| Konu: | 2013 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2011 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 41 |
| Tarih: | 15.12.2012 |
AK PARTİ GRUBU ADINA MUSTAFA ÖZTÜRK (Bursa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü üzerine AK PARTİ Grubumuz adına söz almış bulunmaktayım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Aslında, borla ilgili maalesef eksik bilgiler var kamuoyunda, aynı zamanda spekülasyon yapılan önemli bir husus. O yüzden, borla ilgili kısaca bir iki tane hususu aktarmak istiyorum. Bor, aslında bir katkı maddesidir, tabiatta serbest olarak bulunur. Dolayısıyla, tek başına stratejik bir ürün değildir yani bir kurtarıcı değildir. Biz, stratejilerimizi ve programlarımızı buna göre ayarlarsak çok daha fazla katma değer elde edebiliriz. Bunun anlamı şudur: Aslında, AK PARTİ iktidarının, on yılda, her alanda sağladığı gelişmelerin estirdiği kasırga üzerinde hortuma tutulmuş nesneler gibi muhalefet parçalanıyor yani bir oraya gidiyor, bir buraya gidiyor, işin aslından uzaklaşarak doğru öneriler getiremiyor, maalesef, üzülerek söylüyorum.
Şimdi, burada bazı hususları aktarmak istiyorum. Doğru, yani bor konusunda Türkiye yüzde 72'yle dünyanın önemli rezervlerine sahip ama sadece borun çıkarılması katma değer olarak çok önem arz etmiyor.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Yetmiyor.
MUSTAFA ÖZTÜRK (Devamla) - Bunun işlenmesi, araştırılması, teknolojik desteklenerek yeni buluşlarla katma değer sağlanması çok önemli bir husus.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Hangi ürünlerde kullanacağız?
MUSTAFA ÖZTÜRK (Devamla) - O zaman ne yapmamız lazım borla ilgili, baktığınız zaman? Bir kere borun üretimini arttıracağız, elimizde bir kaynak var. Dolayısıyla, daha fazla çıkaracağız, daha fazla üretimle birlikte daha fazla ticari kazanç elde edeceğiz.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Olmaz; önce tüketimi artırmak gerekiyor.
MUSTAFA ÖZTÜRK (Devamla) - İkincisi, bora dayalı sektör sayısını arttırmamız gerekiyor, çoğaltmamız gerekiyor.
Bir üçüncüsü, sektördeki kullanım oranlarını arttırmamız gerekiyor borla ilgili.
Bir başka şey, borla ilgili bilimsel çalışmalara destek vererek katma değerini yükseltmemiz lazım. Bunun için de gerek yurt içinden gerek yurt dışından teknoloji transferini -"know how" gibi- işte, üniversitelerle, ticari şirketlerle iş birliklerini geliştirmemiz gerekiyor.
Önemli olan da nedir? Bakın, bor izotoplarının geliştirilmesine ve "süper iletken" gibi çalışmalara daha fazla katkı sağlamamız gerekiyor.
Yine, borla ilgili bilimsel araştırmalara teşvik ve destek vermek de çok önemli. Biz AK PARTİ iktidarına gelesiye kadar, ağırlıklı olarak, Etibor konsantre bor satmaya gidiyordu. Bunun değeri düşük. Son zamanlarda ne oldu? Üzerindeki araştırmalarla, bilimsel çalışmalarla, verdiği desteklerle kimyasal bor satışına ağırlık verdi. Dolayısıyla, bor ürününden elde edilecek katma değeri büyük miktarda artırmış oldu.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Etibor'un teknik personel açığı var üstadım.
MUSTAFA ÖZTÜRK (Devamla) - İşte, 2003 yılında, bakın, Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü bunun için kurulmuştur?
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Söylüyorum, Etibor'un teknik personele ihtiyacı var.
MUSTAFA ÖZTÜRK (Devamla) - ?ve birçok projeye destek olmuş, bu projeler sonucunda da buluşlar ortaya çıkmış, bunlar patent hâline getirilmiş, bu patentler de ticari hâle dönmüştür. Bunları geniş bir şekilde değerlendirmemiz lazım.
Bakın, aslında ben, yine Ulusal Bor Enstitüsü üzerinde, kurulan AR-GE yani izotop geliştirmenin üzerinde çok duruyorum. Eğer bu izotop geliştirmeyi başarabilirsek, burada yeni buluşlar ortaya çıkarabilirsek çok büyük kaynak oluşturabiliriz enerjide, nükleer santrallerde, yakıtlarda.
Aslında bor, potansiyel bir madendir. Ne kadar fazla araştırma yaparsanız, bunu laboratuvardan çıkarıp sahaya indirirseniz o kadar çok katma değer elde edersiniz. İşte, AK PARTİ iktidarının her alanda yaptığı şey de budur. Yeterli görmüyoruz. Bunları daha fazla arttırmamız gerekiyor.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - AR-GE'ye ayırdığınız payı söyler misin.
MUSTAFA ÖZTÜRK (Devamla) - Bakın, neler yapılıyor? Üniversitelerle iş birliği yapılıyor. İşte, bir üniversitemizle, Atılım Üniversitesiyle borla ilgili, metaller üzerindeki kaplamayla ilgili çalışmalar yapılıyor. Bir üniversitemizde ahşap kompozit ürünleriyle ilgili çalışma yapılıyor. Yine bir başka üniversitemizle kimyasal ürünler üzerine araştırma yapılıyor, sağlık sektörüyle ilgili araştırma yapılıyor, ciddi de buluşlar elde edilmiş durumda. Bunları değerlendiriyoruz, hepsini de bundan sonra değerlendirmeye devam edeceğiz.
Yine, borun kullanma alanlarına baktığımız zaman, aslında, çok geniş kullanma alanları var. Alev geciktirici olarak orman ürünleri? Mesela, dünyadaki bor üretiminin yüzde 5'i tarım alanında kullanılıyor. Türkiye, henüz bu konuda yeterli seviyeye gelmiş değil, bununla ilgili TAGEM'le de iş birliği yapılarak bunun daha yükseğe çıkarılmasını ve tarımsal verimliliğin arttırılmasını düşünüyoruz. Organik malzemelerde kullanılıyor, boya malzemelerinde, enerji depolamada, sensörlerde, süper iletkenlerde, nanoteknolojilerinde kullanılma ihtimalleri çok yüksek. Henüz daha bir kısmı, büyük bir kısmı laboratuvar seviyesinde dolayısıyla, özellikle bilimsel araştırmalara daha fazla katkı yapmamız lazım.
Ben bu kapsamda, yani Bor Kanunu'nun tekrar gündeme gelmesini ve çağın gereklerine göre tekrar değerlendirilmesini düşünüyorum şahsım adına. Aynı zamanda da BOREN yani Ulusal Bor Araştırma Enstitüsünün yapısının da tekrar değerlendirilmesi, genişletilmesi daha fazla katkı yapacaktır bu araştırmalara.
Bu vesileyle 2013 bütçe kanununun hayırlı olmasını diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Öztürk.