GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:21
Tarih:21.11.2019

İYİ PARTİ GRUBU ADINA FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ithal tohumların insan sağlığına olumsuz etkileri hususunda grubumuzun vermiş olduğu araştırma önergesi üzerine söz almış bulunmaktayım, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Ülkemizde, yıllardır, geleneksel tohumumuz olan ata tohumlarıyla üretim yapılamıyor. Zaman içerisinde uygulanan yanlış tarım politikaları sonucunda ne yazık ki yerel tohumların kullanımı terk edilmiştir, yerine hibrit tohum kullanılması zorunluluğu getirilmiştir. Yurt dışından ithal edilen hibrit tohumların, ilaç ve gübrelerle tarımsal üretimi yapılmaya başlanmıştır. Ticari bir tohum olan hibrit, iki veya daha fazla cinsin laboratuvar ortamında saflaştırılmasıyla türler arasında çaprazlama, melezleme yöntemleriyle elde edilen bir tohumdur. Ekildiğinde, geleneksel tohuma göre daha yüksek verim gücüne sahiptir. Tarım ilaçları ve kimyasal koruma yöntemleriyle raf ömrü daha da uzundur ancak bir sonraki yıl bu hibrit tohumların ekimi yapılamıyor, bu nedenle de yüksek maliyetlidir.

Bilindiği gibi, hibrit tohum pazarı uluslararası sermayenin kontrolü altındadır. Bu firmalar hibrit tohumu ülkemizde üretip kendi ülkelerine gönderiyorlar. Ardından, yine bizim ülkemize ithalatını yapıyorlar. Hibrit tohumun yanında ilaç ve gübre gibi tarımsal girdi ürünlerini de zorunlu olarak almak zorunda bırakıyorlar. Aldığımız bu tohumlara maliyet bedeli ödüyoruz. Böylelikle ülkemiz daha çok dışa bağımlı hâle geliyor, millî sermayemiz yabancı firmalara akıyor. Ayrıca, sadece tohum ithal edip millî sermayemizi dışa aktarmakla kalmıyoruz, hastalıkları da ithal etmiş oluyoruz. Ayçiçeği bitkisinde "orobanş hastalığı" adı verilen parazit ot tespit edilmiştir. Bu hastalık patlıcan, domates, fasulye gibi ürünlerimize de geçmiştir. Yine, yurt dışı kaynaklı filoksera hastalığı yerli bitki çeşitlerimizi yok etmektedir. Bu nedenle yerli bitki çeşitlerimiz de giderek azalmaktadır. Görüldüğü gibi, ülkemize tohumlarla birlikte çeşitli hastalıkları da ithal etmiş oluyoruz. Kim bilir, adını bilmediğimiz başka hangi tür hastalıkların bitkilerimize bulaşma riski var.

Değerli milletvekilleri, ülkemiz şu anda dahi kendi kendine yetecek tohumlar üretmekte, hatta ihracatını da yapabilmektedir. Neden kendi yerel tohumlarımızı üretmeyelim? Ülkemizin her karış toprağında iklim özelliklerine göre yetiştireceğimiz yerli tohumlarımız hâlâ mevcuttur. Geleneksel ata tohumu kendi kendini üretebilir. Ata tohumunun kalite şartları artırılabilir. Bu tohumların tescil ve ıslah edilmesi gerekmektedir. Ancak bu tohumların hibrit tohumdan ata tohumuna evrilmesi gerekmektedir. Yani yerel gen kaynaklarımızı kullanarak toprağımızı, bitkilerimizi ve insan sağlığını korumak doğru atılacak adımlarla mümkündür.

Değerli milletvekilleri, yerel ata tohumları bir ülkenin hazinesidir. Bununla birlikte, Türkiye coğrafyası -çok şükür- 3 bini endemik olmak üzere toplam 13 bin bitki çeşidi ve zenginliğine sahiptir. Biyoçeşitliliği korumak, geliştirmek ve kayıt altına almak öncelikle kamunun sorumluluğunda olmalıdır. Ülkemizde katma değer üretilmediği müddetçe ilerlememiz söz konusu değil. Bu konuda tohum ıslah firmaları desteklenmelidir. Bilgi ve maliyet çerçevesinde, belli zaman diliminde, ata tohumları yeniden ülkemiz topraklarına kazandırılmalıdır. Önceliğimiz, sağlıklı topraklara, sağlıklı insanlara ve canlılara ulaşmaktır. Türkiye'ye ithal tohumların gelişi zorlaştırılarak Türk tarımı, Türk çiftçisi ve ata tohumuna ıslah çalışmaları yapan firmalar desteklenmelidir.

Sadece insan değil, doğadaki toprak ve bütün canlılar yiyip içtikleri, beslendikleri gıdalarla şekil alırlar çünkü sürdürülebilirlik bu şekilde sağlanır. Sağlıklı topraklar sağlıklı insanları, sağlıklı insanlar da sağlıklı nesilleri beraberinde getirir. Amaç, insanların sadece karın doyurmalarından ziyade, üretilen gıdanın besin değerinin artırılmasıdır. Besinlerdeki gıda çeşitleri nitelikli ve sağlıklıysa insanlar kendi yaratılışlarına uygun, sağlıklı, sıhhatli olurlar.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla) - Bir dakika daha alabilir miyim?

BAŞKAN - Buyurun, toparlayın.

FAHRETTİN YOKUŞ (Devamla) - Değerli milletvekilleri, sağlık ve gelecek nesiller hükûmet ve bürokratların insafına terk edilemeyecek kadar önemlidir. Bu yüzden, düzgün işleyen devlet politikası olması gerekir. Tarım ekonomisti Doktor Necdet Oral yapmış olduğu tespitinde şu sözlere yer veriyor: "Çiftçi, AK PARTİ iktidarı döneminde 3 milyon hektarlık alanda üretimden vazgeçti. Bakan tarımı düşünüyorsa girdilere baksın." Devamında diyor ki: "2000'li yılların başından bu yana uygulanan IMF, Dünya Bankası patentli tarım politikaları nedeniyle ürettiğinden para kazanamayan, emeğinin karşılığını alamayan çiftçi 3 milyon hektar araziyi ekmekten vazgeçti."

Değerli milletvekilleri, ülkemizde günümüzde kullanılan hibrit ve ithal tohumların ve bu tohumlarla birlikte kullanılması zorunlu olan tarım ilacı ve kimyasal gübre gibi girdilerin toprağa, suya, yerel bitkilerimize, insana verdiği zararların araştırılması için İYİ PARTİ Grubumuz adına verdiğimiz önergeye desteklerinizi bekliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)