| Konu: | Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 7 |
| Tarih: | 16.10.2019 |
HASAN SUBAŞI (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. 105 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 18'inci maddesiyle ilgili konuşmak için söz almış bulunuyorum.
18'inci maddesi bildiğiniz üzere tutuklamalarla ilgili bir düzenleme getiren madde. Çok da önemli tutuklamalar çünkü 95 bine ulaşmış tutuklama sayısı -2018 yılında- 150 bine ulaşmıştır hükümlü sayısı. Dolayısıyla cezaevleri dolmuştur ve de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi sürekli Türkiye'yi tutuklamayla ilgili mahkûm etmektedir. Bu yasada bir değişiklik gerekmiştir gerçekten ama reform kapsamında sayılır mı? Tabii ki bütünü hususundaki konuşmalarımda da belirttiğim gibi bu yasa reform teklifi yasası olmamakla birlikte ağır cezalık işlerde bir yıla düşürülmesi, ağır cezanın görevine girmeyen konularda da altı aya düşürülmesi yine de yararlıdır. Bir nevi savcıların inisiyatif alanını daraltmıştır çünkü hepimizin bildiği gibi, savcılar tutukluluğu yıllarca sürdürebilmekteydi iddianame bile hazırlamadan ve kovuşturma süresini de nazara aldığımızda yıllarca tutukluluk süresinin bir infaz gibi Türkiye'de uygulandığını görüyorduk. Hâlbuki tutuklamalar, hepimizin bildiği gibi bir tedbirdir ama Türkiye'de tedbir olmaktan çıkmış, bir infaz gibi kullanılır olmuştur. Biz İYİ PARTİ olarak bu sürelerin, ağır ceza mahkemesinin konusuna girmeyenlerde her hâlükârda bir yıl olmasını önerdik. Ağır cezalık konularda, ağır cezanın görevine giren hususlarda bir buçuk yıl, Terörle Mücadele Yasası kapsamında olanlarda üç yılla sınırlanmasını bu önerimizle ortaya koyduk ancak savcıların da iddianame hazırlığının bu sürelerle belirlenmesini talep ettik.
Bunu niye istedik? 2016 yılında, hepimizin bildiği gibi, Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener hakkında bir iddia tertip edildi ve gizlidir, ne olduğunu biz de bilmiyoruz. Oysa 2016 yılındaki FETÖ'yle ilgili Genelkurmay çatı davasının 224 sanıklı olmasına rağmen tamamlandığını, hükmün verildiğini biliyoruz ama Sayın Genel Başkanımızla ilgili konu hâlâ müphemdir; FETÖ'yle iltisaklı mı yoksa FETÖ'nün siyasi ayağı mı yoksa başka bir iddia mı, belirsizdir. Sayın Genel Başkanımızın sürekli "Beni çağırın, savcılıkta ifademi vereyim." demesine rağmen savcılık ifadeye çağırmadığı gibi iddianame de tertip edilmemekte.
İYİ PARTİ Grubu olarak sürekli Meclise araştırma önergeleriyle... FETÖ konusunda, FETÖ'nün siyasi ayağı konusunda araştırma önergelerimiz de iktidar oylarıyla reddedilmekte. O zaman bir garabet ortaya çıkıyor ki bu önergeyle biz diyoruz ki savcıların tutukluluk süresinde dilediği gibi hareket kabiliyeti ve inisiyatifi olmasın fakat iddianame düzenlemekte de yine dilediği gibi süre kullanamasın.
Sayın Genel Başkan siyasetçi kişi olduğu için mi "Hele bir soruşturma dursun el altında, koz olarak kullanırız." mı denilmek istenilmekte yoksa bir baskı aracı mıdır, bir tehdit aracı mıdır? Akla her husus gelmektedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Subaşı, tamamlayın lütfen.
HASAN SUBAŞI (Devamla) - Onun için, savcıların tutuklu olmayan hâllerde de iddianame düzenlemesinin bir sürece bağlanması mutlak gerekmektedir.
Ayrıca hâkim ve savcılar yıllarca tutuklu bırakabilmekte ve de sorunlu mahkeme kararları ve... Hepimiz biliyoruz, gözü bağlı olması gereken adaletin Türkiye'de gözü açık ve bizde yukarıya, talimata bakarlar, siyasi erkin talimat ve yönlendirmelerini gözler olmuşlardır. Onun için şunu da ben diliyorum: İtalya'da, İngiltere'de, Almanya'da, İsviçre'de, Fransa'da olduğu gibi Türkiye'de de ceza davalarında tazminat geçerli olabilmeli. Türkiye'de de var bu ama devlet...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
HASAN SUBAŞI (Devamla) - Bir dakika daha izin verirseniz toparlıyorum.
BAŞKAN - Öyle yapmamaya birlikte karar verdik. Siz sözlerinizi söyleyin, ben ek süre vermeyeyim Sayın Subaşı.
HASAN SUBAŞI (Devamla) - Öyle mi? Hemen toparlıyorum, peki.
Türkiye'de belirli bir oranda en azından rücu hakkını kullanmak, bu konuda çok ciddi bir disiplin ve düzenleme getirir diye düşünüyorum.
Çok teşekkürler.
Saygılar sunuyorum. (İYİ PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)