GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2013 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2011 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:44
Tarih:18.12.2012

MEHMET ERDOĞAN (Gaziantep) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2013 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın 11'inci maddesi üzerinde söz almış bulunmaktayım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, bulunduğumuz coğrafi yapı ve jeopolitik konum, millî güvenlik politikamız çerçevesinde savunma gücümüzün çağın ihtiyaçlarına göre yapılandırılmasının çok önemli olduğunu ortaya koymaktadır. Hepimizin bildiği gibi, bölgemiz? Özellikle yüz yıldır, son yüz yıldır, coğrafyada haritaların defalarca değiştiği ve müdahalelerin olduğu bir ortamda yaşıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti devleti, son yüz yıldır üzerine çok ciddi hesaplar yapılan bir ülke konumuna geldi ve bir önceki Osmanlı coğrafyası üzerinde 100'e yakın devletçikler oluşturuldu. Nedense Avrupa Birliği kurulurken, bütün bölgesel birlikler kurulurken bizim bölgemizde hep ayrıştırma, çalışmaları, hep bölme çalışmaları, kardeşi kardeşe düşürme çalışmaları söz konusu ve bu coğrafyayı iyi incelediğimizde en son komünizmin dağılmasında ortaya çıkan cumhuriyetlere baktığımızda yine Müslüman kökenli olan ülkeler üzerine hesaplar yapıldığını ya da Türk kökenli olan ülkeler üzerine hesaplar yapıldığını görürsünüz. Azerbaycan meselesi gündeme geldiğinde Azerbaycan, daha komünizm dağılmadan Ermenilerin Karabağ'daki işgaliyle karşı karşıyaydı. Peki, Azerbaycan'ı sadece Ermeniler mi işgal etti? Hayır, arkasındaki Rusya'nın 12'nci tümeni.

Yine, Orta Doğu coğrafyasına baktığımızda, Balkanlara baktığımızda aynı olayları görürüz. İşte, Bosna Hersek. Bosna'da bugün 3 tane ülkenin federal yapısı var. Adı Bosna Hersek ama tam bağımsız olarak görmek mümkün değil. Birleşmiş Milletler diyoruz. Birleşmiş Milletlerin gözlemi altında olan Boşnak mülteci kampındaki, Srebrenitsa'daki Müslüman Boşnak kardeşlerimiz, on binlercesi Hollandalı askerlerin gözü önünde katledildi ama Türkiye'den başka kimsenin sesi çıkmadı. Yine, 1976'da Orta Doğu'ya baktığımızda Filistin mülteci kampları -biliyorsunuz Birleşmiş Milletlerin gözlemi altındaydı- Tel al-Zaatar'da binlerce mülteci katledildi. 1982'de Sabra ve Şatilla'da yine Ariel Şaron'un komutasındaki İsrailli askerler oradaki insanları katletmekle, kamptakileri katletmekle yetinmedi, onların orada barındırdıkları hayvanlarına kadar acımasızca katlettiler. Orta Doğu'da planlar üzerine planlar yapılıyor. Irak, Amerika tarafından 2 defa işgal edildi. Yine, biraz ilerimizde Afganistan, Önce Rusların işgali altına girdi, arkasından Amerika'nın. Tamamen petrole dayalı olarak bir hegemon güç yüz yıldır bu topraklarda bir hüküm sürme çabası içerisinde. Yine, Türkiye üzerinde bölme faaliyetleri.

Şimdi, bunlara karşı ne yapmak gerekir? Bunlarla kalkıp bire bir her ülkeyle savaşa mı girmek gerekir? Hayır. Ne yapmak lazım? O zaman güçlü bir sanayiye ihtiyacımız var, güçlü bir savunma sanayisine ihtiyacımız var. İşte, bu güçlü savunma sanayimizin, yerli sanayinin mutlaka kurulması gerekir. Millî harp sanayisinin olmadığı bir harp sanayisinin başarılı olması da mümkün değildir çünkü her zaman dışa bağımlısınız, savaşın tam ortasında silahsız kalırsınız. İşte, biz savaşa girilsin demiyoruz ama güçlü, millî harp sanayisinin de geliştirilerek gitmesi lazım. Bunlara örneklemeler, zaten hepinizin bildiği gibi, işte ALTAY millî tank projesi, MİLGEM gemi projesi, ANKA Türk insansız hava aracı, yine ATAK helikopter projesi, Özgün Helikopter Geliştirme Projesi ve bugün saat 18.12'de fırlatılacak GÖKTÜRK-2 Uydusu projesi.

Değerli arkadaşlar, caydırmak için güçlü olmak zorundasınız; ekonominiz güçlü olacak, savunma sanayiniz güçlü olacak. Biz attığımız her adımı bunun için atıyoruz.

İDRİS BALUKEN (Bingöl) - Patriotlar ne o zaman?

MEHMET ERDOĞAN (Devamla) - Evet, Patriotlardan da kimler rahatsız oluyor, ona ben hayret ediyorum. Demek ki birileri Türkiye'nin bir saldırıya maruz kaldığında savunmasız kalmasını istiyorlar. Buna da tabii izin verilmez. Türkiye, bağımsız bir devlettir, bağımsızlığını da sonuna kadar koruyacaktır çünkü bu bölgenin, Balkanların, Asya'nın, özellikle Orta Asya'nın, Orta Doğu'nun ve bulunduğumuz coğrafyanın lideri olmak durumundayız.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.