| Konu: | HDP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 10 |
| Tarih: | 27.10.2020 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA AYLİN CESUR (Isparta) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Geçen konuşmamda "Türkiye'yi yokluğa yol alır hâle getirdiniz." demiştim. Şimdi yokluklara bir yenisi daha eklendi, grip aşısı. Bu yokluk, zaten krizde olan halk sağlığını ciddi şekilde zarara uğratacak ve sağlık kurumlarımız üzerindeki yükleri de maalesef artıracak cinsten bir yokluk. Bütüncül ve önleyici bir salgın yönetimi olmadığı için, iyi yönetemediğimiz corona sürecinden sonra önümüzdeki aylarda -üzülerek söylüyorum- bir enflüanza salgını da eklenecek değerli arkadaşlar.
Dünya Sağlık Örgütü altı aydan beri herkesin aşılanmasını öneriyor, tüm diyabet ve kalple ilgili kılavuzlar "Aşı şart." diyor; risk grubunda da en az 15 milyon insan var ama elimizde 1,2 milyon aşı var. Şimdi, biz sizi defalarca uyardık, sivil toplum örgütleri uyardı; siz yine bildiğinizi okudunuz. Eylül ve ekim boyunca eczanelerde toplanan grip aşısı listeleri silindi ve grip aşısı bugün itibarıyla karneye bağlandı. Vatandaşlarımızın hakkı hukuku yenmişti. Devlet desteğini, iyi yaşam koşullarını kaybeden vatandaşlarımız, şimdi koruyucu sağlık önlemlerinden faydalanma hakkından da oldular, bunu üzülerek söylüyorum.
Bir skor var -az önce de bahsedildi- karne de aşı için getirdiğiniz bir skor bu "Charlson Risk Skoru." Sorun sokaktaki vatandaşa, anlatsın. Ben size skordan bahsedecek değilim çünkü Sayın Sağlık Bakanı bir gün çıktı dedi ki: "Kendi önleminizi alın." Vatandaş da kendi önlemini almak için her şeyi okuyor, araştırıyor. Herkes skordan bahsediyor ve çare bulmaya çalışıyor; devlet arıyor, yönetim arıyor vatandaş ve maalesef yok. Doktor bilgisayara yönlendiriyor, bilgisayarda sisteme bakıyor vatandaş, oradan eczaneye, eczacı doktora; bir fasitin içerisinde, olan maalesef vatandaşa oluyor. Bilimsel altyapıdan uzak ve keyfî kriterlere dayanan bu ucube skorlama nereden çıktı ben bilmiyorum ama bildiğim bir şey var: Bu iş böyle yapılmaz.
Yaşlılarımız, diyabet hastaları, kronik kalp, akciğer hastaları, bağışıklık sistemini etkileyen ilaç kullanan hastalar, yüksek risk grubunda olan birçok hasta bu skorlamaya göre bugün aşıdan mahrum maalesef. Trajikomik bir durumumuz var -çok üzülüyorum, trajik desek daha doğru- grip aşımızı biz daha tedarik edememişiz, çıkıp coronavirüs aşısı için hayalî tarihler falan veriyorsunuz yani çok üzülüyorum, gerçekten üzülüyorum. Niye böyle olduk? Birbirimize hiç bakmayalım değerli arkadaşlar.
Şimdi Sağlık Bakanlığının internet sitesinde öve öve bitiremediğiniz geçmişteki aşı başarılarımızın kaynağı olan aşı ve araştırma enstitülerimizi bir bir kapattınız. 2004'te Aşı Üretim Enstitümüzü kapatarak Türkiye'nin aşı üretme kapasitesine ket vurdunuz. Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsünü çağın gereklerine uygun bir şekilde modernleştirmek için bütçe ayırmadınız "Dışarıdan aşı almak daha ucuz, bizim üretmemize ne gerek var?" demiştiniz. Ve tarihimiz boyunca devlet eliyle geliştirilmişken aşı, AK PARTİ iktidarları döneminde yatırım alamayan enstitü doğal olarak geride kalınca "Bu enstitü artık işe yaramaz, çok masraflı." deyip 2011'de kapattınız.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun toparlayın.
AYLİN CESUR (Devamla) - Teşekkür ederim.
Bu sırada bütün kurumsal hafızayı, yüz yıllık bilgi birikimini ve tecrübeyi yok etmiş oluyorsunuz değerli arkadaşlar.
Bakın sağlık, siyasete sokulamayacak kadar önemli bir konu. İnanın burada siyaset yapmıyoruz, size doğruları söylüyoruz, burada söylediklerimizi lütfen dikkate alın. Sağlığın ticareti olmuyor, ithalatla falan olmuyor değerli arkadaşlar, ekonomik durumumuz da ortada. Aşı üretilemiyor, kur almış başını gidiyor, vatandaş aşısız. Bu, soğan, patates kuyruklarına benzemiyor; tarımda da aynı şeyi yaptınız ama sağlık konusunda gereğini yapın diyorum ve bir araştırma komisyonu kurulsun lütfen. Bunun için burada hepinizi beraber olmaya davet ediyorum.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'mız var, yüce milletimizin Cumhuriyet Bayramı'nı çok içten dileklerimle kutluyorum. Türk milleti cumhuriyete sahip çıkacaktır; ilelebet cumhuriyet, büyük Türk milletiyle yaşayacaktır.
Yarın Mevlit Kandili, Mevlit Kandili'niz de mübarek olsun. İnşallah Yüce Allah, milletimize, önümüzdeki günlerde hakkın, hukukun dağıtıldığı ve bolluk, bereket olan günler nasip etsin.
Hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)