GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:118
Tarih:28.07.2020

FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İYİ PARTİ Grubu adına hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Görüşülmekte olan kanun teklifiyle ilgili düşüncelerimi ben de paylaşmak istiyorum.

Sosyal medya, insanların özgürlük alanı, nefes aldığı atmosferlerdir; bu alanda yapılacak her kısıtlama vatandaşın nefes alamamasına, özgürlüklerinin kısıtlanmasına sebep olacaktır. Onun için, kısıtlamalar yapılmadan, insanların kişilik haklarına, onur ve şahsiyetlerine yapılacak her türlü saldırılar objektif, tarafsız, bağımsız yargı tarafından engellenmeli, bu eylemi gerçekleştirenlere de hukuki cezalar verilmelidir. Özellikle 15-30 yaş arası vatandaşlar her türlü ihtiyaçlarını bu alanda gidermektedir, yani onların yaşam alanıdır bu alan. Yapılacak kısıtlamalar vatandaşın temel hak ve özgürlükleri olan yaşama hakkına da müdahale anlamına gelecektir.

İYİ PARTİ olarak, insanların onuruna, haysiyetine, kişiliğine, ailesine sosyal medya yoluyla yapılan saldırılara verilebilecek en üst düzeyde cezanın verilmesinden yanayız; itibarsızlaştırmaya, itibar suikastlarına karşıyız. Hiç kimsenin onuruna, şahsiyetine, kişiliğine hiçbir kimse el uzatamaz, onu karalayamaz. Bir insanın özgürlüğü bir başka insanın özgürlüğünün sınırına kadardır; özgürlükler sınırsız değildir düşüncesindeyiz fakat görüşmekte olduğumuz kanun teklifinde de bu konuyla ilgili bir düzenleme net bir şekilde bulunmamakta. Uygunsuz paylaşımlara erişimin engellenmesi, kaldırılması veya ortadan kaldırılması şeklindeki düzenlemeler neye göre yapılacak, nasıl yapılacak?

Bugün Türkiye'de yargıya güven maalesef yüzde 20'lerin altında; millet yargıya güvenmiyor, adalete güvenmiyor. Adalete güven olmayan bir ülkede insanların huzurlu yaşaması, geleceğe güvenle bakması mümkün değildir. Dolayısıyla, düzenlenen bu kanunun adalete güven olmayan bir ülkede neler doğuracağı belirsizdir.

Bir araştırmaya göre, gençlerimizin yüzde 60'a yakını fikirlerini açıklarlarsa başlarına bir şeyler geleceği endişesiyle yaşıyorlar. Bu yüzden, gençlerimizin birçoğu sosyal medya üzerinden sahte hesap oluşturarak kendi duygu ve düşüncelerini ifade etme yolunu seçiyorlar. Gerçekten ülkemizde gençlerin arzu ettiği, hayal ettiği bir özgürlük atmosferi, bir hürriyet atmosferi olsa hiç kimse kimliğini saklamaz, gerçek kimliğiyle, kişiliğiyle duygu ve düşüncelerini ortaya koyabilir ama gerçek duygu ve düşüncelerini ortaya koyduğunda başına gelebileceklerden dolayı kaygı taşıyor, endişe taşıyor; bu yüzden kimliğini saklama yolunu seçiyor.

Değerli milletvekilleri, hangi yolla olursa olsun, hangi kişi olursa olsun, siyasi görüşü, dünya görüşü, felsefesi, inancı, meşrebi, mezhebi hiç önemli değil; hiç kimsenin kişilik haklarına dokunulmamalı. Bununla ilgili olarak yapılacak her düzenlemede biz İYİ PARTİ olarak varız, bu düzenlemenin uygulayıcıları da her türlü baskıdan uzak, gerçek, objektif kararlar vererek, mağdur olanların siyasi kimliği, dünya görüşü, inancı neyse, nitelik ve nicelikleri dikkate alınmadan uygulama yapılmalıdır.

Değerli milletvekilleri, sözün özü şu: Elbette bu yasada güzel şeyler var, kabul ediyoruz ancak endişeliyiz çünkü hani derler ya: "Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz." On sekiz yıllık icraatınıza bakınca buraya getirdiğiniz ve dayatma şeklinde getirdiğiniz her düzenleme bizi hatta Türk milletinin büyük bölümünü endişeye gark ediyor. Eğer bu düzenlemeleri beraber yapabilseydik daha mükemmel sonuçlar alabilirdik. Onun için, her düzenlemenizden endişe ettiğimiz için, geçmişinizin eksiklikleri olduğu için, daha kibarca söylersek size güvenmediğimiz için, maalesef bu yasaya, bu düzenlemeye olumlu bakamıyoruz.

Hayırlı akşamlar diliyorum efendim. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)