyle yapılaşmaya kapatıldı ve uygun alanlar tespit edilerek o bölgelerde de belediye kanalıyla, TOKİ kanalıyla konutlar üretilmeye başlandı.

Dolayısıyla, bu anlamda belediyelerimizin kentsel dönüşümü önemsemesi lazım. Gerçekten, kentsel dönüşüm sağlıksız alandaki yapıların boşaltılması anlamına gelmektedir, kentsel dönüşüm aynı zamanda bir koruyucu hekimlik görevi görmektedir. Hasta olmadan önce koruyucu hekimin görevi neyse -depremlerde ölümler olmasın istiyorsak- kentsel dönüşüm de aynı görevi yaptığı için önemsemeliyiz diyorum.

Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)