| Konu: | İYİ PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 104 |
| Tarih: | 24.06.2020 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA İSMAİL KONCUK (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Çok güçlü bir talep var, öğrenci affıyla ilgili çok güçlü bir talep var. Tabii, bir feryat var aslında, bu feryada kulak vermek durumundayız. Gerçekte 1983 yılında ilk af çıkarıldı, ondan sonraki süreçte yani 1984, 86, 88, 91, 93, 95, 97, 2000, 2005, 2008, 2011, 2012 ve 2018 yıllarında hep öğrenci affı çıktı yani bu, artık geleneksel bir uygulama hâline geldi ki doğrusu da budur. Doğrusu da budur. Biz, çocuklarımızın eğitim hakkı önündeki tüm engelleri kaldırmalıyız.
Düşünün, ciddi sosyoekonomik problemler yaşayan bir ülkeyiz, geçim aczi içerisinde insanlarımız, çocuklarını binbir zorlukla, işte kurslara gönderiyor, üniversiteyi kazanmalarını sağlıyor ama birtakım sebeplerle çocuk üniversiteyle ilişiğini kesmek zorunda kalıyor veya lisansüstü çalışma yapanların belli bir sürede bu çalışmayı bitirmesi lazım, bitiremiyor. Dolayısıyla, bütün bunlar bizim sorumluluğumuzda.
Bir milletvekilimiz soru önergesi vermiş, gelen cevapta, 18 Mayıs 2019 tarihinden sonra 481.237 öğrenci üniversitelerden kaydını sildirmiş yani bu, tahmin ederim bu süreçte daha da artmış, 500 binleri aşmış bir sayıyla karşı karşıyayız.
Değerli milletvekilleri, 2018 yılında bir öğrenci affı çıkarıldı, seçimden hemen önce. Bakın, bunu yapmayın. Şimdi, birtakım problemleri öteliyorsunuz, öteliyorsunuz, öteliyorsunuz -AK PARTİ iktidarına söylüyorum- tam seçim döneminde seçim oyu artsın, nemalanalım düşüncesiyle öğrenci affını getiriyorsunuz, sözleşmeliliği kaldırıyorsunuz vesaire. Şimdi, bunu bir strateji hâline getirdiniz. Ya, hiç mi hayır lazım değil ya! Yani her zaman bir şeyi, sosyal bir olayı, bir problemi, insanlarımızın yaşadığı sıkıntıyı oya mı tahvil etmek lazım her şeyde? Yani seçim dönemini bekleyerek mi bir karar vermek lazım? Bu bir problemdir. Daha birçok problem var.
Sürekli kanun teklifleri getiriyorsunuz ama millete dokunan, milletin derdiyle hemhâl olan bir anlayışla kanun tekliflerinin getirilmediğini görüyoruz biz. Onun için, bu 500 binin üzerindeki öğrencimiz... Yaptığı açıklamalarda bu rakamın 800 bin civarında olduğunu söylüyor. Bir öğrenci affı talebi var. Öğrenci affı değil aslında bu, eğitim hakkı talebi. Yani ben okumak istiyorum kardeşim; ben birtakım sebeplerle bu eğitim hayatıma ara vermek zorunda kaldım ama ben yeni bir hak talep ediyorum.
Şimdi, düşünün, Yüce Kur'an "..."(x) diye başlıyor yani "Yüce Allah'ın adıyla oku." Oku kardeşim. Bizim dinimizin ilk emri "Oku". Şimdi hem bunu diyeceğiz hem "Beşikten mezara oku." diyeceğiz, böyle bir kültür dairesinden geleceğiz ama 800 bin olduğu söylenen memleket evladının eğitim talebine... "Ya, ben okumak istiyorum." diyor, çok basit bir talep, okuma talebi. Bu bir haktır. Ülkeyi yönetenlerin eğitim hakkının önündeki tüm engelleri kaldırmak gibi bir mecburiyeti vardır. Bu bir siyasi talep değil. Bundan daha tabii bir talep olamaz.
Onun için, ben, AK PARTİ Grubunun bu konuda daha sosyal düşünmesini, bu nemalanma işini de oya tahvil etme işini de bir yana bırakarak seçim dönemi öncesinde de öğrencilerin problemlerini duyduklarını göstermelerini bekliyorum. Bu öğrenci affı talebine bütün gruplarımızın olumlu oy vermesini öğrencilerimiz adına istirham ediyorum.
Saygılar sunarım. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)