| Konu: | Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 24 |
| Tarih: | 28.11.2019 |
BEDRİ YAŞAR (Samsun) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 144 sıra sayılı Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 19'uncu maddesi üzerinde vermiş olduğumuz değişiklik önergesi hakkında grubumuz adına söz aldım. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Sözlerime başlamadan önce, şehitlerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına sabırlar diliyorum, yüce Türk milletinin başı sağ olsun.
Değerli milletvekilleri, kanun teklifinin 19'uncu maddesi Sahil Güvenlik Komutanlığı bünyesinde sözleşmeli olarak çalışan personelin özlük haklarını düzenlemektedir. Kurumda çalışan subay, astsubay ve uzman erbaşlar bugüne kadar iaşe parası alırken yaklaşık 250 kişilik sözleşmeli personel maalesef iaşe parası alamamıştır. Bu düzenleme sözleşmeli statüde çalıştığı için yıllardır iaşe parası alamayan sözleşmeli personelin iaşe parası alması konusunu düzenlemektedir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; burada yapılan düzenleme sözleşmeli statüde çalışan personelin yaşamış olduğu onlarca sorundan yalnızca birini oluşturmaktadır. Kamuda çalışan 254.563 sözleşmeli personelin pek çok sorunu çözüm beklemektedir. Sözleşmeli personel konusu, ülkemizin artık âdeta kanayan bir yarası hâline gelmiştir. Bu statüde çalışan personel konusunda, Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak mutlaka kapsamlı bir çalışma yapmamız gerekmektedir. Sadece sözleşmeli personelimizle ilgili değil, taşeron olarak çalışan personelimizi de bu çalışmanın içerisine dâhil etmemiz gerekiyor. Zira ortada çok büyük bir adaletsizlik ve haksızlık bulunmaktadır. Bu konuda yaşanan adaletsizlik ve haksızlıklar bir an önce ortadan kaldırılmalıdır.
"Eşit işe eşit ücret" diye her meydanda konuştunuz. Kamuda birçok eşitsizliğin önünü açtınız. Aynı kurumda aynı işi yapan, aynı odada çalışan 2 kişi, Hükûmet tarafından, 4/A'lı ve 4/B'li olmak üzere iki gruba ayrılmıştır. Bunlarla da yetinmediniz, vekil ebe, vekil hemşire, vekil imam, sözleşmeli öğretmen, ücretli öğretmen ve her kuruma sözleşmeli personel atamaya başladınız. Böylece 4/A kadrosunda çalışan personel güvenceli hâle gelirken 4/B kadrosunda çalışan personel sözleşmeli olduğu için daha güvencesiz bir hâle gelmiştir. Yapılan bu düzenleme sonrası, aynı kurumda aynı işi yapan ve aynı odada çalışan 2 kişi ayrı ayrı ekonomik ve sosyal haklara sahip hâle gelmişlerdir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kadrolu personelin tayin hakkı bulunurken sözleşmeli personelin tayin hakkı bulunmamaktadır. Kadrolu personel görevde yükselme sınavına girebiliyor, sözleşmeli personel maalesef bu sınava giremiyor. Kadrolu personelin yıllık izni devrediyor, sözleşmeli personelin yıllık izni devretmiyor. Kadrolu personelin arazi tazminat hakkı bulunuyor, sözleşmeli personelin bu hakkı bulunmuyor. Yine aynı şekilde kadrolu personelin süt izni doğumdan sonra ilk altı ay için günde üç, ikinci altı ay için bir buçuk saat. Sözleşmeli personelin süt izni doğumdan sonraki ilk bir yıl için sadece bir buçuk saat. Kadrolu personelin babalık izni on gün, sözleşmeli personelin babalık izni sadece iki gün. Kadrolu personelin evlilik izni yedi gün, sözleşmeli personelin evlilik izni üç gün. Kadrolu personelin mazeret izni yılda on gün, sözleşmeli personelin maalesef mazeret izni bulunmuyor. Kadrolu personelin analık izni 1'inci doğumda iki ay, 2'nci doğumda dört ay, 3'üncü doğumda altı ay; sözleşmeli personelin analık izni maalesef bulunmuyor. Değerli milletvekilleri, buradan da anlaşılacağı gibi, kamuda sözleşmeli statüde çalışan personelin tüm hakları ne yazık ki elinden alınmıştır. Daha birkaç hafta önce, Gaziantep'te sözleşmeli statüde görev yapan Türkçe Öğretmeni Saadet Harmancı, ailesinin yanına tayin yaptıramadığı için ve "Pamuk ipliğine bağlısınız." sözünden bıktığı ve sözleşmeli statüde güvencesiz bir şekilde çalıştığı için intihar etmiştir; bunun acısını hepimiz yüreğimizde paylaşıyoruz. Bu konuda düzenleme yapmamız gerekiyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BEDRİ YAŞAR (Devamla) - Toparlıyorum Başkanım.
BAŞKAN - Son cümlelerinizi alayım lütfen.
BEDRİ YAŞAR (Devamla) - Gelin, yeni Saadet Öğretmenlerin ölmesini beklemeyelim; çalışma hayatında dayanışmayı ortadan kaldıran ve çalışma barışını bozan sözleşmeli personel uygulamasına son verelim, böylece sözleşmeli personelimizin de hepsini kadroya alalım.
Biraz önce burada konuşan hatip, her seferinde aynı şeyleri söylüyor ama ben beklerdim ki... Bugün 4 şehidimiz var. Siz, bu kürsülerde acılarımızı paylaşmadığınız sürece, sevinçlerimizi paylaşmadığınız sürece barışa hizmetten söz edemezsiniz diyorum ve buradan sizi kınıyorum.
Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)