| Konu: | 2013 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2011 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 39 |
| Tarih: | 13.12.2012 |
AK PARTİ GRUBU ADINA İSMET UÇMA (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye Yazma Eserler Başkanlığı 2013 yılı bütçesi üzerine AK PARTİ Grubu adına söz almış bulunuyorum. Heyetinizi saygıyla selamlarım.
Değerli milletvekilleri, ülkelerin çeşitli ihraç ürünleri ve kaynakları vardır; kimisi doğal gaz zenginidir, kimisi petrol zenginidir, kimisi yetişmiş insan gücüne ya da teknolojik imkânlara sahiptir, çağın trendlerini iyi yönetir. Ama, bizim elimizde başka hiçbir toplulukta ve toplumda bulunmayan, dünyaya ihraç ettiğimiz zaman medeniyet bileşkesinde ağırlık teşkil edebileceğimiz ve geleceğin medeniyetini yeniden kurgulayıp oluşturabileceğimiz önemli bir envanter var; bu da yazma eserlerimiz.
Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı 30/12/2010 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6093 sayılı Kanun uyarınca kurulmuş, bugün başkanlık teşkilatı 3 bölge müdürlüğüne bağlı 17 müdürlük ve 4 memurluk olarak hizmet vermekte olan özel bütçeli, döner sermayeli, İstanbul merkezli bir kuruluştur.
Türkiye, başta İslami ilimler olmak üzere, diğer bütün ilimlerde yazma eserlerin dünyada en çok olduğu ülkedir. Türkiye genelinde, başta Arapça, Türkçe, Farsça, Ermenice, Süryanice ve diğer bazı dillerde olmak üzere, 500 bine yakın yazma eser bulunduğu tahmin edilmektedir. Bu envanter, devir teslimlerle ve tespitlerle net olarak önümüzdeki günlerde inşallah tespit edilmiş olacaktır.
Sevgili milletvekilleri, bugün, dünyada bir rahmet dili kullanılamıyorsa, ortak iyi ihya edilemiyorsa, dünya barışı lineer olarak sağlanamıyorsa ve bugün dünyada İslamofobi ve isminin sonuna "terör" eklenmiş bir ümmet algısı varsa bunda derin tarihî ve kültürel kökleri bulunan bir milletin çocuklarının terörle özdeştirilemeyeceğini ve İslam'ın bir korku aracı olamayacağını ifade için, yazma eserler elimize tarihî bir fırsat vermekte ve belge niteliği taşımaktadır. Eğer yazma eserler bugün dünyaya olması gerektiği gibi açılabilir ise kendi medeniyet kodlarımızın insanlığa ve evrensel mesaja neler katabileceğini açıkça görmek mümkündür. Zira, tarih Hacer'in ve Sara'nın çocukları arasında kısır döngülerle varlığını devam ettirip sürdürürken evrensel mesaj taşıyıcıları olarak bu eserler sayesinde "küllün nâs" diyebilen tek topluluk, tek insanlık âlemi gerçekten de bu medeniyetin mensupları ve müntesipleridir. Dünyanın sorunlarını, kaosu, kaostan kozmosa ulaşmayı sağlayabilecek olan, mevzii davranışlar, kliksel yaklaşımlar, ideolojik yaklaşımlardan ziyade "bütün insanlar" diyebilen bir anlayışın yeryüzüne hâkim kılınmasıdır.
Yazma eserler de sevgili arkadaşlar, organik madde oldukları için tıpkı insan gibi zamanla hastalanır, yaşlanır, ayrıca temizliğe ve cilt bakımına ihtiyaç duyarlar. Eserlerimizin bu yeni kurumsallaşma sayesinde korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması, sağlıklı bir şekilde intikal ettirilmesi büyük bir önem arz etmektedir.
Süleymaniye Kütüphanesinde bulunan en eski eserimiz Arap şiiri konusundadır ve yaklaşık 1.380 yaşındadır sevgili arkadaşlar. 1.000 yaşını aşkın yaklaşık 400 eserimiz mevcuttur. Yazma eserlerimizin genel yaş ortalaması 400-500 yıl kadardır.
Yazma Eser Başkanlığımızın çalışmaları arasında, özellikle kütüphanelerin yeniden restorasyonu, depolama işlemleri, daha iyi hizmet verebilmek açısından modern tekniklerle restore...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İSMET UÇMA (Devamla) - ?edilmeleri ve okurların?
BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Uçma. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
İSMET UÇMA (Devamla) - Ben teşekkür ediyorum, hepinize saygılar sunuyorum.