GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:104
Tarih:24.06.2020

ŞENOL SUNAT (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kanun teklifinin 5'inci maddesi üzerine İYİ PARTİ Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Yüce Meclisi saygıyla selamlarım.

Evet, bugün Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda değişiklik yapıyoruz ama birkaç gündür hukuk, her zaman olduğu gibi ayaklar altında. Barolarda, dolayısıyla Avukatlık Kanunu'nda yapılacak değişiklikler, sadece avukatları değil, tüm adalet sistemini ve toplumun tamamını etkileyecek düzeydedir sayın milletvekilleri. Görüyoruz ki sıra, yargı sisteminde ele bir türlü geçiremediğiniz barolara geldi.

Sayın milletvekilleri, her birey ve bireyleri temsil eden kurumlar, görüşlerini hukuk çerçevesinde dile getirebilmelidirler. Yargının üç erkinden biri olan savunma makamının seçilmiş temsilcileri, baro başkanları, Türkiye'nin başkentinde 200 metre yürümek istedikleri için soğukta, yağmur altında bekletildi, itilip kakıldı, tam yirmi yedi saat. Yeşil pasaport verdiniz ama Ankara'ya sokmadınız. Ankara ayazında, yağmur altında, başkent kapısının önünde bekletilen kişiler; hakkı yenen memurları, grev yapan işçileri, kumpas kurulan askerleri, parası hortumlanan esnafı, mağdur olan EYT'lileri, şiddete uğrayan kadınları, evlatları tecavüze uğrayan, katledilen aileleri savunan, hakkımızı, hukukumuzu korumak için çırpınan Türk yargısının saygın avukatlarıydılar.

23 Haziran sabah saat dörtte, Ankara girişinde bekletilen baro başkanları ve avukat arkadaşları ziyaret ettim. Getirilen battaniyelerin bu avukat arkadaşlara verilmemesine şahit olduk, bu acımasızlığı anlamak emin olun mümkün değil. Polis ile baro başkanlarını karşı karşıya getirenlere yazıklar olsun.

(Uğultular)

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri biraz sessiz, lütfen...

ŞENOL SUNAT (Devamla) - Ey İçişleri Bakanı, sizin derdiniz nedir, ne yapmak istiyorsunuz açıklamalısınız. 60 il baro başkanının meşru hak ve talepleri için yaptıkları zararsız bir yürüyüş eylemine bile tolerans gösterilmeyen bir sistemde artık özgürlüklerden bahsetmenin bir anlamı yoktur.

Soruyorum sizlere sayın milletvekilleri: Malımızı, canımızı, onurumuzu savunmak için vekâlet verdiğimiz kişilerin konuşamadığı ve dahi yürüyemediği bir ülkede milletin hakkını, hukukunu kimler koruyacak? Ey iktidar milletvekilleri, ilgisiz milletvekilleri, demokrasi mi istiyorsunuz yoksa iyice totaliter bir rejime evrilen bu düzene devam mı etmek istiyorsunuz?

Demokrasinin uygulanabilmesinin yolu güçler ayrılığının hakkıyla uygulanabilmesidir sayın milletvekilleri, kuvvetlerin birbirinden bağımsız hareket etmesidir. Karar vereceksiniz, milletvekilleri olarak karar vereceksiniz hukuk devleti mi olacaksınız yoksa aklına estiği gibi ve işine geldiği gibi kanunlarla oynayan, değiştiren, en üst norm olan Anayasa'ya aykırı işlem ve uygulama yapan kanun devleti mi?

Bu ülkede ifade özgürlüğü var mı sayın milletvekilleri, basın özgürlüğü var mı?

MUHAMMET EMİN AKBAŞOĞLU (Çankırı) - Var, var.

RECEP ÖZEL (Isparta) - Var, var.

ŞENOL SUNAT (Devamla) - Bir elin parmakları kadar kalmış gazeteciler kumpas ve iftiralarla cezaevinde sayın milletvekilleri. Vatandaşın doğru haber alma hakkını engelliyorsunuz, sizlere sesleniyorum. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

BAŞKAN - Değerli milletvekilleri, lütfen...

ŞENOL SUNAT (Devamla) - Bakınız, yargı bağımsızlığını yok eden 2010 Anayasa referandumuyla yapılan değişikliklerle yargı, Türk Silahlı Kuvvetleri ve asayişi FETÖ'ye teslim ettiniz. Yargı ele geçirildi, vatanseverler cezaevlerinde çürürken vatan hainleri Türk Silahlı Kuvvetlerinin tepe noktalarına oturtuldu. Peki, başa gelen kumpasçı hainler ne yaptı?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Sunat, sözlerinizi tamamlayın lütfen.

ŞENOL SUNAT (Devamla) - Devletimizin kozmik odalarına girildi, sırlarımız ifşa edildi. Şu an bulunduğumuz Gazi Meclisimiz dâhil tüm milletin üzerine bomba yağdırıldı.

Evet, değerli milletvekilleri, ülkeyi kurumsuzlaştırdınız. Ne kadar acıdır ki bugün de inatla aynı hatalara devam ediyorsunuz ama büyük Türk milleti rahat olsun, biz aynı hataların tekrar edilmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Sizler zamanında defalarca kandırıldığınızı ifade ettiniz ama durumlara baktığımızda kandırılma olmadığını, sinsi bir planın devam ettiğini görmekten muzdaribiz.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)