| Konu: | Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 24 |
| Tarih: | 28.11.2019 |
AYLİN CESUR (Isparta) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Öncelikle, şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum, yüce milletimize ve sevenlerine sabır ve başsağlığı diliyorum.
98 maddelik Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 17'nci maddesi üzerine İYİ PARTİ adına vermiş olduğumuz önerge üzerinde söz aldım. 98 maddelik kanun teklifi yine "çat" diye önümüze kondu ve yine yangından mal kaçırırken iktidar partisi, bu kadar kapsamlı bir torbanın içine her şeyi koymuş, bir kısmı faydalı maddelerin içinde evlerinde yangın olan milletimizin sorunlarına yönelik verdiği sözlerin yapılmasını sağlayacak maddeler unutulmuş. Bir kısmı teknik düzenleme bunların ancak yangını olanların yaralarına merhem hiçbir düzenleme yok maalesef. Bir kısmı da araya sıkıştırılmış ve torba kanun yapmanın amacına uygun olmuş yani iktidara ve yandaşlarına ve onların çıkarlarına yönelik düzenlemeler var. Burada vaktim yok hepsini konuşmaya ama siz teklifi geçirinceye kadar meramımızı biz millete buradan anlatmaya devam edeceğiz. Anlarsanız size de tabii anlatıyoruz ama şu ana kadar eğer anlamış olsaydınız "İçişleri" deyince ilk yapılacak iş Emniyet teşkilatımızı ve yüz binlerce insanı ilgilendiren müjdeyi vermeniz gerekirdi, 3600'ün çıkması gerekirdi bu teklifte. Birtakım düzenlemeler yapılıyor ancak rahatsızlık yaratan farklılık şurada: Jandarma alay komutanları, Sahil Güvenlik ve Emniyet müdürleri de aynı kuruma bağlı artık, her ikisi de şehrin güvenliğini sağlıyor; farklı bölgelerden sorumlular. Birinde nüfus ve suçla karşılaşma oranı yüksek, diğerinde yüz ölçümü fazla, suçla karşılaşma oranı nispeten genellikle daha az ancak ücretlendirmede durum farklılık gösteriyor. Herhangi bir Jandarma albayı ek göstergesi 4800-5800 arasında değişirken, birinci sınıf Emniyet müdürlerinin, il Emniyet müdürü de dâhil ek göstergesi 3600 ve dolayısıyla çok ciddi bir maaş farkı var. Her ikisi de güvenlikten sorumlu, dengelemek lazım. Jandarma alay komutanları ve il Emniyet müdürlerinin ek göstergelerini ve maaşlarını düzenlemek, orada canı pahasına hep birlikte omuz omuza görev yapan tüm güvenlik görevlilerimizin aslında motivasyonunu da artıracaktır.
Şimdi, turpun büyüğü heybede, burada çok dile getirildi, ben de defalarca dile getirdim ama hakları alınıncaya kadar -tıpkı EYT gibi- dile getirmeye ve onlar adına istemeye devam edeceğiz. Sakın paramız filan yok demeyin, her şeye hatta Suriyelilere para buluyorsanız -getirdiğiniz Suriyeliler de dâhil- ülkemizde güvenlik sorunu yaratan her şeye göğüs geren ve vatan uğruna kafasını kurşuna uzatan Emniyet teşkilatımıza verdiğiniz sözü tutmanızı ve 3600'ü çıkarmanızı istiyoruz. Bunu Emniyet teşkilatı adına istiyoruz; evlatlarıyla, eşleriyle, anne babalarıyla can pazarında fedakârca ömür harcayan güvenlik güçlerimiz adına istiyoruz; sabahlara kadar "Evladım ne olacak?" diye uykularından olan anneler adına istiyoruz. İzmir'de kameralar önünde kahramanca şehit düşen Fethi Sekin kardeşimiz adına istiyoruz. Özel Harekât Daire Başkanlığında şehit düşen güzeller güzeli kardeşimiz Başkomiser Zeynep Sağır adına istiyoruz. Emniyet Müdürü Taner Zafer Koyuncu adına istiyoruz. Meriç Alemdar adına istiyoruz. Tüm gazilerimiz ve canını bu vatana hiç durmadan feda eden şehitlerimiz adına istiyoruz, milletimiz adına istiyoruz.
Konuşmamın başında yüz binler müjde bekliyor dedim. Aslında "müjde" dediğimiz de sizin verdiğiniz söz değerli arkadaşlar. Sözünüzü tutun istiyoruz, bunu sizin için de istiyoruz çünkü iç barışımız ve güvenliğimiz çok önemli. Cumhuriyet kurulalı beri en önemli konu bu aslında, barışın, huzurun güvenlikle direkt ilişkisi var çünkü ve hepsinin varlığında, bunların demokratik kurallarla ve hukukun üstünlüğüyle sağlanması da çağdaş uygarlığın gereği.
Ülkemizdeki huzur da güven de kurumların ahenkle çalışmasıyla ve Anayasa'nın işlemesiyle ancak mümkün olacaktır, kurumların ahengi de o kurumların çalışanlarının devletine olan güveniyle ve güven de verilen sözlerin tutulmasıyla. Yani bunu tekrar söylüyorum: Sizin için de istiyoruz.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)