| Konu: | 2013 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2011 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 45 |
| Tarih: | 19.12.2012 |
MHP GRUBU ADINA EMİN HALUK AYHAN (Denizli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; 2011 yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı hakkında Milliyetçi Hareket Partisi Grubunun görüşlerini arz etmek üzere söz aldım. Yüce heyeti saygıyla selamlıyorum.
Gerçekten, raporu olmayan bir kesin hesabı tartışmak kadar zor bir hadise yok, bilmediğiniz bir şeyi tartışıyorsunuz. Bundan Hükûmetin de rahatsız olması lazımdı; gördüğüm kadarıyla, Hükûmet bundan rahatsız değil.
Bir diğer husus: Siz Sayın Başkanım, biraz önceki ifadelerinizde "Görevimi mümkün olduğu kadar yapıyorum." dediniz. Tebrik ediyorum ancak AKP'nin bu tutumu sizi, bu işi, böyle söylemeye zorluyor; bundan da üzüntü duyduğumu ifade etmek istiyorum.
2011 yılı merkezî yönetim konsolide bütçe geliri toplamı 296 milyar, bütçedeki rakam ise 279 milyar, gider fazlası 17,8 milyar. Bunları yazarken yeni TL işaretini unutmuş AKP, burada da yazılmamış.
Sayın Bakanım, şimdi, siz her yerde konuşuyorsunuz. Kamu mali disiplininin fevkalade iyi gittiğini, Türkiye'nin bu konuda başarılı olduğunu, burada defalarca da izah ettiniz. Daha önce de konuştuk, meydanda 2012 yılı bütçesi var. 2012 yılı bütçesinde ortaya koyduğunuz 22 milyar düzeyindeki açık, şu anda 33,5 milyar. Dün de söyledim, bunun üzerine ne koyuyorsunuz? 10 milyar zam; 43,5. Büyüme neredeydi? Daha önce söyledik; 8,5'dan 2,5'a geldi. Bunun neresinde iler tutar taraf var Allah'ınızı severseniz, hiç savunulur bir tarafı falan da yok.
Bakın, şimdi iyi yaptığınız bir şey var, hakkınızı yemem. 2002'de geldiğinizde, kamu harcanabilir gelirinin yurtiçi hasılaya oranı yüzde 5,1'di. Siz bunu yüzde 14'e çıkardınız. Özel kesimin kaynaklarını ne yaptınız? Elinizde topladınız; iyi harcadınız, kötü harcadınız? Yatırımlarda da artan bir şey yok da millî gelire oran açısından baktığınızda, bunu da öyle dengeli falan kullandığınız yok.
Diğer taraftan, kamu tasarrufu da aynı dönemde, yurt içi hasıla negatif, eksi 4,8'miş; 2,4'e yükseltmişsiniz. Ama bu arada ne olmuş Sayın Bakan? Özel harcanabilir gelirin yurt içi hasılaya oranı yüzde 96'dan 85'e düşmüş, özel tüketim yüzde 70'den 75'e çıkmış ama özel tasarrufların yurt içi hasıla içindeki payı -burası çok önemli- yüzde 24'ten 12'e düşmüş. Kamu tasarruflarını artırdınız ne oldu? Biraz önce söyledim, yatırımlarda bir gelişme yok millî gelire oran olarak baktığınızda. Kamu harcanabilir gelirinin bileşenlerine bakıyorsunuz, vergilerin yurt içi hasılaya oranını artırmışsınız ama dolaysız vergilerinki ne olmuş? Düşmüş. Dolaylı vergilerin millî gelire oranı 2002'de yüzde 11,1 iken 13,3'e çıkmış. Ne yapmışsınız? Garip gurebadan daha çok vergi almışsınız.
Merkezî yönetim bütçesi giderinin yurt içi hasılaya oranı azalmış, faiz giderleri de artmış.
Sosyal güvenliğin hâli perişan. Vergi yükü 2002'de 15,5 iken 2012'de 19,5'e yükselmiş, vergi iadesi hariç; dâhil ederseniz yüzde 17'den 21,4'e çıkıyor.
Dolaylı vergilerin toplam vergilere oranına baktığınız zaman 2012'de yüzde 65'miş; 68,5'e çıkarmışsınız. Dolaysız vergilerin oranı da 35'ten 31,5'e düşmüş. Toplam vergi gelirini 2013'te yüzde 14 artırıyorsunuz. Siz dediniz ki: "BOTAŞ'ınkileri ödeyecek, o zaman biz de yaparız." Makul bir artış diye koymuşsunuz, konuşmanızda var.
Banka, sigorta muameleleri vergisi yüzde 15 artıyor, özel tüketim yüzde 17 artıyor, ithalde alınan KDV yüzde 14 artıyor. Şimdi bunun birbiriyle iler tutar tarafı yok.
Vergi yükü 2002'de yüzde 17'ymiş, 2012'de yüzde 21-22'ye çıkmış. Vergi esnekliği 1,1'den 1,63'e çıkıyor. 2006'da 0,9; 2008'de 0,6. Yanınızdaki bürokratlar hemen Google'dan bir soruştursunlar bakalım. Vergi esnekliği?" önümüzdeki yıl 1'den 1,6'ya çıkan dünyada başka bir ülke var mı? Bir sorun Allah'ınızı severseniz de bir görelim.
Şimdi, nereden bakarsanız bakın, vergi esnekliğinde bir şey görüyorum; özellikle veraset ve intikal vergisine baktım. Arkadaşlar dediler ki: "Ya, bu veraset ve intikal vergisinde öyle bir şey olmuş ki vergi esnekliği ne olmuş? Fevkalade düşmüş, 2002'de eksi 1,5." Sordular bana "Nedir?" Dedim ya kabirden çıkanlara vergi iadesi vermiyor herhâlde bu Hükûmet ya da ölenler garip gureba, onlardan bir şey alamıyorsunuz veraset ve intikal vergisinde. Bunun bir başka izahı yok. Buraya mantıklı bir şeyler koymamız lazım.
Şimdi, bunun dışında olaylara baktığımız zaman bu vergi esnekliğinde gerçekten böyle bir olay devam ediyor.
Bir de şu altın hesabı var ihracatçıların. Adamları niye kapı kapı dolaştırıyorsunuz; oraya buraya, muhalefete gidin diyorsunuz? İki satırlık kanun ya. Ben sizin arkadaşlarla da görüştüm. Niye muhalefete böyle bir şey yapıyorsunuz yüzde 1,5-2 puan oy kaybettik diye? Yani ayıp değil mi; 4+4+4'te muhalefete mi gidin diyorsunuz, filanca kanun tasarısında muhalefete mi gidin diyorsunuz? Adamlar kapı kapı parti dolaşıyorlar, muhalefet partilerini dolaşıyorlar. Niye? Bu kanunu doğrudan AKP çıkarırsa 2 puan oy kaybedecekmiş. Yazık değil mi? Siz geliyorsunuz "Hadi çıkaralım.", ekonomiden sorumlu bakan geliyor "Hadi çıkaralım." Bize niye soruyorsunuz, getirin, görüşümüz neyse söyleriz biz. Ama ayıptır, bunun böyle? Muhalefete niye başka hususlarda gelmiyorsunuz, söylemiyorsunuz?
Bir diğer husus: Geçen yıl burada bütçe konuşmalarında Sayın Arınç bütçeden başka her şeyi konuştu. Herhâlde orada verdiği sözlerin neticesinde, bu sene de empatiyle dağa çıkmaktan bahsetti. Şayet bu sene de konuşursanız empatiyle önümüzdeki sene sanırım Kandil'e falan çıkar.
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Spil Dağı'na çıkaracağız biz onu.
EMİN HALUK AYHAN (Devamla) - Yani, şimdi konuşurken bir şeyi mantığı içinde değerlendirmek lazım ama geçen sene bu konuşmanın arkasından ne gelecek diye çok merak etmiştim ama gelen geldi yani. Siz bunu ne kadar, nasıl değerlendiriyorsunuz; onu da merak ediyorum.
Bir de bu vergi gelirleri artıyor falan ama hiç hesabınızda kitabınızda olmayan 250 maddelik ne geliyor? Torba kanun geliyor.
Sayın Bakanım, siz batıda bu kadar çalıştınız, gelirim şu kadardı diye açıklama yapıyorsunuz. Bu batıdakilere 250 maddelik torba kanunu nasıl izah ediyorsunuz, bir de bize izah edin Allah'ınızı severseniz. Bize izah edemiyorsunuz da onlara nasıl izah ediyorsunuz, size nasıl güven duyuyorlar Hükûmet olarak, onu merak ediyorum. Böyle baktığınız zaman gerçekten? Bunları niçin size söylüyorum, başka bakanlara söylemiyorum? Mantığı içinde süzgeçten geçirip cevap vermeye çalışıyorsunuz ama bunları lütfen kabinede de söyleyin.
Ben, burada geçen dönemde 3-4 madde tasarruflarla ilgili görüştüm, tasarrufları anlattım bu bütçenin maddelerinde, ülkenin sıkıntıya girdiğini... Siz istihzayla hafif gülümsediniz, bir de alkışladınız ama geldiğiniz nokta nedir? Tasarruflarla ilgili çalışmayı başlattınız ama atı alan Üsküdar'ı geçti. Tasarruflar millî gelirde öyle "rap" deyince fırlayacak, 24.00'ten 12.00'ye, 12.00'den 24.00'e, akşamdan sabaha, bu yıldan öbür yıla çıkacak bir olay değil. Dolayısıyla, gerçekten sıkıntılı bir duruma soktunuz.
Bu altın işini de söyledik.
Torba yasası da nereden bakarsanız zaten problemli, yenileri de gelmeye devam ediyor.
Benim sürem bittiği için teşekkür ediyorum.
Ama, Sayın Başkanım, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanının da bu raporlar konusunda, Sayıştay raporları konusunda daha aktif? Ve onları buraya getirme konusunda ne yapması lazımdı? Dikkate alması lazımdı, çaba sarf etmesi lazımdı. Onun ötesinde de burada kanuna önergeyle geçerken onun yetişip yetişmeyeceği konusunda gerekçesinde bir şey var mıydı, yok muydu, komisyonların takip etmesi lazımdı. Olmayacak bir şeyi komisyon orada "Evet." diyerek Hükûmetin zoruyla geçirirse bugün bu hâle düşer.
Teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Ben teşekkür ederim Sayın Ayhan.