GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 7 kişinin vefat ettiği Sakarya ili Hendek ilçesindeki havai fişek fabrikasında meydana gelen patlamanın ardından Adapazarı ilçesi Taşkısığı Mahallesi'nde meydana gelen patlamada 3 askerin şehit olduğu olaya yönelik bilgi aktarmak istediğine ve hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet dilediğine, Manisa Milletvekili Özgür Özel'in yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine, 9 Temmuz Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin 2'nci yıl dönümü vesilesiyle bu sistemin AK PARTİ ile MHP'nin fikrî ittifakı ve milletin oylarıyla hayata geçmiş bir sistem olduğuna ve ömrünün uzun olmasını dilediğine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:3
Birleşim:110
Tarih:09.07.2020

ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Sayın Başkanım, çok değerli milletvekili arkadaşlarım; ben de sizleri saygıyla selamlıyorum.

Sayın Başkanım, ben de çok doğal olarak aynı oranda bir cevap hakkı rica ediyorum.

Sayın Başkanım, öncelikle, elbette, bütün Türkiye'nin kalbi Sakarya'da. Ben Sakarya'nın bütün milletvekili kardeşlerime, milletimizle beraber, Sakarya halkına başsağlığı diliyorum. Geçtiğimiz hafta 7 şehit kardeş... Onlar da benim için şehittir; çalışan insanlarımız, işçi şehitlerimiz. Bugün 3 de askerimiz şehit oldu. Biraz evvel İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu'yla konuştum, kendisi bölgeye ulaştı. 12 yaralımız var, 1'i ağır, aracı kullanan kardeşimiz, sivil bir yaralımız var, durumu ağır; ona da Allah'tan acil şifalar diliyoruz, hayatını kaybedenlere rahmet diliyoruz.

Şimdi, konuyla alakalı olarak birkaç bilgi aktarmak istiyorum, kendilerinden aldığım bilgiyi. Neden İçişleri Bakanlığımız bu taşımayı yapıyordu? Olaydan sonra, geçtiğimiz hafta oluşan tablodan sonra başsavcılık, teknik bir heyet ve aynı zamanda valilikle yapılan toplantılar neticesinde, burada bulunan mühimmat niteliğinde, patlamaya hazır -çünkü söndürme esnasında başka etkileşime girdiği için- bu patlayıcıların İçişleri Bakanlığı personeli tarafından, etkin anlamda, bu konuda eğitim almış, patlayıcı imha eğitimi almış timler tarafından imha edilmesi zarureti var, onların imha etmesi gerekiyor, çünkü bunların normal taşınması da mümkün değil, imhası da mümkün değil. O sebeple İçişleri Bakanlığımız 15 ton patlayıcıyı geçtiğimiz hafta taşımaya başlıyor ve çok yağmur yağdığı için, sel olduğu için geçtiğimiz hafta taşınması tamamlanamayan 1,5 ton ise bugün itibarıyla taşınmaya başlanıyor. Bir araç ulaşıyor, iki tane de taşımak için yer belirleniyor; bunlar, eski taş ocağı, kullanılmayan taş ocakları. Orada köylülerimize haber veriliyor, patlamanın yapılacağı bildiriliyor ve ikinci kamyondan indirilirken içeride patlayıcıların fitillerinden bir kıvılcım oluşup -içlerinde kara barutlar var- bu barutların patlaması neticesinde de bu hadise meydana geliyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı.)

BAŞKAN - Buyurun Sayın Zengin.

ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Şimdi, şu anda, aynı zamanda mülkiye müfettişleri ve jandarmaya ait müfettişler ve Çalışma Bakanlığının müfettişleri de olay yerine intikal etmiş durumdalar; hem adli hem de idari soruşturma başladı. Bu manada, bu konuyla alakalı yapılacak her şeyi hep beraber yapmamız lazım. Bu bizim ortak meselemiz, Meclisimizin meselesi. Bu konuyu sonuna kadar takip edeceğiz. İşte, Çiğdem Hanım -kendisi de Sakarya Milletvekilimiz- aynen Engin Özkoç Bey gibi, Çiğdem Hanımefendi, diğer vekillerimiz gibi, Ali İhsan Bey, milletvekili arkadaşımız, o da ulaştı olay yerine. Bütün vekillerimizin içi yanıyor, ciğeri yanıyor yani insanlarımızın başına gelen bu olayla ilgili olarak yapılması gereken neyse, hep beraber, Meclise düşen sorumluluk da dâhil olmak üzere bunun hepsini yerine getireceğiz ve bu işin müsebbipleri, bu konuda ihmali olan her kimse de cezasını alacak; biz bunun takipçisi olacağız. Önce, bunu ifade etmek istiyorum.

BAŞKAN - İnşallah.

ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Sayın Şentop'la alakalı olarak Özgür Özel Beyefendi "Dün seçildi." dediler ama bir gün evveldi, Salı günü burada bizler bir seçim gerçekleştirdik. Bu seçim neticesinde de Sayın Mustafa Şentop 30'uncu Meclis Başkanımız oldu.

Şimdi, Sayın Şentop'la alakalı söylenen ifadeleri elbette biz reddediyoruz çünkü Sayın Şentop geçtiğimiz bir yıl içerisinde bizim açımızdan da MHP Grubu açısından da fevkalade başarılı bir Başkanlık yapmıştır. Ve sayın hatip konuşmasında şöyle bir şeyi ifade ettiler... Meclis Başkanlığıyla alakalı olarak, biliyorsunuz, siyasi parti grupları aday gösteremiyorlar ama bizler, milletvekilleri, aslında gruplarımızda yapılan müzakereler neticesinde bir isim üzerinde ittifak ediyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun Sayın Zengin.

ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Şimdi, Meclisimizin ittifak ettiği ve seçilerek Başkan olmuş bir Başkanımızı burada yapmış olduğu bir konuşmaya binaen hani böyle bir parmak sallama hâli içerisinde bir samimiyet testinden geçirmeyi bir defa Meclisimize yakıştıramıyorum açıkçası çünkü Sayın Başkanımız bugüne kadar yaptığı pek çok çalışmasında nasıl bir yaklaşım içerisinde olduğunu, meseleleri nasıl değerlendirdiğini artık ayrıca bir teste gerek kalmayacak şekilde ortaya koymuştur. Bundan sonra da aynı özenle, bütün milletvekillerimizin hassasiyetini, Meclisimizin onurunu birinci mesele yaparak görevini, çalışmalarını ifa etmeye devam edecektir.

Şimdi, buradan tabii şuna gelmek istiyorum: Bugün önemli bir şey oldu biliyorsunuz, gelmek isteyen baro başkanlarımız Meclisimize gelebilecekler ve Genel Kurulu yukarıdan takip edebilecekler. Konuşmalara baktığımda şunu görüyorum, yani içeriye gelmeyle alakalı en ufak bir engel olduğunda, aslında, bu engelden galiba... Engelin de aslında sebepleri belli yani ben hatırlıyorum, o gün ben de buradaydım, baro başkanlarımıza denildi ki: "3 baro başkanımız buyursunlar, gelsinler, Komisyonda kendilerini anlatsınlar, ifade etsinler." Daha evvel de zaten 40'a yakın baro başkanıyla görüşenlerden birisi de benim, Cahit Özkan Bey'le birlikte biz başkanlarımızı dinledik. Onların biz Komisyona gelmesinden de mutluluk duyarız fakat ortada bir problem var yani Covid'le alakalı bir sıkıntımız var, ufacık bir odada çalışıyoruz, her zamanki şartlar altında değiliz. "Diğer arkadaşlarımızı da misafir edelim, bahçede otursunlar." Ama "hayır" yani "Gelirim, ancak kendi kurallarımla gelirim." Şimdi, bugün diyoruz ki: "Buyurun, gelin; lütfen Genel Kurulu takip edin. Buyurunuz, geliniz." ama bu sefer de "Hayır, gelmeyin." Yani bilmiyorum, ben nasıl anlamak gerektiğini anlayamadım. "Buyurun, gelin." "Hayır, gelmeyiz." "Geliniz." Bu sefer de onları destekleyen milletvekilleri "Hayır, olmaz; gelmeyin."

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun Sayın Zengin.

ÖZLEM ZENGİN (Tokat) - Şimdi, eğer mesele hukuksa, mesele avukatların hakkını, hukukunu savunmaksa, mesele barolar üzerinden siyaset yapmak değil mesleki ahlakla alakalı, mesleğin geleceğiyle alakalı bir iş yapmaksa gelinmesi gereken her yere gelinir; ister 1 kişi gelir, ister 2 kişi, ister 3 kişi. söyleyecek kelimesi olan gelip istediği her yerde bunu söyler. Ben, konuyu böyle bağlayacağım çünkü Sayın Bülent Turan geldiğinde kendisi -o konuya dair doğrusu tartışmanın bizatihi şahidi olmadığım için kendisi adına ben bir konuşma hakkını mahfuz tutuyorum, kendisine aktaracağım- gerekli cevabı verecektir.

Son olarak da, MHP Grup Başkan Vekilimiz Erkan Akçay Bey çok güzel ifade ettiler, belki onu tamamlayıcı bir cümle ifade edebilirim. İki yılını tamamlayan Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine baktığımızda AK PARTİ ve MHP'nin fikrî ittifakıyla ve aynı zamanda milletimizin reyleriyle, oylarıyla hayata geçmiş bir sistemden bahsediyoruz. Bu sisteme dair ifadelerimizi kullanırken, özü itibarıyla millete hürmetle, millete saygıyla bu sisteme yaklaşmayı, bu konuya dair eleştirileri de böyle bir hürmet içerisinde yapmayı millete dair saygının gereği olarak addediyorum. Bu başarılar neticesinde de sistemimizin ömrünün uzun olmasını Rabb'imden diliyorum, Allah iyi işler yapmayı nasip etsin.

Teşekkür ederim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)