| Konu: | Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 24 |
| Tarih: | 28.11.2019 |
İSMAİL KONCUK (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Burada bir haksızlığı da düzeltmek istiyorum. Fahrettin Yokuş'la ben yıllarca sendikacılık yaptım. Şimdi, Çin Dostluk Grubuna girmesinin tek sebebi -bana kendisi de ifade etmiştir- Doğu Türkistan'daki zulmü kınamak adına, muhataplarına iletmek adınadır.
BAŞKAN - Sayın Yokuş kendisini savunur.
İSMAİL KONCUK (Devamla) - Burada "Çinli dostu" gibi göstermek vicdanen doğru değildir. Onun için, bir Türk milliyetçisiyle ilgili değerlendirme yaparken dikkat etmek lazım.
Evet, neyse...
METİN YAVUZ (Aydın) - Yumurta atmış, yumurta.
İSMAİL KONCUK (Devamla) - Taş da attık, yumurta da attık; beraber attık. Hiç gittiniz mi Çin Büyükelçiliğinin önüne eylem yapmaya? Gösterin resminizi görelim. Bizim çok var, çok.
Benim dedem Doğu Türkistan'dan gelme, Kaşgar'dan gelme.
RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Ama genelde bazıları da herhangi bir uygulama olunca diyor ki: "Ben protesto etme adına dostluk grubundan istifa ediyorum." Mesela "İsrail Dostluk Grubundan istifa ediyorum." diyen arkadaşlar oldu. O manada...
İSMAİL KONCUK (Devamla) - Ama İsrail'le dost olduğu için oradadır o.
RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Alakası yok! Ne alaka?
İSMAİL KONCUK (Devamla) - Çinliyle dost olunca orada değil, Doğu Türkistan meselesini...
RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Aynı gerekçe...
İSMAİL KONCUK (Devamla) - Bakın, mesela İnsan Hakları Komisyonu "Sincan Uygur Bölgesi..." Oranın adı "Doğu Türkistan"dır, "Sincan Bölgesi" değil. Onu bile bilmiyor. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar) Neyse konumuz başka. Elbette, o konuya da geleceğiz; bu önemli, millî mesele.
Subay, sözleşmeli subay, astsubay, sözleşmeli astsubay, uzman erbaş, er. Yani Türk Silahlı Kuvvetlerini bile bölük pörçük hâle getirdiniz. Kanun Teklifi'nin 25'inci maddesiyle ilgili, izin maddesiyle ilgili söz aldım ama bakın, uzman erbaşlar, onlardan bahsedeceğim.
Sözleşmeli uzman erbaşlar mesleki güvence istiyor. Herhangi bir yönetmeliğe dayanmadan sözleşme fesihleri yaşıyorlar. 3269 sayılı Kanun'u madde madde okudum. Hava değişimi üç ayı geçerse sözleşmesi feshediliyor. "Kendi kusurları olmaksızın idare tarafından sözleşmeleri yenilenmeyenler" ifadesi kanunda kaç yerde geçiyor. Ya ne demek bu? Kendi kusurları olmadan sözleşmesi feshedilenler. Ya, adamın kusuru yoksa sözleşmesi feshedilemez. İlk beş ay içerisinde göreve intibak edemeyenlerin sözleşmesi feshediliyor. Almış oldukları sicile göre kademe ilerlemesi yapılmayanların sözleşmesi feshediliyor. Bu nasıl bir vicdan ya? Otuz günden fazla adli ve askerî mahkeme tarafından hürriyeti kısıtlayıcı ceza alanların sözleşmesi feshediliyor. Taksirli suçlardan altı aydan fazla kısıtlayıcı ceza alanların sözleşmesi feshediliyor ve bu sebeple sözleşmesi feshedilenler bir daha da Türk Silahlı Kuvvetlerine dönemiyor. Bu nasıl bir şey ya? Astsubaylığa geçiş yapabilmek için yaş şartı 25, 25'ten sonra başvuru yapamıyor. Uzman erbaşlıktan astsubaylığa geçenlerin zorunlu hizmet süreleri on beş yıl, uzman erbaşlıkta geçen hizmet süreleri de astsubaylıkta rütbe bekleme süresinden sayılmıyor. Değerli milletvekilleri, bu kanun teklifinde "Uzman erbaşlar bir de falakaya yatırılır." ifadesi eksik! Böyle bir şey olabilir mi ya? Bu kanun maddesi, bu kanun teklifi... Bu uzman erbaşları şöyle değerlendirmemiz lazım: Elbette askerlerimiz vatan için şehit olurlar, seve seve şehit olurlar, hepimiz oluruz gerektiğinde ama gençlerimiz maalesef mecburiyetten, işsizlik sebebiyle uzman erbaşlığın bu zulmüne yani kanunun getirdiği bu zulme rağmen bu alanı seçmek zorunda kalıyorlar. Bu şartlarda devam edildiği sürece... Bu şartlar olmasa vallahi var ya bu şartlarda çalışacak bir uzman erbaş bulamazsınız.
Bugün 5 askerimiz şehit oldu. Şimdi burada övüyoruz, Allah mekânlarını cennet etsin, milletimizin başı sağ olsun. Övüyoruz, polislerimizi övüyoruz ama mesele hak vermeye gelince hiç aklınıza gelmiyor; ne asker geliyor ne polis geliyor. Millî olmak deyince "Millîyiz." diyorsunuz, yerli olmak deyince...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Koncuk, ilave süre vermiyorum, sadece selamlama için açacağım mikrofonu.
İSMAİL KONCUK (Devamla) - Millî olmak işte o polise sahip çıkmaktır, o uzman erbaşa sahip çıkmaktır; öldükten sonra, şehit olduktan sonra sahip çıkmanızın bir anlamı yok. Onun için ben bütün askerlerimizin tek kanun çatısı altında toplanması gerektiğine inanıyor, hepinize saygılar sunuyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)