GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:97
Tarih:10.06.2020

HASAN SUBAŞI (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu Teklifi'nin 10'uncu maddesiyle ilgili konuşmak üzere söz almış bulunuyorum.

Bu kanun teklifi görüşülmeye başlandığından beri, günlerdir "Paramiliter güç mü tesis etmek istiyorsunuz?" "Jurnalcilik mi yaptıracaksınız?" "Parti kolluğu mu, rejim muhafızlığı mı, paralel kolluk mu kurmak istiyorsunuz?" "Ahlak bekçiliği mi düşünüyorsunuz?" gibi iddia ve isnatlar hatipler tarafından sıkça dile getirildi. Bir de Sayın Cemal Enginyurt'un "Bu kanun teklifine, bekçi babalara muhalefet niye bu kadar karşı?" diye farklı bir çıkışı oldu.

Şunu ifade etmek isterim ki bekçi babaya karşı olan... Huzur ve güveni tesis etmek için bu konuda gayret veren bekçilerimize, çalışanlarımıza kimsenin bir itirazı yoktur fakat bu kanun teklifini hazırlayan iktidarın, biraz önce sıraladığım iddia ve isnatlardan kurtulabilmesinin iki yolu var bana göre: Birincisi; alınan, atanan bekçilerin sınav sistemi adil ve şeffaf bir sistemle yapılıyorsa ve bu bekçiler, AK PARTİ'nin referansı olmaksızın, vatan evlatları içinden, bu işi layıkıyla yapabilecek kişilerden seçiliyorsa itiraz olmayacaktır.

İkincisi, 25-30 yaşındaki gençlerin beline silahı verip de "Sen de yardımcı kolluk kuvveti gibi yakala, üst ara, durdur, tut." diye yetki verirseniz ve bu insanlara 6 saat demokrasi ve adalet dersi, 6 saat halkla ilişkiler, 54 saat silah kullanma ve toplam 216 saat ders vererek kırk bir gün eğitimle ve bu yetkilerle mücehhez silahı beline takarsanız binlerce, on binlerce ciddi sorunu ülkenin içine bomba gibi koymuş olursunuz.

Bakın, yetişmiş bir polis ama insan haklarından ve adalet nosyonundan yoksun, insanlıktan yoksun yetişmiş ABD'li bir polis, George Floyd olayında bir siyahi yurttaşını yakaladı ve tuttu, dokuz dakika süre içinde ölümüne neden oldu; sadece Amerika değil, bütün dünya karıştı. Bu bir eğitimli polisti, belki de yıllarca tecrübe sahibi olan, eğitimli bir polis ama insan haklarından ve insanlıktan yeterince nasibini almamış bir polis.

Cahil cesareti demek istemiyorum ama gözü karalık AK PARTİ'nin gençlik kolları referansıyla, binlerce kişiyi, 20-30 yaşındaki gençleri, bu yetkilerle beline silahı... Tekrar ediyorum, onları saymak isterim: adalet ve demokrasi dersi 6 saat,, halkla ilişkiler 6 saat, trafik ve ilkyardım 6 saat, silah eğitimi 54 saat, temel hukuk eğitimi, idari yapı, mevzuat, mesleki yazışma dâhil 216 saat. Bununla bu yetkileri vermeniz çok ciddi gözü karalıktır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

HASAN SUBAŞI (Devamla) - Tamamlıyorum.

BAŞKAN - Buyurun.

HASAN SUBAŞI (Devamla) - Bugün, bu George Floyd olayından sonra, adaletin, insan haklarının olmadığı, hukukun olmadığı bir yerde neler olabileceğini hem Amerika Birleşik Devletleri hem dünyanın bütün Batı medeniyetleri de dâhil öğrenmiş oldu. Bu olaydan sonra, ben inanıyorum ki insan hakları ve adalet çokça gündeme gelip sorgulanacaktır, bütün otoriter ve totaliter rejimler sorgulanacaktır. Trump da zaten komplo teorilerini sıralamaya başladığına göre çok şey değişecektir. "Yeni Türkiye" dediğiniz Türkiye'de de inanıyorum ki adalet, insan hakları ve hukuk ön plana çıkacak ve otoriter rejimler sorgulanmaya başlanacaktır.

Saygıyla selamlıyorum efendim. (İYİ PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)