GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır'ın 129 sıra sayılı 2020 Yılı Bütçe Kanun Teklifi ile 130 sıra sayılı 2018 Yılı Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin yedinci tur görüşmelerinde İYİ PARTİ Grubu adına yaptığı konuşma-sındaki bazı ifadelerine, nezaketli dilin nezaketli cevabı doğuracağına, milletvekili olmanın ilk kuralının mille-ti temsil etmek olduğuna ve Cumhurbaşkanının yol arkadaşı olmaktan şeref duyduklarına ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:3
Birleşim:35
Tarih:16.12.2019

BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; Sayın Başkan, sizin grupların bitiminden sonra cevap verme prensibinize saygı duyuyorum. Ancak bir daha söylüyorum ki konunun soğuk hâle gelmesi, esasın kaybolması, zamanın doğal bir sonucu olarak önümüzde duruyor. Aslında konuşmaların tümüne baktığımızda cevap vereceğimiz o kadar fazla konu var ki Sayın Başkan fakat bütçe yoğunluğu, suhuletle süreci götürme niyetimiz, iyi niyetimiz başta olmak üzere, bunların bir kısmını maalesef bırakıyoruz. Ama daha ötesi, zaten akşam saatlerinde yürütmenin mensubu olan bakanlarımız kendi alanlarındaki cevapları verecekler.

Fakat Sayın Başkan, bir husus var ki onu atlama imkânımız yok. Bir konuşmacı konuşurken "sarayın vekili" ifadesini güya grubumuzu tahkir etmek için ifade etti, söyledi. Tabii, bu, çok kötü bir ifade, şık olmayan bir ifade, Meclis kürsüsünün adabına aykırı bir ifade Sayın Başkan. İsterdik ki daha nitelikli, daha doyurucu konuşmalar olsun, tahkir etmeden, itham etmeden, hakaret etmeden konuşmalar yapılsın. Biz de Bakanlarımız da bu konularda gerekli notları alalım ve cevap verelim.

Bakınız, Sayın Başkan, nezaketli dil, nezaketli cevabı doğurur ama nezaketsiz olan dil de nezaketsiz olan cevabı davet eder; ben yine de nezaketli olmaya çalışacağım.

Bakınız, hepimizin önünde duran Anayasa kitapçığına göre, Anayasa madde 80 der ki: "Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, seçildikleri bölgeyi veya kendilerini seçenleri değil, bütün Milleti temsil ederler." Bu bir defa milletvekili olmanın ilk kuralıdır, ilk anlamıdır. Dolasıyla bir gruba, hangisi olursa olsun "Sen şuranın vekilisin, buranın vekilisin." demeyi doğru bulmuyorum. Hepimiz milletin vekilleriyiz, hepimiz görev bitene kadar da hesabımızı öncelikle milletimize vereceğiz.

Sayın Başkan, üslup medeniyettir, üslup bir derttir aynı zamanda, bu üslubu bütünüyle reddediyoruz.

Onun dışında, Sayın Cumhurbaşkanımızla beraber olduğumuza ilişkin güya bir itham varsa bunu şeref addederiz. Şundan dolayı: Bizler Cumhurbaşkanımızın yol arkadaşlarıyız. Darbeye beraber dur dedik. Bizler on yedi yılda 15 seçimi beraber kazandık.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

BÜLENT TURAN (Çanakkale) - Türkiye'yi 3 kat beraber büyüttük. Biz bununla ancak gurur duyarız Sayın Başkan.

Tabii, bu eleştirileri reddederken istemeyerek de olsa şunları ifade etmek durumundayım: Eğer bizi bu konuda itham edecek birileri varsa, en son itham edecek olan partinin vekili, bize, siyasi tarihimize, literatürümüze "kiralık vekil" gibi aşağılayıcı bir ifade kazandıranlardır. Aynı şekilde "işportacı grup" gibi çok ağır ithamı, literatüre kazandıranlardır Sayın Başkan.