| Konu: | Mersin Milletvekili Fatma Kurtulan'ın yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 29 |
| Tarih: | 10.12.2019 |
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sayın Başkan, bizim derdimiz... Partileri, kimin ne olduğunu, fikriyatı zikriyatını herkes, toplum gayet iyi biliyor. Fakat bizimle alakalı hükmü başka bir siyasi parti grubu veremez, biz hükme itiraz ediyoruz. Biz bunları sözde akademisyen olarak görüyoruz; bu, bir.
İkincisi, şimdi, herhangi bir Batılı devlet düşünün, hangisini düşünürseniz düşünün, demokrasinin beşiği olan Avrupa devletlerinin bir tanesini düşünün, şehirlerinin etrafı sarılmış, çukurlar kazılmış, içeriden vatandaşı rehin alınmış, binaların duvarları delinmiş; içeriden içeriye geçiyorlar...
ALİ ŞEKER (İstanbul) - Kim seyretti?
MEHMET MUŞ (İstanbul) - ...insanları canlı kalkan olarak kullanıyorlar ve devletin meşru gücü, kolluk kuvveti buna müdahale etmeyecek, bunu seyredecek, öyle mi?
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Seyretti zaten.
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Buna müdahale ettiği zaman, burayla alakalı gereğini yaptığı zamanda -Anayasa'dan gücünü alır kolluk kuvveti, meşru savunma gücüdür devletin, oradaki vatandaşın can ve mal güvenliğini korumak zorundadır- sözde akademisyenler çıkıp bunu yapan terör örgütüne tek laf etmeyecek, devletin meşru savunma gücünü eleştirecekler, ondan sonra buradan "Bu barış bildirisiydi, bunlar barış insanı." denilecek.
TURAN AYDOĞAN (İstanbul) - İbrahim Kaboğlu da mı sözde akademisyen?
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Eğer onlar barış insanı olsalar devletten önce, devletin operasyonundan önce oradaki teröristlere had bildirirlerdi. Dolayısıyla bizim için bu insanlar sözdedirler, yok hükmündedirler. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)