GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:60
Tarih:25.02.2020

İYİ PARTİ GRUBU ADINA İSMAİL KONCUK (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Milliyetçi Hareket Partisi Çankırı eski Milletvekili Sayın İrfan Keleş'i rahmetle, minnetle anıyorum; Allah mekânını cennet eylesin inşallah.

Değerli milletvekilleri, Ömer Seyfettin'in Pembe İncili Kaftan hikâyesini hepiniz bilirsiniz. Orada, bir Türk elçisinin İran'a gitmesini ve milletimizi temsil etmesini; hakarete uğradığında, aşağılandığında nasıl bir davranış sergilediğini hepimiz hatırlıyoruz, mutlaka okumuşsunuzdur. Gerçekten, bizim büyükelçilerimizi atarken Türk milletinin hassasiyetlerine uygun, değerlerine uygun, geçmişiyle de temsil ettiği göreve layık insanları atamamız lazım. Katildir, değildir; yargılanmıştır ülkücü Mustafa Erol'un katli vesilesiyle, yurt dışına kaçmıştır.

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Yargılanmadı diyoruz, yargılanmadı o davada! Deminden beri izah ediyoruz. Saptırma!

İSMAİL KONCUK (Devamla) - Yurt dışına kaçmıştır Başkan.

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Yargılanmadı o davadan! Mahkemede de iddianamede de adı geçmiyor, o davadan da yargılanmadı dedik! Saptırma!

İSMAİL KONCUK (Devamla) - Ülkücülerin inancı budur, budur Sayın Başkan.

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Ülkücülerin değil, saptırma!

İSMAİL KONCUK (Devamla) - Budur, beni dinleyin.

MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Sen mi temsil ediyorsun ülkücüleri?

FETİ YILDIZ (İstanbul) - Bilgisizsiniz bilgisiz o konuda. Bakın, Mustafa Erol 1977 yılında katledildi! Bu vatandaşın yargılandığı 1980'de başka yerdeki bir olay.

İSMAİL KONCUK (Devamla) - Dolayısıyla, burada gerçekten daha uygun insanlar bu millet içerisinden bulunabilir.

FETİ YILDIZ (İstanbul) - Bile bile böyle...

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Yalan söylüyorsun! Yalan söylüyorsun! İftira atıyorsun!

İSMAİL KONCUK (Devamla) - Fethi Bey, siz cenazeyi omuzlayan arkadaşlarımızdan birisiniz, kanaatlerinize saygı duyarım.

FETİ YILDIZ (İstanbul) - Evet, teşekkür ederim.

İSMAİL KONCUK (Devamla) - Problem yok, problem yok.

MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Kanaat değil, bilgi veriyor. Bilgiye göre konuşun.

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Kanaat değil, kesin bilgiyle konuşuyoruz, sen yalan ve iftira atmaya çalışıyorsun!

BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Bilerek yapıyorlar.

İSMAİL KONCUK (Devamla) - Ben yargılamadım, ben yargılamadım.

MUHAMMED LEVENT BÜLBÜL (Sakarya) - Yargılamayı bilmiyorsun, bilgiye göre konuş, dosyaya göre konuş. Provokasyon yapma!

İSMAİL KONCUK (Devamla) - Şimdi, bu adam bizim değerlerimize uygun bir adam değil yani işin öbür tarafını atalım hadi size saygımızdan.

ERKAN AKÇAY (Manisa) - O ayrı bir bahis.

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) - İsmail Bey, süre bitiyor. Önerge ne oldu?

İSMAİL KONCUK (Devamla) - Müdahale olunca, Sayın Başkan...

BAŞKAN - Dinleyelim.

Buyurun Sayın Hatip, Meclise hitap edin.

İSMAİL KONCUK (Devamla) - Dolayısıyla bu milletin içerisinden bu görevleri yapmaya layık binlerce insan çıkar. Yani burada asıl kınamamız gereken, belki de AKP'nin bu kadar insan içerisinden, değerli, millî hassasiyeti olan insanlar içerisinden Ozan Ceyhun'u tercih etmesi travmasıdır. Doğru olmayan budur, bu yönüyle de bu olayı kınadığımızı ifade etmek istiyorum İYİ PARTİ Grubu adına.

Konumuza gelecek olursak, bir şarkı sözü var "Ünzile" diye, Aysel Gürel'in şarkı sözü:

"Varmadan sekizine,

Ergin oldu Ünzile,

Hem çocuk hem de kadın,

On ikisinde ana,

Bir gül gibi al ve narin,

Bir su gibi saydam ve sakin,

Susar kadın Ünzile."

Değerli milletvekilleri, şimdi, bu çocuk evlilikleri, aslında, milletimizin kültürüyle de doğrudan bağdaşan bir durum değildir. Bizim inançlarımızda, sağlıklı aile yapısı oluşturmak lazım. Sağlıklı aile yapısının oluşmasının temeli, rüştünü ispat etmiş yani kendi başına karar verebilen, anne-baba olarak görev yapabilme sorumluluğunu üstlenebilen insanların aile yapısı oluşturmasıdır. Geçmişte -ben 60 yaşına geldim- küçük yaşta evlilikler falan olurdu, işte aile yapımızdan kaynaklanan şeyler olurdu. Ama tabii, burada ben Gökalp'ın bir üçlemesini hatırlıyorum: "Türk milletindenim, İslam ümmetindenim, garp medeniyetindenim." Gökalp burada garp medeniyetini temel alıyor ama Türk olduğunu, Müslüman olduğunu kabul ediyor. Dolayısıyla, burada, gelişmiş dünyayla beraber bizim bu meseleyi değerlendirmemiz asıldır, buna bakmamız lazım.

Aile sağlığı yani neslin sağlığı için sağlam bir aile yapısı oluşturmamız gerektiği herkesin kabulüdür. Ancak, Türkiye'de ortalaması yüzde 3,8'e çıkan... O kayıt dışı olanlar eklendiğinde oran nedir bilmiyoruz. Oranın, kayıt dışılar eklendiğinde daha da yükseleceğini düşünüyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

İSMAİL KONCUK (Devamla) - Bir dakika daha söz istiyorum Sayın Başkanım.

BAŞKAN - Buyurun.

İSMAİL KONCUK (Devamla) - Dolayısıyla, bu çocuk evlilikleri konusuna, gerçekten, millet olarak dikkat çekmemiz lazım. Biliyorsunuz, geçenlerde Elâzığ depremi vesilesiyle -İstanbul Yıldız Teknik Üniversitesindendi zannederim- bir hoca, işte, çocuk evliliklerin engellenmesinden bahisle, bu depreme sebep olduğunu filan yazdı, başka şeyler de söyledi ama bir yönü de buydu.

Şimdi, profesör titri olanların dahi ne adına bunları yaptığını, ne adına toplumu yanlış yönlendirdiğini bilmiyoruz ama bizim gelişmiş dünya ölçeğinde bir bakış açımızın olması lazım. Elbette kendi kültürümüz de önemli ama kendi kültürümüzü de değerlendirdiğimizde aklı esas alan bir inanç sisteminden geldiğimizi biliyoruz.

Dolayısıyla, Türkiye Büyük Millet Meclisinin bu konuyu, kanayan bu yarayı incelemesi, araştırması doğru bir yaklaşım olacaktır diyorum, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)