GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: PKK terör örgütünün döşediği el yapımı patlayıcıya basarak hayatını kaybeden Ayaz Güloğlu ile Nupelda Güloğlu'nun ailesine başsağlığı dileğinde bulunduğuna ve PKK terör örgütünü lanetlediğine, Abdulhakim Demir ile Vali Çevik'in PKK terör örgütü tarafından kaçırılması olayına, Adalet ve Kalkınma Partisi Başiskele İlçe Başkan Yardımcısı Süleyman Özkaraaslan'ın görevden alındığına, Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan'ın yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:2
Birleşim:103
Tarih:16.07.2019

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; dün Tunceli Ovacık ilçesi Bilgeç köyü Çakılyayla mezrası yakınlarında PKK terör örgütünün döşediği el yapımı patlayıcıya basarak yaşamını yitiren 8 yaşındaki erkek çocuğumuz Ayaz Güloğlu ve 4 yaşındaki kız çocuğumuz Nupelda Güloğlu isimli iki evladımıza Allah'tan rahmet diliyoruz, kederli ailelerine sabırlar diliyoruz.

Milletçe acımız büyük, bu iki yavrumuzun acısı yüreğimizi yaktı. İlgili Bakanlığımızdan aldığımız bilgiye göre, devletimiz acılı anne ve babaya destek olmak ve ailenin acısını paylaşmak için tüm imkânlarını seferber etmiş durumda.

Bu terör saldırısıyla bir kez daha gördük ki alçak teröristlerin hiçbir kutsalı yok. Geçmişte defalarca yaptıkları gibi yine savunmasız çocukları hedef alan PKK terör örgütünü lanetliyoruz. Ama hiç kimsenin şüphesi olmasın ki terörle mücadelemiz kararlı bir şekilde devam edecek, devletimiz bu teröristlerin peşini bırakmayacak ve eninde sonunda çocuk katili PKK terör örgütü tamamen ortadan kalkacak ve onun destekçileri, yalakları, kurmalı sözcüleri yargı önüne çıkartılarak hesap verecektir. Burada Kuşluca Jandarma Karakoluna 3 kilometre mesafede bu el yapımı patlayıcı PKK'lı teröristler tarafından yerleştiriliyor; 8 yaşındaki erkek çocuğumuz olay yerinde vefat ediyor, 4 yaşındaki kız evladımız Jandarma helikopteriyle Elâzığ Fırat Üniversitesi hastanesine kaldırılıyor, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamıyor.

Değerli milletvekilleri, hani bu sözde barışsever akademisyenler, bu sözde insan hakları savunucuları, bu sözde gazeteciler, bu sözde aktivistler neredeler? Bu sözde siyasetçiler neredesiniz? Neden sesiniz çıkmıyor? Bir de burada çok enteresan...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Devam edelim Sayın Muş.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Değerli arkadaşlar, meydana gelen patlama, sanki orada bir doğal afet olmuş, sanki doğal, kendiliğinden, natürel bir şeymiş gibi, olay böyle lanse ediliyor. PKK terör örgütünün döşediği EYP'de o çocuklar öldü. PKK, teröristler yaptı bunu. Bunu saklamanın, gizlemenin manası yok arkadaşlar. Açık açık söyleyeceğiz bunları, konuşacağız.

Bir de değerli milletvekilleri, bakın, aynı terör örgütü... Mezralar biliyorsunuz tekrar hayvancılığa açıldı. 2 çoban hayvancılıkla uğraşıyor; Abdulhakim Demir, Vali Çevik, PKK terör örgütü tarafından kaçırılıyor, oradaki köylüler vatandaşlar, silahlı kuvvetler aramaya başlıyorlar, SİHA'lar, İHA'lar ve cansız bedenlerine ulaşıyorlar, kafalarına ve vücutlarına silahla ateş edilerek öldürülmüş. Bunlardan Abdulhakim Demir yüzde 50 engelli raporu olan, çobanlık yaparak yaşamını geçindiren, çocuğu olmayan...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Muş, devam edelim.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - ...480 lira da bu raporundan dolayı devletten maaş alarak yaşamını idame ettirmeye çalışan bir vatandaşımız. Vali Çevik isimli vatandaşımızın da 7 çocuğu var, 1'i üniversitede okuyor, 1'i lise, 2'si ilköğretim okulunda okuyor. Bu da çobanlık yapıyor, bundan başka bir geliri yok. Değerli arkadaşlar, geride 7 yetim, 2 dul hanım kaldı.

PKK ciğersiz olduğu için Silahlı Kuvvetlerin karşısına çıkamayan, kalleşçe, silahsız, ekmeğinin peşinde koşan insanları kaçırarak yine bölgede korku, baskı oluşturmaya çalışan cani bir örgüt. Yürekleri olsa silahlı kuvvetlerin karşısına çıkarlar ama böyle yüreksizler bunlar.

Yine, kaçmak için de oradaki ormanlık alanları ateşe vererek duman çıkartarak SİHA'ların görüş açısından çıkmaya çalışmışlar. Ne yaparlarsa yapsınlar onlar hiçbir şekilde Silahlı Kuvvetlerin pençesinden kurtulamayacaklar.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Devam edelim...

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Bir de Sayın Başkanım, birkaç konuya açıklık getirmek istiyorum.

Az önce Sayın Türkkan'ın dile getirdiği bir ilçe başkan yardımcımızla alakalı... Bu ilçe başkan yardımcımız özür dilemiş, ilçe başkan yardımcılığı görevinden alınmış ve disipline sevk edilmiştir.

Bu sözleri kabul etmemiz mümkün değildir. Biz oradaki vatandaşlarımıza evladıfatihan olarak bakarız, onlar Osmanlı'nın uç beyleriydiler. Buralardan, Osmanlı oraları fethettikten sonra gittiler. Yıllarca oralarda Osmanlı'nın sancağını dalgalandırdılar. Balkanlar çöktükten sonra o süreçlerde çok büyük acılar yaşandı ve ana vatana döndüler. Dolayısıyla bizim için evladıfatihandırlar; bu ülkenin gelişmesinde, kalkınmasında büyük hizmetleri vardır. Bu sözleri kabul etmemiz mümkün değildir. Gereği de yapılmıştır.

Yine, Ömer Halisdemir'in kabri başında yapılan anma töreniyle alakalı... Burada resmî programlar pazartesi günü yapılmıştır. Buraya milletvekillerimiz, vali, il başkanımız, teşkilatımız, Savunma Bakan Yardımcısı katılmışlardır.

O bahsedilen program, ağabeyi tarafından organize edilen bir program, özel bir program.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım Sayın Muş.

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Dolayısıyla resmî programa tüm oradaki teşkilatımız, milletvekillerimiz, devlet erkânı katılmıştır. Sayın Adalet Bakanımız cuma günü bir ziyarette bulunmuştur Niğde'ye. Programını da kahramanımızın kabri başından başlatmıştır, babasını da ziyaret ederek başlamıştır. Bunlar bizim için kıymetlidir.

Genel Kurula teşekkür ediyorum.

Sağ olun.

BAŞKAN - Teşekkür ederim.