GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İstanbul Milletvekili Hakkı Saruhan Oluç'un (3/1323) esas numaralı Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi üzerinde HDP Grubu adına yaptığı konuşmasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:4
Birleşim:2
Tarih:06.10.2020

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sayın hatip öyle bir tablo çizdi ki sütten çıkmış ak kaşık gibi, hiç bu olaylarla alakaları yok; onlar gayet meşru, hukuk içerisinde kalmak kaydıyla Türkiye'nin geleceği ve bekası için hareket etmişler. Elhak, bunu dinleyen bunu anlıyor. Devlet suçlu, o olayları bastırmaya çalışan kamu görevlileri suçlu, şehit olan polisler suçlu ama bir tek suçsuz var, bu olayları körükleyen, bu olayları organize eden HDP suçsuz.

Sayın Başkan, şunu ifade etmemiz lazım: IŞİD veya DAEŞ laboratuvarda üretilmiş bir terör örgütü. Neydi bunun amacı? Bunun amacı, oradaki insanları korkutmak, Suriye'nin bir bölgesini, oraları boşaltmak ve buraları PKK'ya bırakmaktı. Bu amaçla kuruldu bu.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Ya, IŞİD'i mi savunuyorsunuz?

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Dinlersen öğreneceksin ne savunduğumu.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Bu ne demek? IŞİD'i mi savunuyorsunuz?

MEHMET MUŞ (İstanbul) - IŞİD'in Allah belasını versin, PKK'nın da, onu destekleyenlerin de. Tamam, anladınız mı?

HÜDA KAYA (İstanbul) - Bu, IŞİD'çilik; siz resmen bunu yapıyorsunuz

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, Sayın Muş.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sayın Başkan, çok rahatsız oluyor "PKK" deyince.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Resmen IŞİD'i meşrulaştırmaktır sizin yaptığınız.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Bu terör örgütü, buralardaki insanların, bu bölgede yaşayanların korkuyla, zalimlikle kaçmasına sebep oldu. Sonra...

HÜDA KAYA (İstanbul) - Siz böyle konuşarak IŞİD'i meşrulaştırıyorsunuz.

BAŞKAN - Sayın Kaya, rica ediyorum, lütfen Hüda Hanım.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Allah belasını versin IŞİD'i destekleyenlerin de, IŞİD'in de. Rahatladınız mı?

HÜDA KAYA (İstanbul) - Ya gördük gördük, desteğinizi, yaptıklarınızı gördük!

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Bin belasını versin, PKK'nın da versin. Bir rahat olun ya!

BAŞKAN - Sayın Muş, siz Genel Kurula hitap edin, Hüda Hanım'ı bırakın.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Gördük IŞİD'e neler yaptığınızı hepimiz!

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sayın Başkan, ne kadar rahatsız oluyor bu hanımefendi!

HÜDA KAYA (İstanbul) - Biliyoruz, IŞİD'e neler yaptığınızı hepimiz biliyoruz.

BAŞKAN - Sayın Kaya, lütfen.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sayın Başkan, burada yapılan hadise şu: Bu terör örgütü bu korkuyla beraber Suriye'nin kuzeyi boşaltılıyor ve orada yaşayan Türkmenler, Araplar, Kürtler, bu insanlar kaçıyorlar, yerlerini yurtlarını terk ederek geliyorlar.

IŞİD'e karşı da, DAEŞ'e karşı da en büyük darbeyi vuran, Türkiye Cumhuriyeti devletidir, en büyük kaybı biz vurdurduk ve o bölgeden de çıkmasını sağlayan aslında Türkiye Cumhuriyeti devletidir. Bunun da kayıtlara geçmesini isterim.

Sonra ne oldu?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sonra, PKK'nın uzantısı YPG -ki aynı yapılar bunlar, orada YPG, öbür tarafta PJAK, bu tarafta PKK- bu yapı ortaya çıkıyor.

MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Ya siz bir yıl sonra ağırladınız, bir yıl sonra!

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Bir bakıyorsunuz ki bu zalim, bu katil terör örgütü DAEŞ'i yeniyor, onun boşalttığı yerlere bu yerleşiyor, Yerleşiyor, yerleşiyor, ta Rakka'ya kadar, Fırat'ın doğusundaki bölgeye olduğu gibi PKK yerleşiyor. Bu da bir terör örgütü. DAEŞ, Kobani'ye saldırdığı zaman, oradaki insanları katletmeye çalıştığı zaman o insanlara bağrını, yüreğini açan kim? Türkiye Cumhuriyeti devleti, biz açtık, biz açtık.

Sonra, şimdi, bunlar terör örgütlerinden çok rahatsızlar ya, Münbiç'te yüzde 95 Araplar yaşıyor, PKK orayı zaptetti, oradan çıkmıyor; peki, aynı hassasiyeti gösteriyor musunuz? Göstermiyorsunuz. Peki, Türkiye'nin o hat boyunca, Fırat'ın doğusundan ta bizim sınırımızın bittiği Şırnak'a kadar olan hat boyunca Türkmenler, Araplar, Kürtler yaşıyordu, o insanları yerlerinden etti, orada şu an PKK var; peki, niye ondan rahatsızlık duymuyorsunuz?

HÜDA KAYA (İstanbul) - Ya, siz halktan şikâyet ediyorsunuz. Oranın halkı onlar, halkı!

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Son cümlelerinizi, son sözlerinizi alayım lütfen.

Buyurun.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Niye onlardan rahatsızlık duymuyorsunuz? PKK orada olsun, PKK oraya yerleşsin.

HÜDA KAYA (İstanbul) - Onlar oranın halkı, dışarıdan kimse gelmiyor!

MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Ya kim gelsin oraya? Oranın halkı dışında kim gelsin?

HÜDA KAYA (İstanbul) - Hiç dışarıdan kimse gelmiyor!

BAŞKAN - Sayın Toğrul, Sayın Kaya; lütfen, rica ediyorum.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Çünkü orada milyonlarca Arap yaşıyordu...

BAŞKAN - Sayın Kaya, Sayın Toğrul lütfen rica ediyorum.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Milyonlarca Türkmen yaşıyordu ama hepsini yerinden yurdundan ettiler. Oraya PKK yerleşince... (HDP sıralarından gürültüler)

BAŞKAN - Bakın Sayın Saruhan Oluç, yirmi dakikadan fazla konuştu kimse itiraz etmedi. Yapmayın.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Bu PKK'nın ideolojisini savunan onlarla ortak eş güdüm hareket eden HDP sesini çıkartmıyor.

MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Burada laf kalabalığıyla kapatmaya çalışıyor.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Orada yeter ki PKK olsun, oraya onlar yerleşsin. Peki, neden aynı hassasiyetiniz yok? Oradaki yerli halka yaptıkları katliamlar, oradaki çocuklara karşı yaptıkları katliamlar, orada katlettikleri insanlar Birleşmiş Milletlerin raporlarına girdi. Kim bu örgüt? PKK terör örgütü, YPG terör örgütü, ortak yapmışlar bunları. Bunlara dair en küçük bir pişmanlık, en küçük bir tepki kürsüden koymazlar ama şunu bilesiniz: Bunun amacı Suriye'de bunu gerçekleştirmek, Irak'ta bunu gerçekleştirmek...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Muş, teşekkür ederim.

Açalım, son sözlerinizi alayım.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Türkiye'de gerçekleştirmek. Bunun sözcülüğünü yapan, HDP grubudur. Bunlar Türkiye'nin, bakın Türkiye'nin...

Bu konuşmayı her zaman yapmam Sayın Başkan. Lütfen müsaade edin. Bu, bakın PKK'nın...

BAŞKAN - Sayın Muş, her zaman yaparsınız, sıkıntı yok.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - PKK'nın bu amacının siyasal propagandasını ve iletişimini yapmak HDP'ye düşüyor, onlar bu amaçla hareket ediyorlar.

MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Siz kimin propagandasını yapıyorsunuz? IŞİD'in mi propagandasını yapıyorsunuz?

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sürekli sürekli bu ülkede 83 milyon vatandaşın arasına nifak sokmak, insanları birbirinden koparmak, insanların komşuluk ilişkilerini, akrabalık ilişkilerini baltalamak için hangi usul ve yöntem gerekiyorsa onu yapıyorlar.

MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Sizin de yaptığınız tek şey Kürt düşmanlığı.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Söylemde bunu yapıyorlar, olayda bunu yapıyorlar, acıda bunu yapıyorlar, sevinçte bunu yapıyorlar, yasada bunu yapıyorlar. Her şeyde bunu yapıyorlar. (HDP sıralarından gürültüler)

BAŞKAN - Tamamdır, teşekkür ederim.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Ama şunu bilesiniz, şunu bilesiniz: Buna müsaade etmedik, sizlere de müsaade etmeyeceğiz. Haa şunu da unutmayın elbet, nasıl DEAŞ'ı dağıttıysak Suriye'nin kuzeyinden PKK'yı da dağıtacağız, rahat olun.(AK PARTİ sıralarından alkışlar)